Abaküs Yazılım
18. Hukuk Dairesi
Esas No: 2014/21087
Karar No: 2015/9460
Karar Tarihi: 04.06.2015

Yargıtay 18. Hukuk Dairesi 2014/21087 Esas 2015/9460 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Asliye Hukuk Mahkemesi'ne sunulan bir dava dilekçesinde, davacının anne ve baba yönünden nüfus kaydının düzeltilmesi istenilmiştir. Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiştir, fakat bu karar davalı tarafından temyiz edilmiştir. Yargıtay'ın kararında, davacının ilk talebinin mevcut nüfus kaydındaki anne ve baba kaydının iptali olduğu, ikinci talebinin ise gerçek anne ve babası üzerine kayıt istemi olduğu belirtilmiştir. Mevcut kayıtta gerçeğe aykırı beyanla baştan beri yanlış olan sicilin düzeltilmesi niteliğinde olan talep, nüfus kaydının düzeltilmesi davasıdır. Ancak davacının genetik anne ve baba hanesine kayıt istemi baba yönünden soybağının düzeltilmesi talebidir. Bu durumda davanın soybağı davası olarak nitelenmesi gerekmektedir. Soybağına ilişkin hükümler 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 282. maddesi ve devamında düzenlenmiş olup, Aile Mahkemelerinin görevi kapsamındadır. 5490 sayılı Nüfus Hizmetleri Kanunu'nun 36. maddesinde düzenlenen nüfus kaydının düzeltilmesi davalarına ise asliye hukuk mahkemesinde bakılır. Davanın soybağı davası olarak nitelenmesi durumunda ise, görevli mahkeme Aile Mahkemesi'dir. Bu nedenle mahkemece davaya aile mahkemesinde bakılmak üzere görevsizlik kararı verilmesi gerekmektedir. Kanun maddeleri detaylı bir şekilde açıklanmamıştır.
(Kapatılan) 18. Hukuk Dairesi         2014/21087 E.  ,  2015/9460 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

    Dava dilekçesinde, davacının anne ve baba yönünden nüfus kaydının düzeltilmesi istenilmiştir. Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm davalı ... tarafından temyiz edilmiştir.

