Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2017/3797 Esas 2019/11062 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
17. Hukuk Dairesi
Esas No: 2017/3797
Karar No: 2019/11062
Karar Tarihi: 25.11.2019

Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2017/3797 Esas 2019/11062 Karar Sayılı İlamı

17. Hukuk Dairesi         2017/3797 E.  ,  2019/11062 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi

    Taraflar arasındaki İtirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı asıl ve birleşen davanın reddine dair verilen hükmün süresi içinde asıl ve birleşen davada davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
    -K A R A R-
    Davacı vekili, davacı tarafından ... plakalı aracın davalı adına sigortalandığını davalının malik ve sigorta ettireni olduğu, araç sürücüsünün 5/05/2010 tarihinde asli kusurlu olarak ... plakalı motorsiklete çarptığını, kaza yerini terk ettiğini, asıl davada; hasara uğrayan araçtaki sürücü ile yolcunun yaralandığını, tedavi gideri olarak toplam 17.380,87 TL tazminat ödendiğini, ödenen bedelin tahsili için davalı aleyhine ... 21. İcra Müdürlüğünün 2011/7058 sayılı dosyası ile icra takibi yapıldığını, birleşen davada ise; hasar gören motorsiklet için 31/10/2010 tarihinde 1.034,60 TL hasar bedeli tespit edilerek motorsiklet malikine ödendiğini, davalı aleyhine ... 21. İcra Müdürülüğünün 2011/9196 sayılı dosyası ile girişilen takibe itiraz edildiğini belirterek, her iki takip yönünden itirazın iptaline karar verilmesini talep etmiştir.
    Mahkemenin, davanın reddine ilişkin kararı, Dairemizin 26/05/2016 tarih 2016/932 esas 2016/6396 Karar sayılı ilamı ile "..1086 Sayılı HUMK"nun 388 ve 389. maddeleri ile 6100 Sayılı HMK"nun karşılık 297/1-2 maddeleri uyarınca, mahkeme kararında; hüküm sonucunun, taraflara yükletilen hak ve sorumlulukların şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde ayrı ayrı ve açıkça gösterilmesi gerekir. Ayrıca; 1086 Sayılı HUMK"nun 45. maddesi ile 6100 Sayılı HMK"nun karşılık 166. maddesi uyarınca, birleştirilen dava dosyaları birbirlerinden bağımsız ayrı bir dava olup, birleştirilen her dava hakkında usul hükümlerine göre ayrı ayrı hüküm kurulması gerekir. Yukarıda belirtilen ilkeler gözardı edilerek, infazda tereddüt oluşturacak şekilde asıl ve birleştirilen davalar yönünden ayrı ayrı hüküm kurulması gerektiği" gerekçesi ile bozulmuş, bozmadan sonra asıl ve birleşen davanın reddine karar verilmiş; hüküm, asıl ve birleşen davada davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere ve bozmaya uygun olarak karar verilmiş bulunmasına göre; asıl ve birleşen davada davacı vekilinin temyiz itirazlarının reddi ile usul ve yasaya uygun bulunan hükmün ONANMASINA ve aşağıda dökümü yazılı 57,40 TL kalan onama harcının temyiz eden asıl ve birleşen davada davacıdan alınmasına 25/11/2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.

    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.