Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı vekili tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü : Borçlular vekilinin imzaya itirazı üzerine Mahkemece imza itirazının kabulü ile takibin durdurulmasına karar verilmesinden sonra bu defa borçlular vekili Av.S. Ş.’in 30.12.2005 havale tarihli dilekçesi ile davadan feragat ettiği, vekaletnamesinin incelenmesinde feragat yetkisinin bulunduğu anlaşılmıştır. Davadan feragat geniş kapsamlı bir beyan olup, HUMK.nun 95/1.maddesi gereğince kati bir hükmün hukuki neticelerini doğurur. Feragatın geçerliliği karşı tarafın muvaffakatına bağlı değildir. Feragat beyanı, etkisini, onu yapanın tek yönlü irade beyanı ile gösterir. Bu durumda İcra mahkemesi kararının, borçlu vekilinin feragatı hakkında bir karar verilmek üzere bozulması gerekir. (HGK.nun 20.09.1995 tarih, 1995/12-661 E. – 1995/763 K. ) SONUÇ :Alacaklı vekilinin temyiz itirazlarının yukarı açıklanan nedenlerle kabulü ile feragat hakkında bir karar verilmek üzere mahkeme kararının İİK.366. ve HUMK.428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), 09.05.2006 gününde oybirliğiyle karar verildi.