21. Hukuk Dairesi Esas No: 2015/10115 Karar No: 2016/5207 Karar Tarihi: 24.03.2016
Yargıtay 21. Hukuk Dairesi 2015/10115 Esas 2016/5207 Karar Sayılı İlamı
21. Hukuk Dairesi 2015/10115 E. , 2016/5207 K. "İçtihat Metni"
Davacı, davalılardan işverene ait işyerinde geçen çalışmalarının tespitine karar verilmesini istemiştir. Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin reddine karar vermiştir. Hükmün davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi.
K A R A R Dava, 01.09.2008 ile 30.01.2011 tarihleri arasında kesintisiz çalıştığının tespiti ve diğer hizmet süreleri ile birleştirilmesi, yanlış düzenlenen bildirgelerin düzeltilmesi ve yersiz kesilen primlerin ödenmesi istemine ilişkindir. Yerel mahkemece, hukuki yarar yokluğundan davanın reddine karar verilmiştir. Dosyadaki kayıt ve belgelerden; davacı açmış olduğu dava ile 01.09.2008 ile 30.01.2011 tarihleri arasında kesintisiz çalıştığının tespiti ve diğer hizmet süreleri ile birleştirilmesi, yanlış düzenlenen bildirgelerin düzeltilerek yersiz kesilen primlerin ödenmesini istemiş,16.03.2015 tarihli celsede alacak davası olarak nitelenen yersiz kesilen primlerin ödenmesi talebine ilişkin davası bu dosyadan tefrik edilmiştir. Somut olayda, 01.09.2008 ile 30.01.2011 tarihleri arasında çalışmaları eksiksiksiz gösterildiğinden davacının bu talebi ile ilgili bir ihtilaf bulunmamaktadır. Ancak davacının talepleri arasında yanlış düzenlenen bildirgelerin düzeltilmesi istemi olduğu halde bu talep hakkında karar verilmemiş olması hatalı olmuştur. Yapılacak iş; davacıya yanlış düzenlenen bildirgelerin düzeltilmesi istemini açıklatmak ve davacının bu talebi ile de ilgili olumlu veya olumsuz bir karar vermekten ibarettir. Mahkemece, eksik araştırma ve yanılgılı değerlendirme ile yazılı şekilde karar verilmiş olması, usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir. O halde davacı vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır. SONUÇ: Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA,24/03/2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.