14. Hukuk Dairesi Esas No: 2015/4578 Karar No: 2017/6739 Karar Tarihi: 21.09.2017
Yargıtay 14. Hukuk Dairesi 2015/4578 Esas 2017/6739 Karar Sayılı İlamı
14. Hukuk Dairesi 2015/4578 E. , 2017/6739 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 06.08.2013 gününde verilen dilekçe ile komşuluk hukukundan kaynaklanan tazminat talebi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kısmen kabulüne, kısmen reddine dair verilen 15.10.2014 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili ve davalı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Davacı vekili, davacının maliki olduğu 355 parsel sayılı taşınmaza komşu 105 ada 1 parsel sayılı taşınmaz da hiçbir tedbir almadan hafriyat çalışmaları yapan davalının, davacıya ait evde oturulamaz derecede hasara neden olduğunu belirterek, komşuluk hukukuna aykırı davranışı nedeniyle davalıdan maddi ve manevi tazminat alınmasına karar verilmesini istemiştir. Davalı davanın reddini savunmuştur.Mahkemece davanın kısmen kabulüne, kısmen reddine karar verilmiştir.Hükmü davacı vekili ve davalı vekili temyiz etmiştir.Somut olayda davacı; davalının komşu taşınmazda tedbir almadan yaptığı hafriyat çalışmaları nedeniyle kendisine ait 355 parselde bulunan evinde oturulamayacak derecede ağır hasara sebebiyet verdiğinden bahisle, evinin tehlikesizce oturulabilecek şekilde onarılıp onarılamayacağının tespiti ile onarılabilecek ise onarım bedelinin, onarılamayacak ise arsasında imara uygun yeniden ev yaptırma bedeli belirlenerek bu bedelin davalıdan tahsilini, bununla birlikte evin yapımı süresince kaplıca tedavisinden yararlanabilmesi için her yıl 6"şar aylık kaplıca kürleri boyunca kirada oturacağı evin aylık 600.00 TL"den toplam 3600.00 TL kira giderinin maddi zarar olarak, ayrıca da manevi tazminat olarak 10.000.00 TL"nin davalıdan alınmasına karar verilmesini istemiştir.Dava açılırken dava dilekçesinde davanın değeri olarak 3600.00 TL gösterildiği görülmektedir. Dava sadece bu değer üzerinden harç ödenmek suretiyle açılmıştır. Davacı, talep ettiği manevi tazminat miktarı üzerinden harç ödemediği gibi, yargılama sırasında yapılan keşif sonucu evin yeniden yapım bedeli olarak saptanan ve hüküm altına alınan bedel üzerindende gerekli harcın yatırılmadığı anlaşılmıştır.492 sayılı Harçlar Kanunu harcın alınmasını veya tamamlanmasını tarafların isteklerine bırakmayıp, anılan hususun mahkemece re-sen gözetileceğini düzenlemiş, buyurucu nitelikteki 32. maddesinde yargı işlemlerinden alınacak harçlar ödenmedikçe müteakip işlemlerin yapılamayacağını hükme bağlamıştır.Bu halde mahkemece, davacıya gerekli yargı harcını ödemesi konusunda usulunce süre verilmeli, harcın yatırılması halinde davanın esası hakkında karar verilmeli aksi halde davanın açılmamış sayılmasına karar verilmelidir. Mahkemece yukarıda açıklanan yasal düzenlemeler ve ortaya konulan ilkeler gözardı edilerek, yazılı şekilde karar verilmesi isabetsiz olup, bu nedenle hükmün bozulması gerekmiştir. SONUÇ: yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz itizarlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, bozma nedenine göre diğer temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, peşin yatırılan harçlarının istek halinde yatırana iadesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 21.09.2017 tarihinde oybirliği ile karar verildi.