Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu vekili tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü :
İİK.nun 62/5.maddesine göre; borçlu takibin müstenidi olan senet altındaki imzayı reddediyorsa, bunu itirazında ayrıca ve açıkça beyan etmelidir. Aksi takdirde icra takibi yönünden senetteki imzayı kabul etmiş sayılır.
Somut olayda, borçlu hakkında yapılan ilamsız takibe itiraz dilekçesinde; sadece borca itiraz etmiş olduğundan takip dayanağı senetteki imzasını kabul etmiş sayılır. Takibin şekline göre, her türlü itirazın 7 günlük süre içinde icra dairesin yapılması yasal zorunluluktur. (İİK.nun 62/1 - 60/3.maddeleri) Bu nedenle İcra Mahkemesi nezdinde yapılan imza itirazı hukuki sonuç doğurmaz. Borcun bulunmadığı itirazı belgelendirilmediğine göre borçlunun İİKnun 68/a-son maddesine göre itirazın kaldırılarak %40 oranında tazminatla sorumlu tutulması yerinde ise de, İcra Mahkemesindeki yargılama sırasında yapılan imza itirazı kabul edilemeyeceğinden %10 para cezasına hükmolunması isabetsiz olup açıklanan nedenlerle kararın bozulması gerekir. Ancak bu yanlışlık yeniden yargılama yapılmasını zorunlu kılmadığından kararın düzeltilerek onanmasına karar vermek gerekmiştir.   
SONUÇ :Borçlu vekilinin temyiz itirazlarının kısmen kabulü ile Tire İcra Mahkemesinin 06.07.2006 tarih ve 2005/52 E. - 2006/43 K. sayılı kararının hüküm fıkrasının 1 nolu bendinde yer alan (...... ve yine takip konusu asıl alacağın %10 oranında para cezası) ibarelerinin karar metninden çıkarılmasına, kararın düzeltilmiş bu şekli ile  İİK.366. ve HUMK.438. maddeleri uyarınca (ONANMASINA), mahkeme kararı düzeltilerek onandığından harç alınmasına yer olmadığına, 28.12.2006 gününde oybirliğiyle karar verildi.