16. Ceza Dairesi Esas No: 2018/1107 Karar No: 2018/2055 Karar Tarihi: 25.06.2018
Silahlı terör örgütüne üye olma - Yargıtay 16. Ceza Dairesi 2018/1107 Esas 2018/2055 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Karar, Ceza Dairesi tarafından verilmiş olup suçun silahlı terör örgütüne üye olma olduğu belirtilmiştir. Sanık müdafiinin temyiz dilekçelerinde ileri sürdüğü nedenlerin yerinde görülmediği sonucuna varılmıştır. Dosya incelendikten sonra örgütsel faaliyet kapsamında kabul edilmek için sanığın evinde ele geçirilen kitapların somut delil ve olgularla örgütün amacına hizmet ettiği ortaya konulmadığına karar verilmiştir. Hüküm TCK'nın 314/2, 3713 sayılı Kanunun 5/1, TCK'nın 62, 53, 58/9 ve 63. maddelerine uygun olarak kurulmuştur.
16. Ceza Dairesi 2018/1107 E. , 2018/2055 K.
"İçtihat Metni"
Mahkemesi :Ceza Dairesi Suç : Silahlı terör örgütüne üye olma Hüküm : TCK’nın 314/2, 3713 sayılı Kanunun 5/1, TCK’nın 62, 53, 58/9, 63. maddeleri uyarınca kurulan mahkumiyet hükümüne yönelik istinaf başvurusunun esastan reddi
Bölge Adliye Mahkemesince verilen hükümler temyiz edilmekle; Temyiz edenlerin sıfatı, başvurunun süresi, kararın niteliği ve temyiz sebebine göre yapılan temyiz incelemesi sonunda dosya incelenerek gereği düşünüldü; Temyiz talebinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi; Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede; Sanığın evinde yapılan aramada ele geçirilen hakkında yasaklama kararı bulunmayan kitapların nitelik, içerik ve mahiyeti itibariyle silahlı terör örgütünün amacına hizmet ettiğinin somut delil ve olgularla ortaya konulmadıkça örgütsel faaliyet kapsamında kabul edilemeyeceği değerlendirilerek; yargılama sürecindeki usuli işlemlerin kanuna uygun olarak yapıldığı, hükme esas alınan tüm delillerin hukuka uygun olarak elde edildiğinin belirlendiği aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde eksiksiz olarak sergilendiği, özleri değiştirmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı, eylemlerin doğru olarak nitelendirildiği ve kanunda öngörülen suç tipine uyduğu, yaptırımların kanuni bağlamda şahsileştirilmek suretiyle uygulandığı anlaşılmakla; sanık müdafiinin temyiz dilekçesinde ileri sürdüğü nedenler yerinde görülmediğinden CMK’nın 302/1. maddesi gereğince temyiz davasının esastan reddiyle hükmün ONANMASINA, 25.06.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.