    Y A R G I T A Y K A R A R I

    Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü:
    Davacı vekili dava dilekçesinde, davacının ... ile ..."in evlilik dışı beraberliklerinden olduğunu, üç yaşında iken babasının ölümü üzerine amcası ... ile eşi ... çocuğu olarak nüfusa tescil edildiğini bildirerek, davacının mevcut kaydının iptali ile babası ... ve annesi de ... olarak tescilini istemiştir. Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiştir.
    Bir davada maddi olguları ileri sürmek taraflara, ileri sürülen maddi olguların nitelendirilmesi hakime aittir. Davacı bu dava ile davacı ..."ın babasının ... annesinin ... olduğu halde, nüfus kaydında amcası ... ile yengesi ..."un çocukları imiş gibi tescil edildiğini bildirerek, davacı ..."ın nüfus kaydındaki anne ve baba adlarının iptali ile gerçek anne ve babası olan ... ile ... olarak düzeltilmesini istemiştir. Görüldüğü gibi davacının birbiriyle bağlantılı iki ayrı davası vardır. İlki mevcut nüfus kaydındaki anne ve baba kaydının iptali, ikincisi ise genetik anne ve baba olan ... ile ... üzerine kayıt istemidir.
    Nüfus kaydının düzeltilmesi davası, Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 30.01.2008 tarih 2008/2-36-47 sayılı içtihadında açıklandığı üzere, resmi sicilin belgelediği olgunun doğru olmadığı, baştan yanlış olarak kütüğe geçirilmesi nedeniyle, mevcut kaydın düzeltilmesi davasıdır. Böyle bir dava sonucunda, kaydının düzeltilmesi istenen kişinin, o tarihe kadar kayıtlı olduğu haneden çıkıp, başka bir haneye tescil edilecek olması da, davayı soybağı davası haline dönüştürmez. Bu nedenle davacının birinci talebi, gerçeğe aykırı beyanla baştan beri yanlış olan sicilin düzeltilmesi niteliğinde olup, 5490 sayılı Nüfus Hizmetleri Kanunun 36. maddesi kapsamına giren nüfus kaydının düzeltilmesi davasıdır.
    Mahkemenin bu yoldaki kabulü doğrudur. Ne var ki, davacının genetik anne ve baba hanesine kayıt istemi, anne yönünden yine nüfus kaydının düzeltilmesi talebi ise de, anne ve baba arasında evlilik ilişkisi bulunmadığından, baba yönünden soybağının düzeltilmesi talebidir.
    Bilindiği üzere, çocukla ana arasındaki soybağı doğumla; baba arasındaki soybağı ise ana ile evlilik, tanıma ve hakim hükmü ile kurulur. Esasen, soybağına ilişkin uyuşmazlıklarda, kişisel durum ile ilgili nüfus kaydında yer alan bilgi "doğru" olarak doğmuş ve kütüğe tescil edilmiştir. Bu doğru kayıt, daha sonra açılan bir dava, soybağının reddi veya sonradan evlenme yoluyla soybağına itiraz veya tanımaya itiraz veya tanımanın iptali yahut da Af Kanunları ile yapılan nesep düzeltmeye itiraz ile teknik olarak bir yanlışlığa dönüştürülmektedir. Nüfus kaydının düzeltilmesi davasında ise, resmi sicilin belgelediği olgunun doğru olmadığı, baştan yanlış olarak kütüğe geçirilmesi söz konusudur.
    Hal böyle olunca davalı davacı ..."ın, mevcut kayıttaki anne ve baba adının iptali ile genetik anne ve babasının hanesine kaydedilmesi davasında davacı ... ile genetik babası Bekir Kalkan arasında soybağı kurulacaktır. Bu haliyle davanın soybağı davası olarak nitelendirmesi gerekir.
    Soybağına ilişkin hükümler 4721 sayılı Türk Medeni Kanunun 282. maddesi ve devamında düzenlenmiş olup Aile Mahkemelerinin görevi kapsamındadır. 5490 sayılı Nüfus Hizmetleri Kanununun 36. maddesinde düzenlenen nüfus kaydının düzeltilmesi davalarına ise asliye hukuk mahkemesinde bakılır.
    Asliye Hukuk Mahkemesi, genel nitelikli mahkeme olup, aksine bir düzenleme bulunmadıkça, dava konusunun miktar ve değerine bakılmaksızın malvarlığı haklarına ilişkin davalarla, şahıs varlığına ilişkin davaları görmekle görevlidir. Aile Mahkemesi ise özel kanununda kendisine verilen davalara bakmakla görevli özel nitelikli bir mahkemedir. Genel nitelikli bir mahkeme ile özel nitelikli bir mahkemede görülmesi gereken iki ayrı davanın birlikte açılması halinde, her iki davanın birlikte görülmesi gerekli ise, özel nitelikli mahkemede davaların görülüp sonuçlandırılması gerektiği Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 07.03.2012 tarih ve 2011/2-775-116 sayılı içtihadı ile benimsenmiştir.
    O halde, her iki davanın birlikte açılması halinde, görevli mahkeme Asliye Hukuk Mahkemesi değil Aile Mahkemesi olacağından, kamu düzenine ilişkin olan bu hususun re"sen dikkate alınarak mahkemece davaya aile mahkemesinde bakılmak üzere görevsizlik kararı verilmesi gerekirken, yazılı şekilde işin esası incelenerek davanın kabulü doğru görülmemiştir.
    Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile şimdilik diğer yönleri incelenmeksizin hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, 04.06.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için destek@ictihatlar.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi