12. Hukuk Dairesi Esas No: 2021/2069 Karar No: 2021/5304 Karar Tarihi: 25.05.2021
Yargıtay 12. Hukuk Dairesi 2021/2069 Esas 2021/5304 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Mahkeme, İcra Ceza Mahkemesi'nde görülen bir davada sanığın 2004 Sayılı Kanuna Aykırılık suçlamasıyla yargılandığını ve daha önce verilen beraat kararının kesinleştiği ancak yeniden açılan davada sanık hakkında mahkumiyet kararı verildiğini belirtti. Ancak, yapılan incelemeler sonucu, kesinleşen beraat kararından sonra yeniden yapılan işlemlerin yok hükmünde olduğu ve sanık hakkındaki suçlamaların düşmesi gerektiği sonucuna varıldı. Bu nedenle, sanık hakkında açılan kamu davasının düşmesine karar verildi. Kararda belirtilen kanun maddeleri şöyle: 5320 sayılı Kanun'un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK'nın 317. maddesi ve CMK'nın 223/8 maddesi.
12. Hukuk Dairesi 2021/2069 E. , 2021/5304 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :İcra Ceza Mahkemesi SUÇ : 2004 Sayılı Kanuna Aykırılık HÜKÜM :Beraat, mahkumiyet
Yerel Mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle; başvurunun süresi, kararın niteliği ve suç tarihine göre dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü: -Sanık ... yönünden yapılan değerlendirme ; Mahkeme tarafından 16/04/2014 tarih ve 2014/128 Esas -2014/482 Karar sayılı hükümle sanık hakkında verilen beraat kararı temyiz edilmeksizin kesinleştiği halde, incelemeye konu dava dosyası üzerinden yargılama yapıldığı ve 08/07/2020 tarihinde yeniden sanık hakkında atılı suçtan beraat kararı verildiği anlaşılmış ise de, kesinleşmeden sonra yapılan tüm işlemlerin yok hükmünde olduğundan, yeniden bu hususta karar verilmesi mümkün görülmemekle temyiz isteminin, bu sanık yönünden 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nın 317. maddesi uyarınca REDDİNE, -Sanık ... yönünden yapılan değerlendirme ise ; Sanığın üzerine atılı 2004 sayılı İİK’nın 337/a. maddesine aykırılık suçunun soruşturma ve kovuşturmasının şikayet şartına bağlı olduğu,İİK’nın Onaltıncı Bab’ında düzenlenen bir kısım suçlar bakımından şikayet hakkının doğması için bu suçların niteliği gereği icra takibinin kesinleşmesi gerektiği, icra takibi kesinleşmeden yapılacak olan şikayetin henüz doğmamış bir hakkın kullanımı niteliğinde olacağı ve usulüne uygun bir şikayet konumuna getirmeyeceği, Somut uyuşmazlıkta, şikayete dayanak olan icra takip dosyasında borçlu şirket vekilinin 18/12/2009 tarihli takibe itirazı üzerine açılan ... 1. Sulh Hukuk Mahkemesi’nin 2010/497 Esas ve 2012/468 Karar sayılı, 10/04/2012 tarihli kararı ile icra takibinin devamına dair karar verildiği ve Uyap üzerinden yapılan sorgulamada kararın kesinleşmediğinin anlaşıldığı, söz konusu bu karar henüz kesinleşmeden 10/02/2014 tarihinde şikayette bulunulduğunun anlaşıldığı, bu haliyle takibin kesinleşmediği hususu dikkate alındığında, şikayet başvurusunun da henüz takip kesinleşmeden yapıldığı ve buna göre kovuşturma şartının gerçekleşmeyeceğinin anlaşılması karşısında, sanık hakkında açılan davanın CMK’nın 223/8. maddesi gereğince “düşmesine” karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde mahkumiyetine dair hüküm kurulması, Kanuna aykırı ve sanık müdafinin temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görüldüğünden, tebliğnameye uygun olarak hükmün bu nedenle 5320 sayılı Kanun"un 8/1. madde ve fıkrası aracılığıyla uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, ancak bu husus yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden aynı Kanun"un 322. maddesinin verdiği yetkiye dayanarak karar verilmesi mümkün bulunduğundan, 5271 sayılı CMK’nın 223/8 maddesi uyarınca sanık hakkında açılan KAMU DAVASININ DÜŞMESİNE, 25/05/2021 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.