11. Hukuk Dairesi 2015/12609 E. , 2017/918 K.
"İçtihat Metni"
Taraflar arasında görülen davadaverilen 27/11/2013 tarih ve 2011/269-2013/282 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, müvekkilinin daha sonra iptal edilecek genel kurul kararlarıyla kanuna aykırı olarak yönetildiği dönemde finansal kiralamaya konu plakalı aracın sözleşme süresi dolmadan 21.05.2008 tarihli ile davalıya satıldığını, ancak araç satışının müvekkilinin faaliyet alanı dışında olduğunu, müvekkilinin anılan araç için 27.01.2006 tarihli 4 yıllık finansal kiralama sözleşmesi imzaladığın gereği sözleşmenin 4 yıl dolmadan feshedilemeyeceğini, Kati Satış Sözleşmesinin işbu emredici hükme aykırı olduğunu, satış ve devrin yok hükmünde olduğunu, davacı şirket yetkililerinin usulsüz satış işlemi sebebiyle yetkilerinin iptal edildiğini ileri sürerek fazlaya ilişkin dava ve talep hakları saklı kalmak kaydıyla finansal kiralamaya konu araca ilişkin yapılan Kati Satış Sözleşmesinin iptali ile plakalı aracın mülkiyetinin müvekkili adına tespitine, aracın mülkiyetinin davalı tarafından 3. şahıslara devredilmesi halinde yapılan satışın geçersizliğinin tespiti ile aracın tespit edilecek rayiç bedelinin şimdilik 10.000,00 TL" sinin davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, anılan arac ile satın aldığını, bir müddet sonra da ihtiyacından ötürü 11.08.2008 tarihli sözleşme ile 3. kişiye sattığını savunarak davanın reddini talep etmiştir.
Mahkemece, iddia, savunma, bilirkişi raporu ve dosya kapsamına göre, davacı Şirketin finansal kiralamaya konu plakalı aracı ile akdedilen maddesine aykırı bir biçimde sözleşmenin süresi dolmadan 3. kişiye devrettiği, davacının ana faaliyet konusu dışında faaliyette bulunamayacağı, aracın davalıya satışının hem Yönetmeliğin 22/1-a maddesi hem de Finansal Kiralama Kanunu"nun 7. maddesine göre hükümsüz olduğu gerekçesiyle davanın kabulüne, satışın geçersizliğine ve davacı tarafın talep ettiği araç bedeli olan 10.000,00 TL"nin davacı tarafa verilmesine karar verilmiştir.
.../...
Kararı, davalı vekili temyiz etmiştir.
Dava, satışın geçersizliğinin tespiti ve araç bedelinin iadesi istemine ilişkindir. Davacı taraf, finansal kiralama sözleşmesine konu aracın sözleşme süresi dolmadan davacı şirket yöneticileri tarafından usulsüz olarak davalıya satıldığını, davacı şirketin araç satışının faaliyet alanı dışında olduğunu ve finansal kiralama sözleşmesinin 4 yıldan önce feshedilemeyeceğini ileri sürerek satışın geçersizliğinin tespitini ve aracın rayiç bedelinin tespiti ile davalıdan kısmen tahsilini talep etmiştir. Mahkemece, davacı ile dava dışı şirket arasında akdedilen finansal kiralama sözleşmesinin süresi dolmadan aracın davalıya satışının finansal kiralama sözleşmesine aykırı olduğu ve davacı şirketin finansal kiralama dışında faaliyette bulunamayacağı gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir. Hükme esas alınan bilirkişi raporunda, 3226 sayılı Finansal Kiralama Kanunu’nun 8. maddesine göre finansal kiralama sözleşmesinin noterlikçe düzenleme şeklinde yapılacağı ve taşınır mala dair sözleşmenin kiracının ikametgahı noterinde özel sicile şerh edileceği, bu şerhten sonra üçüncü kişilerin finansal kiralama konusu mal üzerindeki ayni hak iktisaplarının kiralayana karşı ileri sürülemeyeceği, bu şekilde 3. kişiler nezdinde aleniyetin sağlanacağı, oysa davalının aracı davacıdan satın aldığı, 3. kişi olmadığı ve iyiniyet iddiasında bulunamayacağı belirtilmiştir.
Finansal Kiralama Kanunu"nun 8. maddesinde "sözleşme düzenleme şeklinde noterlikçe yapılır. Taşınır mala dair sözleşme, kiracının ikametgahı noterliğinde özel sicile tescil edilir. Tescil veya şerhten sonra, üçüncü kişilerin finansal kiralama konusu mal üzerindeki ayni hak iktisapları kiralayana karşı ileri sürülemez", aynı Yasa"nın 18. maddesinde ise, "sözleşmede aksi öngörülmemişse kiralayan, malın mülkiyetini bir üçüncü kişiye devredemez. Sözleşmede bu yetkinin tanınması halinde, devir ancak başka bir kiralayana yapılabilir " hükümleri yer almaktadır.
Somut olayda, davacı ... Şirketi ile dava dışı arasında mülkiyeti davacıya ait olan araca ilişkin düzenleme şeklinde 27.01.2006 tarihli finansal kiralama sözleşmesi yapılmış ve bu sözleşme özel siciline 2006/04 numarasıyla tescil edilmiş, sözleşme süresi içerisinde sözleşmeye konu araç bizzat davacı tarafından davalıya satılmıştır. Davalı, finansal kiralama sözleşmesine taraf olmayıp 3. kişi konumundadır. Bu durumda mahkemece, belirtilen hususlar değerlendirilp oluşacak sonuca göre bir karar vermek gerekirken yazılı olduğu şekilde davanın kabulüne karar verilmesi doğru görülmeyip kararın bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulüyle kararın anılan taraf yararına BOZULMASINA, ödediği peşin temyiz harcının isteği halinde temyiz edene iadesine, 20.02.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.