16. Ceza Dairesi 2018/1951 E. , 2018/2017 K.
"İçtihat Metni"Mahkemesi :Ağır Ceza Mahkemesi
Suç : Silahlı terör örgütüne üye olmamakla birlikte örgüt adına suç işleme, Silahlı terör örgütünün propagandasını yapma
Hüküm : 1-TCK’nın 314/3 ve 220/6 maddeleri delaleti ile 314/2, 220/6, 53/1, 58/9, 63 ve 3713 sayılı Kanunun 5 maddeleri gereğince mahkumiyet
2-3713 sayılı Kanunun 7/2, 7/2-2.cümle ve TCK’nın 43/1, 53/1 maddeleri gereğince mahkumiyet
Dosya incelenerek gereği düşünüldü:
1-Sanık hakkında silahlı terör örgütüne üye olmamakla birlikte örgüt adına suç işleme suçundan verilen hükme yönelik temyiz itirazının incelenmesinde;
a)Anayasanın 138/1. maddesi hükmü, TCK"nın 61. maddesinde düzenlenen cezanın belirlenmesi ve bireyselleştirilmesine ilişkin ölçütlerle 3/1. maddesinde düzenlenen orantılılık ilkesi çerçevesinde, sanığın dosyaya yansıyan eylem ve faaliyetleri, suçun işleniş biçimi, işlenmesinde kullanılan araçlar, işlendiği zaman ve yer, suç konusunun önem ve değeri, meydana gelen tehlike ile sanığın kasta dayalı kusurunun ağırlığı, güttüğü amaç ve saik de öz önünde bulundurularak makul bir cezaya hükmedilmesi gerekirken dosya kapsamıyla uyumlu olmayacak şekilde sanık hakkında fazla ceza tayini,
b)Tayin olunan temel cezadan TCK"nın 220. maddesinin 6. fıkrasının 2. cümlesinde yer alan düzenleme uyarınca hukuka, vicdana, dosya kapsamına uygun ve maddede öngörülen indirim oranı ile uyumlu üst sınıra yakın daha makul bir indirim yapılması gerekirken yazılı şekilde fazla ceza tayin edilmesi,
2-Sanık hakkında silahlı terör örgütünün propagandasını yapma suçundan verilen hükme yönelik temyiz itirazlarının incelenmesinde ise;
Bozma kararına uyulmasına rağmen mahkeme kabulünde "Adalet Bakanlığı Uluslararası Hukuk ve Dış İlişkiler Genel Müdürlüğü (Ceza İstinabe ve Tebligat Bürosu)" nün 10.07.2013 tarih ve 14838002.4-2-İDARİ-2013/28874/66666 sayılı) yazı ve eklerinde belirtildiği üzere, facebook sosyal paylaşım sitesinin faaliyette bulunduğu ABD adli makamlarının bu konudaki adli yardımlaşma taleplerini reddettiği, bu sebeple bu taleplerin ABD ilgili makamlarına iletilmeyip, Genel Müdürlük tarafından bila ikmal makamlarımıza iade edileceği, bu nedenle bu yönde araştırma yapılmasının gelinen aşama ve geçen süre itibariyle yargılamayı gereksiz yere sürüncemede bırakacağı" gerekçe gösterilerek bozma kararı uyarınca işlem yapılmadığının belirtilmesi karşısında; suça konu facebook adresinin kendisine ait olmadığını soruşturmanın en başından beri ısrarla söyleyen sanığın, savunmasının aksine bu suçu işlediğine dair her türlü şüpheden uzak, kesin, somut ve inandırıcı bir delil bulunmadığı tüm dosya kapsamından anlaşılmakla, sanığın beraati yerine hatalı değerlendirme ile yazılı şekilde mahkumiyet hükmü kurulması,
Kanuna aykırı, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükümlerin bu sebepten dolayı BOZULMASINA, 21.06.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.