11. Hukuk Dairesi Esas No: 2016/1638 Karar No: 2017/1009 Karar Tarihi: 22.02.2017
Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 2016/1638 Esas 2017/1009 Karar Sayılı İlamı
11. Hukuk Dairesi 2016/1638 E. , 2017/1009 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
Taraflar arasında görülen davada ... Asliye Hukuk Mahkemesi’nce bozmaya uyularak verilen 06/03/2014 tarih ve 2013/170-2014/59 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davalı ... vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü: Davacı vekili, müvekkilinin murisinin ortağı olduğu davalı kooperatiften kullandığı krediler nedeniyle diğer davalı nezdinde hayat sigortası yapıldığını, müvekkili murisinin 04/06/2007 tarihinde vefat ettiğini, davalı ... şirketinin vefat tazminatını ödemediğini ileri sürerek 15.566,12 TL vefat tazminatının davalılardan tahsilini talep dava etmiştir. Davalı kooperatif vekili husumet itirazında bulunarak davanın reddini istemiştir. Diğer davalı vekili, davacının murisinin hayat sigortası genel şartlarının C-2/2.2 maddesine göre poliçenin tanzimi sırasında sağlığı ile ilgili doğru beyanda bulunmadığını savunarak davanın reddini istemiştir. Mahkemece Dairemiz bozma ilamına uyularak dava konusu poliçelerden iki tanesi 23.01.2007 ve 24.01.2007 tarihli olduğundan ve davacı tarafından biyopsi tarihinde henüz gizlendiği iddia edilen hastalık bakımından tabip teşhisi bulunmadığı, ayrıca hastalığın davacının murisinden gizlendiği ileri sürüldüğü, biyopsi sonuçlarının da bu poliçelerin tanzim tarihinden sonra çıktığı, aksini ispat için davalı tarafından yeni deliller sunulmadığı, neticede sadece biyopsi sonucuyla hastalığın teşhisi konulmuş olduğu gerekçesiyle davanın kısmen kabulü ile 23/01/2007 ve 24/01/2007 tarihli poliçe bedelleri toplamı 5.187,25 TL"nin 04/06/2007 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacı tarafa verilmesine karar verilmiştir. Kararı, davalı .... vekili temyiz etmiştir. Dava, hayat sigortası poliçesine dayalı tazminat istemine ilişkin olup, davalı olarak poliçe lehtarı Kooperatif ve sigorta şirketi gösterilmiştir. Poliçe lehtarı Kooperatif poliçe bedelini talep etmek için dava açmadığından sigortalının yasal mirasçısı eşi tarafından işbu dava açılmıştır. Mahkemece davanın kısmen kabulüne karar verilmiş ise de, kararın gerekçe kısmında davalı Kooperatif hakkında olumlu yada olumsuz bir değerlendirme yapılmadığı gibi, davada iki davalı bulunmasına rağmen mahkemece “davalıdan alınarak davacıya verilmesine” şeklinde hüküm kurulduğu, ancak hangi davalıdan tahsili gerektiği konusunun açık ve net olarak anlaşılamadığından hükmün bu yönüyle bozulması gerekmiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davalı .... vekilinin temyiz itirazının kabulü ile hükmün mümeyyiz davalı yararına BOZULMASINA, 22.02.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.