11. Ceza Dairesi Esas No: 2015/4459 Karar No: 2017/2755 Karar Tarihi: 12.04.2017
Özel belgede sahtecilik - Yargıtay 11. Ceza Dairesi 2015/4459 Esas 2017/2755 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Asliye Ceza Mahkemesi'nde görülen bir davada, sanık hakkında özel belgede sahtecilik suçundan mahkumiyet kararı verilmiş. Ancak, dava sırasında 5809 sayılı Elektronik Haberleşme Kanunu'nun 56. maddesi değişmiştir ve bu değişikliğe göre sanığın durumu yeniden değerlendirilmesi gerekmektedir. Bu nedenle, hükmün bozulmasına karar verilmiştir. Kanunun 56. maddesinde yer alan hükümlere göre, abonelik kaydı ve elektronik kimlik bilgileri, kişinin rızası dışında yapılamaz ve gerçeğe aykırı evrak düzenlenemez veya kullanılamaz. Bu nedenle, sanığın durumunun yeniden değerlendirilmesinde kanunun 56. maddesi dikkate alınmalıdır.
11. Ceza Dairesi 2015/4459 E. , 2017/2755 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : Özel belgede sahtecilik HÜKÜM : Mahkumiyet
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin soruşturma neticelerine uygun şekilde oluşan inanç ve takdirine, incelenen dosya içeriğine göre sanık müdafinin sair temyiz itirazlarının reddine, ancak; Hüküm tarihinden sonra, 19.02.2014 tarih ve 28918 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak aynı gün yürürlüğe giren 6518 sayılı Kanunun 104 ve 105. maddeleri ile değişik 5809 sayılı Elektronik Haberleşme Kanunu"nun 63. maddesinin 10. fıkrası ile yaptırıma bağlanan 56. maddesinin 4. fıkrasındaki "Kişinin bilgisi ve rızası dışında işletmeci veya adına iş yapan temsilcisi tarafından abonelik tesisi, işlemi veya elektronik kimlik bilgisini haiz cihazların kayıt işlemi yapılamaz ve yaptırılamaz, bu amaçla gerçeğe aykırı evrak düzenlenemez, evrakta değişiklik yapılamaz ve bunlar kullanılamaz" ve 5. fıkrasındaki "Gerçeğe aykırı evrak düzenlemek veya değiştirmek suretiyle kişinin bilgi ve rızası dışında tesis edilmiş olan abonelikler kullanılamaz" hükmü karşısında; özel hüküm niteliğinde bulunan 5809 sayılı Elektronik Haberleşme Kanunu"nun 56. maddesindeki düzenleme de gözetilip sanığa önödeme önerisinde bulunulup, sonucuna göre sanığın hukuki durumunun takdir ve tayininde zorunluluk bulunması, Bozmayı gerektirmiş, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün bu sebepden dolayı 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 12.04.2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.