19. Ceza Dairesi Esas No: 2019/10434 Karar No: 2020/12657 Karar Tarihi: 12.10.2020
5607 Sayılı Kanuna Aykırılık - Yargıtay 19. Ceza Dairesi 2019/10434 Esas 2020/12657 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Sanık, oto yıkama dükkanındaki fiber tank içerisinde 850 litre kaçak mazot ele geçirildiği suçlamasıyla Asliye Ceza Mahkemesi'nde yargılandı ve mahkumiyet kararı verildi. Ancak temyiz başvurusu sonrası Yargıtay, cezada artırım yapılamayacağına dair kanun maddesi gözetilmediği ve sanık lehine olan kanun düzenlemelerinin değerlendirilmediği gerekçesiyle kararı bozdu. Ayrıca, hak yoksunluklarına hükmedilmiş olması nedeniyle 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 53. maddesinin bazı hükümlerinin iptal edildiği hatırlatılarak yeniden değerlendirme yapılması gerektiği belirtildi. Karara göre, suça konu olan eşyanın gümrüklenmiş değerinin tarafsız ve bağımsız bir bilirkişi tarafından tespit edilmesi ve kanun maddeleri gözetilerek uygulama yapılması gerekiyor. Kararda geçen kanun maddeleri ise şöyle: 5607 sayılı Kanun'un 4/8. maddesi, 7242 sayılı Kanun'un 61. maddesi, 5607 sayılı Kanun'un 3/22. maddesi ve 5/2. maddesi, 5237 sayılı TCK'nin 7. maddesi ve 7242 sayılı Kanun'un 63. maddesi ile 5607 sayılı Kanun'a eklenen geçici 12. maddenin 2. fıkrası.
19. Ceza Dairesi 2019/10434 E. , 2020/12657 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : 5607 Sayılı Kanuna Aykırılık HÜKÜM : Mahkumiyet
Yerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun süresi, kararın niteliği ve suç tarihine göre dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü: Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi. Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede; 1-Dosya kapsamından; oto yıkama dükkanındaki fiber tank içerisinde 850 litre kaçak mazot ele geçirildiğinin anlaşılması karşısında; hem iş yerinin niteliği hem de herhangi bir düzenek kurularak kaçak mazot satışı yapıldığına dair delil bulunmadığı hususları dikkate alınarak, sanık hakkında hüküm kurulurken 5607 sayılı Kanun’un 4/8. maddesi uyarınca cezada artırım yapılamayacağının gözetilmemesi, 2-Hükümden sonra 15.04.2020 tarihli Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 7242 sayılı Kanunun 61. maddesi ile 5607 sayılı Kanun"nun 3/22. maddesine eklenen "Eşyanın değerinin hafif olması halinde verilecek cezalar yarısına kadar, pek hafif olması halinde ise üçte birine kadar indirilir." şeklindeki düzenlemenin sanık lehine hükümler içermesi, yine 7242 sayılı Kanun’nun 62. maddesi ile değiştirilen 5607 sayılı Kanun"nun 5/2. maddesine eklenen fıkra uyarınca kovuşturma aşamasında etkin pişmanlık uygulamasının olanaklı hale geldiği anlaşılmakla, suça konu eşyanın gümrüklenmiş değeri dosyanın tarafsız ve bağımsız bilirkişiye tevdii ile dosya üzerinden tespit edilmek suretiyle; 5237 sayılı TCK"nin 7. maddesi ve 7242 sayılı Kanun"un 63. maddesi ile 5607 sayılı Kanun"a eklenen geçici 12. maddenin 2. fıkrası gözetilerek sonucuna göre uygulama yapma görevinin de yerel mahkemeye ait bulunması, 3-Kasıtlı suçtan hapis cezasına mahkumiyetin kanuni sonucu olarak sanık hakkında 5237 sayılı TCK"nin 53. maddesi uyarınca hak yoksunluklarına hükmedilmiş ise de, 24/11/2015 tarihli ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanan Anayasa Mahkemesinin 08/10/2015 tarihli ve 2014/140 E., 2015/85 K. sayılı kararı ile anılan maddenin bazı hükümlerinin iptal edilmiş olması nedeniyle yeniden değerlendirme yapılması zorunluluğu, Bozmayı gerektirmiş ve sanığın temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görüldüğünden tebliğnameye uygun olarak, HÜKMÜN 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nin 321. maddesi uyarınca, BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın mahkemesine gönderilmesine, 12/10/2020 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.