BAM Hukuk Mahkemeleri İstanbul Anadolu 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/248 Esas 2022/311 Karar Sayılı İlamı
Esas No: 2022/248
Karar No: 2022/311
Karar Tarihi: 12.04.2022
BAM Hukuk Mahkemeleri İstanbul Anadolu 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/248 Esas 2022/311 Karar Sayılı İlamı
T.C. İstanbul Anadolu 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2022/248 Esas
KARAR NO : 2022/311
DAVA : Alacak (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 22.09.2021
KARAR TARİHİ : 12.04.2022
Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ
DAVA:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davalı----. Davacı şirketin borçlusu olduğunu, hakkında------ icra takibi başlandığını, icra dosyasında şirket adına kayıtlı taşınmazları sorgulandığı herhangi bir kayda rastlanmadığını, davalı ------ yapılan hacizde hazce kabil mal bulunmadığını, yapılan araştırmalarda----şirketi ve -------- adına yüklenici firmalar ile görüşmeler yaptığını, bu firmalar üzerinde iş aldığını, bu firmaların ---- bilgilerine ulaşıldığını, davalı----- kişinin kontrolünde olmasına rağmen, farklı kişiler farklı unvanlar altında firmalar kurulmak suretiyle şirketlerin birbirinden farklı olduğu izlenimi yaratılmaya çalışıldığını, tüm firmaların kontrolünün --- olduğunu, davacı şirketin alacağının herhangi bir şekilde -- olmaması, davalı yanların sürekli olarak yeni şirketler kurmak suretiyle bu şirketler üzerinden iş yapmak suretiyle alacaklılarından mal kaçırmayı adet haline getirmesi sebebiyle davacı şirketin alacağına zarara uğrayacağını, bu sebeple ---- dosyasındaki alacak aslı ve ferileri ile sınırlı olmak üzere davalı şirketlerin aynı şirket olduğunun tespitine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
İNCELEME ve GEREKÇE:
Dava hukuki niteliği itibariyle, alacak davasıdır.
Hukuk Muhakemeleri Kanunu 138. maddesinde; "Mahkeme, öncelikle dava şartları ve ilk itirazlar hakkında dosya üzerinden karar verir."--- günlü Resmi Gazetede yayımlanarak, yürürlüğüne giren 7155 Sayılı Kanunun 20. maddesi ile 6102 Sayılı TTK. 'nın (5) maddesine eklenen 5/A maddesi gereğince ticari davalarda konusu bir miktar paranın ödenmesi olan alacak ve tazminat talepleri hakkında dava açılmasından önce arabulucuya başvurulmuş olmasının dava şartı olarak düzenlenmiş olması ve 7155 Sayılı Kanunun (23) maddesi ile 6325 Sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanununa eklenen 18/A (2) maddesi ile;
"Arabulucuya başvurulmadan dava açıldığının anlaşılması halinde herhangi bir işlem yapılmakszın davanın dava şartı yokluğu sebebiyle usulden reddine karar verilir'' hükmü getirilmiştir.
6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 114/(2). maddesine göre, ''Diğer kanunlarda yer alan dava şartlarına ilişkin hükümler saklıdır'' hükmü yer almaktadır.
6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 115. maddesi gereğince; Mahkeme, dava şartlarının mevcut olup olmadığını, davanın her aşamasında kendiliğinden araştırır. Taraflar da dava şartı noksanlığını her zaman ileri sürebilirler. Mahkeme dava şartı noksanlığını tespit ederse davanın usulden reddine karar verir.
Dosyanın tetkikinde, davanın ilk olarak ---- tarihinde Asliye Hukuk Mahkemesinde açıldığı ve ---------- sayılı esasına kayıt edildiği, akabinde görevsizlik kararı verilerek dosyanın mahkememize tevzi edildiği ve yukarıda belirtilen esasa kayıt edildiği görülmüştür. Davanın ticari dava olması ve uyuşmazlığın çözümünde mahkememizin görevli olduğunun anlaşılması ile ve az yukarıda açıklanan hususlar göz önüne alınarak dava dilekçesinin ekinde --- rastlanmadığı görülmekle, davacı vekiline bu hususta muhtıra çıkarılmış, bir hafta kesin süre verilmiş, davacı vekili tarafından sunulan--- özetle hali hazırda bir ---bulunmadığı, ---- tarihinde başvurunun yapıldığı, sürecin tamamlanması için süre verilmesini beyan ve talep ettiği görülmüştür.
Huzurdaki davanın niteliği itibariyle dava açılmadan önce arabulucuya başvuru yapılması gerektiği, bu hususun dava şartı olduğu, her ne kadar davacı vekili tarafından davalı şirketler arasında ------ olduğu iddiasıyla bu hususun tespitinin öncelikle talep edildiği belirtilmiş ise de davanın niteliği alacak davası olduğu ve talep sonucunun da bir kısım paranın ödenmesine ilişkin olduğu tartışmasızdır. Bu talebin dayandığı hukuki gerekçe bir sözleşme, sebepsiz zenginleşme, haksız fiil olabileceği gibi davacının iddiası üzerine şirketler arasındaki --- nedeniyle sorumluluğun birleşmesi de olabilir. Ancak -- açısından bir önemi yoktur.---- değerlendirilirken göz önüne alınması gereken husus talep sonucunun neye ilişkin olduğu olup davacının da talep sonucu ile bir alacak davası açtığı açık olduğu ve davadan önce de arabuluculuğa başvurmadığı yasanın emredici hükmü gereği dava açılmadan önce --- başvurulması gerektiği açık olup bu hususun tamamlanabilir bir dava şartı olacağına ilişkin yorum yolu ile de genişletilmesi mümkün olmadığından davanın dava şartı yokluğundan usulden reddine karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın dava şartı yokluğu nedeniyle USULDEN REDDİNE,
2-Karar harcı 80,70-TL 'den davacı tarafça peşin olarak yatırılan 170,78-TL harcın mahsubu ile artan 90,08-TL harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
3-Davacı tarafından yapılan yargılama giderinin üzerinde bırakılmasına,
4-Davalı taraflarca yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
5-Taraflarca dosyaya yatırılan ve sarf edilmeyen gider avansının karar kesinleştiğinde Hukuk Muhakemeleri Kanununun 333.maddesi uyarınca ilgili tarafa iadesine,
Dair; taraf vekillerinin yokluklarında gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık yasal süre içinde İstanbul Bölge Mahkemeleri İstinaf yasa yolu açık olmak üzere. Açıkça okunup, usulen anlatıldı.
