17. Ceza Dairesi Esas No: 2016/17267 Karar No: 2018/8391
Hırsızlık - Yargıtay 17. Ceza Dairesi 2016/17267 Esas 2018/8391 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Çocuk Mahkemesi tarafından verilen hırsızlık suçuna ilişkin mahkumiyet hükmü, temyiz edilmiştir. Dosya incelendiğinde, başka temyiz itirazları olmadığı ancak eksik inceleme ve araştırma yapılarak hüküm kurulduğu, suça sürüklenen çocuğun yaşının düzeltilmesi gerektiği, ceza miktarında eksik ceza tayini yapıldığı ve hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararının takdiri uygulanması gerektiği belirlenmiştir. Buna göre, suça sürüklenen çocuk hakkında 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 142/2-d, 143/1 ve 31/3 maddeleri uyarınca belirlenen 2 yıl 6 ay hapis cezası için 5237 sayılı Kanun'un 62/1 maddesi uyarınca 1/6 oranında indirim yapılarak sonuç cezanın 1 yıl 13 ay hapis cezası olarak belirlenmesi gerekmektedir. Ayrıca, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu'nun 231. maddesi hükümlerinin uygulanması mümkün olmadığından, hüküm fıkrasında yer alan çelişkili ifadeler düzeltilmelidir. Kanun maddeleri olarak, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 142/1-b, 142/2-d, 143/1, 31/2 ve 31/3 maddeleri, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu'nun 231. maddesi gösterilmiştir.
17. Ceza Dairesi 2016/17267 E. , 2018/8391 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Çocuk Mahkemesi SUÇ : Hırsızlık HÜKÜM : Mahkumiyet
Yerel mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü: Dosya kapsamına göre, diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiştir. Ancak; 1-20.02.2013 tarihli tutanakta, olay yeri inceleme ekibinin olay yerine çağrıldığı belirtilmesine karşın, hem UYAP"ta hem de fiziki dosyada olay yeri inceleme raporunun bulunmadığı anlaşılmakla; söz konusu olay yeri inceleme raporu ile haklarında ayrı kovuşturma yürütülen suça sürüklenen çocuklar Şahin Demirkıran ve Resul Samanoğlu"nun yargılandıkları Bursa 3. Çocuk Mahkemesi"nin 2013/206 Esas ve 2014/41 Karar sayılı dosyasının onaylı bir örneğinin dosya arasına alınıp, gerekirse tutanak mümzilerinin tanık sıfatıyla dinlenilerek; suça sürüklenen çocuğun katılana ait aracın kapısını bıçak ile açarken, kapıya zarar verip vermediğinin tespit olunması ile kapıya zarar verilerek kapının açılması durumunda eylemin 5237 sayılı TCK"nın 142/1-b maddesinde düzenlenen suça, kapıya zarar verilmeden kapının açılması durumunda ise eylemin aynı Kanun"un 142/2-d maddesinde düzenlenen suça vücut vereceğ/gözetilmeden, eksik inceleme ve araştırma ile yazılı şekilde hüküm kurulması, Kabule göre de; 2- UYAP"tan alınan güncel nüfus kaydına göre, hüküm tarihinde önce, Bursa 5. Asliye Hukuk Mahkemesi"nin 2013/440 Esas, 2013/572 Karar numaralı, 24.02.2014 tarihinde kesinleşen ilamı ile suça sürüklenen çocuğun doğum tarihinin 19.05.2000 olarak düzeltildiği, buna göre suça sürüklenen çocuğun suç tarihi olan 20.02.2013 tarihinde 12-15 yaş grunda olduğunun anlaşılması karşısında; suça sürüklenen çocuk hakkında yaş küçüklüğü nedeniyle 5237 sayılı TCK"nın 31/2. maddesi yerine 31/3. maddesi ile uygulama yapılarak fazla ceza tayini, 3- Suça sürüklenen çocuk hakkında 5237 sayılı TCK"nın 142/2-d, 143/1, 31/3 maddeleri uyannca belirlenen 2 yıl 6 ay hapis cezası üzerinden, aynı Kanun"un 62/1. maddesi uyarınca 1/6 oranında indirim yapılarak sonuç cezanın 2 yıl 1 ay yerine, 1 yıl 13 ay hapis cezası olarak belirlenmesi suretiyle eksik ceza tayini, 4- Her ne kadar hükmolunan cezanın miktarı itibarıyla suça sürüklenen çocuk hakkında 5271 sayılı CMK"nın 231. maddesi hükümlerinin uygulanma olasılığı bulunmasa da; hükmün gerekçe kısmında "...suça sürüklenen çocuğun atılı suçtan cezalandırılması ve hakkında hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararı verilmesi gerektiği..." denilmesine karşın, hüküm fıkrası kısmında "...hükmün açıklanmasının geri bırakılması müessesinin suça sürüklenen çocuk hakkında takdiren uygulanmasına yer olmadığına" karar verilmek suretiyle, çelişkiye neden olunması, Bozmayı gerektirmiş, suça sürüklenen çocuk ... müdafiinin temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenlerle tebliğnameye uygun olarak BOZULMASINA, 5320 sayılı Yasa"nın 8/1. maddesi aracılığı ile 1412 sayılı CMUK"nun 326/son maddesi uyarınca kazanılmış hakkın korunmasına, 05/06/2018 günü oybirliğiyle karar verildi.