4. Hukuk Dairesi 2015/5221 E. , 2015/7322 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : Asliye Hukuk Mahkemesi
Davacı ... vekili Avukat ... tarafından, davalı ... aleyhine 11/02/2013 gününde verilen dilekçe ile maddi ve manevi tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın reddine dair verilen 17/12/2013 günlü kararın Yargıtay’ca incelenmesi davacı vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü.
Dava cinsel saldırı nedeni ile uğranılan maddi ve manevi zararın ödetilmesi istemine ilişkindir. Yerel mahkemece istem reddedilmiş, karar davacı tarafından temyiz edilmiştir.
Davacı eşi ile birlikte market işlettiklerini, eşinin bir olay nedeni ile cezaevine girdiğini, bir süre cezaevinde kaldıktan sonra suçsuz olduğu anlaşılarak beraat ettiğini, olay günü davalının aracı ile marketinin önüne gelerek ekmek ve sigara istediğini, ürünleri aracın camından içeri uzattığı sırada davalının saçlarından çekerek kendisini yanağından öptüğünü ve bağırması üzerine kaçtığını, aracın plakasının ilk bölümünü alabildiğini, şikayeti sonucu davalının yakalandığını ve ceza mahkemesinde yargılanarak mahkum olduğunu, yaşadığı olay nedeni ile markette çalışamadığını, bu nedenle maddi zarara uğradığı gibi manevi olarak da büyük acı ve üzüntü duyduğunu iddia ederek uğradığı maddi ve manevi zararın ödetilmesi isteminde bulunmuştur.
Davalı, iddiaları kabul etmediğini, davacının anlatımlarının abartıya dayalı olduğunu, davacının işlettiği marketin iflas ettiğini, maddi tazminat isteğinin yerinde olmadığını, manevi olarak üzüntü duymasının ise eşinin cinsel saldırı suçlarından yargılanması ve bu nedenle eşinden boşanması nedenine dayandığını belirterek davanın reddi gerektiğini savunmuştur.
Yerel mahkemece, davalının ceza mahkemesinde yargılandığı ve hakkında hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verildiği, bu kararın hukuk hakimi için bağlayıcı olmadığı, dosyadaki tüm deliller birlikte değerlendirildiğinde davalının davacıya yönelik tazminatı gerektirir bir eylemi tespit edilemediğinden davanın reddine karar verilmiştir.
Dosya arasındaki bilgi ve belgelerden; davacının market işlettiği, olay günü davalının da davacının işlettiği marketten ekmek ve sigara almak için market önüne aracı ile geldiği taraflar arasında ihtilaf konusu değildir. Davacı, davalının ürünleri alırken kendisini aracın içine çekerek öptüğünü, davalı ise abartıldığı gibi bir eylem olmadığını savunmaktadır. Olayın taraflar dışında görgü tanığı bulunmamaktadır. Davalı, olaydan sonra aracının plakasının ilk bölümünü alan ve hakkında şikayetçi olan davacı tarafından teşhis edilmiştir. Davacının, olayın en başından beri değişmeyen istikrarlı anlatımları ve taraflar arasında önceye dayalı bir husumet de bulunmamasını değerlendiren ceza mahkemesince sanığın savunması kendisini cezadan kurtarmaya yönelik olarak değerlendirilmiş ve itibar edilmeyerek hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilmiştir. Her ne kadar ceza mahkemesinden verilen hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına dair karar hukuk hakimi için bağlayıcı değil ise de tarafların iddia ve savunmaları ile birlikte ceza dosyası bir bütün olarak değerlendirildiğinde davalının davacıya yönelik haksız bir eylemde bulunduğu sonucuna varılmaktadır.
Şu durumda, mahkemece işin esası incelenerek varılacak sonuca uygun bir karar verilmesi gerekirken yanılgılı değerlendirme ile davalının davacıya yönelik tazminatı gerektirir bir eylemi bulunmadığı kanaati ile davanın reddine karar verilmesi doğru olmamış, kararın bu nedenle bozulması gerekmiştir.
SONUÇ : Temyiz olunan kararın yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA ve peşin alınan harcın istek halinde geri verilmesine 04/06/2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.