7. Ceza Dairesi 2018/11455 E. , 2019/3014 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : 4733 sayılı Kanuna muhalefet
HÜKÜM : Hükümlülük, müsadere
Yerel mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun nitelik, ceza türü, süresi ve suç tarihine göre dosya okunduktan sonra Türk Milleti adına gereği görüşülüp düşünüldü;
Anayasa Mahkemesi"nin, TCK"nun 53. maddesindeki hak yoksunluklarına ilişkin 24.11.2015 tarihli Resmi Gazete"de yayımlanan 08.10.2015 tarihli ve 2014/140 esas, 2015/85 karar sayılı iptal kararının infaz aşamasında gözetilebileceği değerlendirilerek yapılan incelemede;
Yapılan duruşmaya, toplanan ve karar yerinde açıklanan delillere, gösterilen gerekçeye ve takdire göre sanık müdafiinin yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle hükmün ONANMASINA, 07/02/2019 tarihinde oy çokluğuyla karar verildi.
( Muhalif Üye )
KARŞI DÜŞÜNCE
4733 sayılı Yasaya aykırılık suçundan sanık ... hakkında kurulan mahkumiyet hükmünün, sanık müdafii tarafından temyizi üzerine bozulması yerine sayın çoğunluğun onamaya ilişkin kararı yerinde değildir.Şöyle ki;
27.10.2011 tarihinde satmak için gümrük kaçağı ve bandrolsüz sigara bulunduran sanık hakkında eylemiyle ilgili olarak 24.11.2011 tarihinde iddianame düzenlendiği,
yapılan yargılama sonucunda 19.07.2012 tarihli ilk kararla 4733 sayılı Yasanın 8/4, 5237 sayılı TCK"nun 62/1, 51/1, 52/2, 54. maddeleri uyarınca 1 yıl 8 ay hapis ve 500,00 TL adli para cezası ile cezalandırılmasına, hapis cezasının ertelenmesine karar verildiği, bozma sonrası birleştirilen 2012/1090 esas sayılı dosyada ise gümrük kaçağı ve bandolsüz sigara satarken yakalanan sanık hakkında bu eylemiyle ilgili olarak 23.11.2011 tarihinde iddianame düzenlendiği, yapılan yargılama sonucunda 03.10.2012 tarihli ilk kararla 4733 sayılı Yasanın 8/4, 5237 sayılı TCK"nun 62/1, 51/1, 52/2, 54. maddeleri uyarınca 1 yıl 8 ay hapis 500,00TL adli para cezası ile cezalandırılmasına hapis cezasının ertelenmesine karar verildiği; bu iki kararın sadece sanık müdafii tarafından temyizi üzerine Dairemizin, 08.02.2016 tarihli ve 2016/1324 ve 2016/1325 karar sayılı ilamlarıyla "Eylemlerinin TCK"nun 43. maddesi kapsamında zincirleme biçimde kaçakçılık suçunu oluşturup oluşturmadığı" gerekçesiyle bozulmasına karar verildiği, bozmaya uyma kararı veren mahkemece her iki dosya birleştirildikten sonra temyize konu 11.05.2016 tarihli ve 2016/497 karar nolu kararla 4733 sayılı Yasaya aykırılık suçundan zincirleme suç hükümleri uygulanmak suretiyle 4733 sayılı Yasanın 8/4, 5237 sayılı TCK"nun 43/1, 62/1, 52, 54. maddeleri uyarınca 2 yıl 1 ay hapis ve 600,00 TL adli para cezası ile cezalandırılmasına karar verildiği, yine bu kararında sadece sanık müdafii tarafından temyiz edildiği, hükmolunan sonuç hapis cezasının iki yılın üzerinde olması nedeniyle sanık hakkında 5271 sayılı CMK"nun 231. maddesinde düzenlenmiş olan hükmün açıklanmasının geri bırakılması ve 5237 sayılı TCK"nun 51. maddesinde düzenlenmiş olan erteleme hükümlerinin uygulanma olanağının bulunmadığı anlaşılmaktadır.
Onanmasına karar verilen 2 yıl 1 ay hapis cezası miktar olarak sanık lehine görünse bile, sadece sanık müdafii tarafından temyiz edilerek Dairemizce bozulmasına karar verilen önceki her iki hükümdeki 1 yıl 8 ay hapis cezalarının toplamları fazla olmakla birlikte erteli olması nedeniyle sanık lehine olduğu anlaşılmakta olup sanığın kazanılmış hakkı dikkate alınarak incelemeye konu hükmün bozulmasına karar verilmelidir.
Tüm bu anlatılanlar dikkate alınarak sanığın gümrük kaçağı ve bandolsüz sigara satma şeklinde gerçekleştirildiği iki eylemi nedeniyle 4733 sayılı Yasaya aykırılık suçundan 4733 sayılı Yasanın 8/4, 5237 sayılı TCK"nun 43/1, 62/1, 52, 53/1-2-3, 54. maddeleri uyarınca 2 yıl 1 ay hapis ve 600,00 TL adli para cezası ile cezalandırılmasına ilişkin yerel mahkeme hükmünün, 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddeleri gereğince yürürlükte bulunan CMK"nun 326/son maddesi uyarınca 19.07.2012, 03.10.2012 tarihli ilk hükümlerdeki erteli 1 yıl 8 ay hapis cezalarının sanık lehine olması ve sadece sanık müdafii tarafından temyiz edilmesi nedenleriyle ceza miktarı yönünden kazanılmış hakkı gözetilmeden yazılı şekilde aleyhine olacak şekilde hüküm kurulması gerekçesiyle bozulmasına karar verilmesi yerine yerel mahkemenin usul ve yasaya uygun olmayan kararının onanmasına dair sayın çoğunluğun kararına katılmıyorum. 07.02.2019