10. Ceza Dairesi 2018/3186 E. , 2018/5302 K.
"İçtihat Metni"Adalet Bakanlığı"nın, 28/05/2018 tarihli yazısı ile kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçundan suça sürüklenen çocuk ... hakkındaki hükmün açıklanmasına ve 6 ay 20 gün hapis cezası ile cezalandırılmasına ilişkin Ceyhan 4. Asliye Ceza Mahkemesi’nin 29/09/2017 tarihli ve 2017/574 esas, 2017/590 sayılı kararının kanun yararına bozulmasına yönelik talebi üzerine, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı’nca 31/05/2018 tarihli ihbar yazısı ekinde dosyanın Dairemize gönderildiği anlaşıldı.
Dosya incelendi.
GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ:
A) Konuyla İlgili Bilgiler:
1- Sanık hakkında 01/09/2010 tarihinde işlediği iddia edilen “kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma” suçuna ilişkin olarak Ceyhan 1. Sulh Ceza Mahkemesi"nin 05/04/2011 tarihli ve 2010/1257 esas, 2011/169 sayılı kararı ile TCK’nın 191/2. maddesi gereğince tedavi ve denetimli serbestlik tedbirine tabi tutulmasına karar verildiği,
2- Sanığın tedavi ve denetimli serbestlik tedbirine uymadığının ihbar edilmesi üzerine yargılamaya devam edilerek, Ceyhan 4. Asliye Ceza Mahkemesi"nin 21/04/2015 tarihli ve 2014/1184 esas, 2015/376 sayılı kararı ile TCK’nın 191/1, 31/3 ve 62/1. maddeleri gereğince 6 ay 20 gün hapis cezası ile cezalandırılmasına, genel hükümlere göre CMK’nın 231/5. maddesi gereğince hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verildiği,
3- Ancak sanığın hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararının denetim süresi içinde işlediği iddia edilen hırsızlık suçundan mahkûmiyet kararının kesinleştiğinin ihbar edilmesi üzerine, Ceyhan 4. Asliye Ceza Mahkemesi’nin 29/09/2017 tarihli ve 2017/574 esas, 2017/590 sayılı kararı ile hüküm açıklanarak, sanığın TCK’nın 191/1, 31/3 ve 62/1. maddeleri gereğince 6 ay 20 gün hapis cezası ile cezalandırılmasına karar verildiği ve kararın yasa yolu incelemesinden geçmeksizin kesinleştiği,
Anlaşılmıştır.
B) Kanun Yararına Bozma Talebi:
Kanun yararına bozma talebi ve ihbar yazısında, "Kullanmak için uyuşturucu veya uyarıcı madde bulundurmak suçundan suça sürüklenen çocuk ... .(doğrusu ...”)"ın, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu"nun 191/1, 31/3 ve 62. maddeleri gereğince 6 ay 20 gün hapis cezası ile cezalandırılmasına, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 231/5. maddesi gereğince hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına dair Ceyhan 4. Asliye Ceza Mahkemesinin 21/04/2015 tarihli ve 2014/1184 esas, 2015/376 sayılı kararının kesinleşmesini müteakip, suça sürüklenen çocuğun deneme süresi içerisinde kasıtlı bir suç işlediğinden bahisle hakkında verilen hükmün açıklanmasına, 5237 sayılı Kanun"un 191/1, 31/3 ve 62. maddeleri gereğince 6 ay 20 gün hapis cezası ile cezalandırılmasına ilişkin Ceyhan 4. Asliye Ceza Mahkemesinin 29/09/2017 tarihli ve 2017/574 esas, 2017/590 sayılı kararını kapsayan dosya incelendi.
1- Dosya kapsamına göre, suça sürüklenen çocuk hakkında kullanmak için uyuşturucu madde satın alma eyleminden dolayı 5271 sayılı Kanun"un 231. maddesi uyarınca hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verildiği cihetle, sanık hakkında verilen hükmün açıklanması koşullarının da 5271 sayılı Kanun"un 231. maddesine tâbi olmadığı, 5237 sayılı Kanun"un 191/4. maddesinde yer alan, "a) Kendisine yüklenen yükümlülüklere veya uygulanan tedavinin gereklerine uygun davranmamakta ısrar etmesi, b) Tekrar kullanmak için uyuşturucu veya uyarıcı madde satın alması, kabul etmesi veya bulundurması, c) Uyuşturucu veya uyarıcı madde kullanması..." hallerinde hükmün açıklanmasına karar verileceği gözetilmeksizin yazılı şekilde hükmün açıklanmasına karar verilmesinde,
2- Dosya kapsamında bulunan adlî sicil kaydına göre, suç tarihinden önce hapis cezasına ilişkin hükümlülüğü bulunmayan ve suç tarihinde 18 yaşından küçük olan sanık hakkında tayin olunan kısa süreli hapis cezasının, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 50/3. maddesindeki “Daha önce hapis cezasına mahkûm edilmemiş olmak koşuluyla, mahkûm olunan otuz gün ve daha az süreli hapis cezası ile fiili işlediği tarihte onsekiz yaşını doldurmamış veya altmışbeş yaşını bitirmiş bulunanların mahkûm edildiği bir yıl veya daha az süreli hapis cezası, birinci fıkrada yazılı seçenek yaptırımlardan birine çevrilir” hükmü uyarınca aynı maddenin 1. fıkrasında yazılı seçenek yaptırımlardan birine çevrilmesi gerektiğinin gözetilmemesinde, isabet görülmemiştir." denilerek, Ceyhan 4. Asliye Ceza Mahkemesi’nin 29/09/2017 tarihli ve 2017/574 esas, 2017/590 sayılı kararının bozulması istenmiştir.
C) Konunun Değerlendirilmesi:
Sanık hakkında hükmün açıklanmasına karar verilmesinin yasaya aykırı olduğuna ilişkin (1) numaralı kanun yararına bozma talebinin incelenmesi:
Sanık hakkında Ceyhan 1. Sulh Ceza Mahkemesi"nin 05/04/2011 tarihli kararı ile TCK’nın 191/2. maddesi gereğince tedavi ve denetimli serbestlik tedbirine karar verildiği, ancak sanığın tedavi ve denetimli serbestlik tedbirini ihlal etmesi üzerine mahkemece yargılamaya devam edildiği, bu durumda 6545 sayılı Kanun ile 5320 sayılı Kanun"a eklenen geçici 7. maddenin 3. fıkrasında yer alan "Bu Kanunun yürürlüğe girdiği tarih itibarıyla Türk Ceza Kanununun 191 inci maddesinde tanımlanan suç nedeniyle yürütülen kovuşturmalarda, hakkında daha önce denetimli serbestlik veya tedavi kararı verilmiş olup da bu yükümlülükleri ihlal eden kişilerin yargılanmasına devam olunur." şeklindeki düzenleme uyarınca mahkemece yargılamaya devam edilerek mahkûmiyet kararı verildiği, ancak TCK’nın 191/9. maddesinde yer alan “Bu maddede aksine düzenleme bulunmayan hâllerde, Ceza Muhakemesi Kanununun kamu davasının açılmasının ertelenmesine ilişkin 171 inci maddesi veya hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına ilişkin 231 inci maddesi hükümleri uygulanır.” şeklindeki düzenleme uyarınca mahkemece CMK’nın 231. maddesindeki genel hükümlere göre takdiren hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verildiğinin anlaşılması karşısında, sanık hakkında TCK’nın 191. maddesi kapsamında verilen bir hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararı olmadığından, hükmün açıklanmasına ilişkin CMK’nın 231. maddesinde yer alan hükümler geçerli olacağı, bu durumda sanığın 5 yıllık denetim süresi içinde işlediği iddia olunan hırsızlık suçundan dolayı mahkûmiyet hükmünün kesinleşmesi üzerine CMK’nın 231. maddesinin 11. fıkrası uyarınca hükmün açıklanmasına karar verilmesi yasaya uygun olduğundan (1) numaralı kanun yararına bozma talebi yerinde görülmemiştir.
Kısa süreli hapis cezasının seçenek yaptırıma çevrilmemesinin yasaya aykırı olduğuna ilişkin (2) numaralı kanun yararına bozma talebinin değerlendirilmesi:
Nüfus kaydına göre 11/12/1992 doğumlu olan sanığın suç tarihi olan 01/09/2010 tarihi itibariyle 18 yaşını doldurmadığı ve adli sicil kaydına göre suç tarihinden önce hapis cezasına mahkûm edilmemiş olduğu anlaşıldığından, TCK’nın 50/3. maddesinde yer alan "Daha önce hapis cezasına mahkûm edilmemiş olmak koşuluyla, mahkûm olunan otuz gün ve daha az süreli hapis cezası ile fiili işlediği tarihte onsekiz yaşını doldurmamış veya altmışbeş yaşını bitirmiş bulunanların mahkûm edildiği bir yıl veya daha az süreli hapis cezası birinci fikrada yazılı seçenek yaptırımlardan birine çevrilir." şeklindeki özel düzenleme uyarınca, somut olayda hükmedilen kısa süreli hapis cezasının TCK’nın 50/1. maddesinde yer alan seçenek yaptırımlardan birine çevrilmesi zorunlu olduğundan, 6 ay 20 gün hapis cezasının TCK’nın 50/3. maddesine aykırı olarak seçenek yaptırıma çevrilmemesi yasaya aykırı olup, (2) numaralı kanun yararına bozma talebi yerindedir.
D) Karar :
Açıklanan nedenlere göre;
1- Sanık hakkında hükmün açıklanmasına karar verilmesi yasaya uygun olduğundan, (1) numaralı kanun yararına bozma talebinin REDDİNE,
2- Kısa süreli hapis cezasının seçenek yaptırıma çevrilmemesinin yasaya aykırı olduğundan, Ceyhan 4. Asliye Ceza Mahkemesi’nin 29/09/2017 tarihli ve 2017/574 esas, 2017/590 sayılı kararının 5271 sayılı CMK"nın 309. maddesinin 3. fıkrası gereğince kanun yararına BOZULMASINA, aynı Kanun’un 309. maddesinin 4. fıkrasının (d) bendinin verdiği yetkiye dayanılarak;
1- Hüküm fıkrasında yer alan “sanığın 6 ay 20 gün hapis cezası ile cezalandırılmasına” ilişkin paragraftan sonra gelmek üzere,
“Sanığa verilen kısa süreli hapis cezasının suçun işleniş biçimi, sanığın şahsi, sosyal ve ekonomik durumu gözönüne alınarak TCK"nın 50/1-a, 3 ve 52/2 maddeleri gereğince günlüğü 20 TL"den paraya çevrilerek 4.000 TL adli para cezası ile cezalandırılmasına”
Şeklindeki paragrafın EKLENMESİNE,
2- Hükmün bu şekilde infazına, dosyanın Adalet Bakanlığı"na iletilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı"na gönderilmesine,
28.06.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.