2863 sayılı Kanuna aykırılık - Yargıtay 12. Ceza Dairesi 2016/10794 Esas 2019/9462 Karar Sayılı İlamı

Mahkemesi :Asliye Ceza Mahkemesi
Suç : 2863 sayılı Kanuna aykırılık
Hüküm : Her bir sanık hakkında; 2863 sayılı Kanunun 65/1, TCK’nın 62/1, 52/2, 51/1-3-7-8. maddeleri gereğince mahkumiyet


2863 sayılı Kanuna aykırılık suçundan sanıkların ayrı ayrı mahkumiyetine ilişkin hükümler, sanık ..., sanık ..., sanık ... tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Sanıklar hakkında tayin olunan 2’şer yıl hapis ve 5’er gün adli para cezasından TCK"nın 62. maddesi gereğince 1/6 oranında indirim yapılarak 1’er yıl 8’er ay hapis ve 5’er gün adli para cezası yerine uygulama hatası yapılarak netice cezanın 1’er yıl ve 4’er gün adli para cezası şeklinde eksik tayini aleyhe temyiz olmadığından bozma nedeni yapılmayarak tebliğnamedeki (2) nolu bozma isteyen görüşe iştirak edilmemiştir.
1-Sanıkların, dava konusu yerlerin sit alanı olduğunu bilmediklerine dair savunmaları karşısında; öncelikle davaya konu alanların doğal sit alanı olarak tesciline ilişkin kurul kararı ile ekleri dosya içerisine getirtilerek, sit alanına ilişkin tescil kararının mahallinde mutad vasıtalarla ilan edilip edilmediği, tescil kararının, tescil tarihi itibariyle yürürlükte bulunan mevzuata göre Resmi Gazetede yayımlanıp yayımlandığı araştırılarak, mutad vasıtalarla ilan edilmiş ya da Resmi Gazetede yayımlanmış ise; yerin sit alanı içerisinde kaldığını bildiklerinin kabul edilmesi gerektiği, dava konusu su kuyularının bulunduğu taşınmazlara ilişkin tapu kayıtları dosya içerisine celbedilerek hazineye ait veya devletin hüküm ve tasarrufundaki taşınmazlardan olup olmadıkları, sanıklar adına kayıtlı ise, tapu kayıtlarında, taşınmazların sit alanı içerisinde kaldığına dair şerh bulunup bulunmadığı hususlarının irdelenmesi gerektiğinin gözetilmemesi,
2- Sanık ...’ın kuyulardan birisinin 1969 senesinde, diğerlerinin 1990 senesinde, sanık ...’in kuyuların 1996 senesinde, sanık ...’ın ise kuyunun 15 sene önce açıldığı savunmaları karşısında; mahallinde, jeoloji, arkeoloji ve harita mühendisi bilirkişisi refakate alınmak ve gerekirse davanın tarafı olmayan kişilerden sorulmak suretiyle kolluk marifetiyle de araştırma yaptırılarak; su kuyularının yapım tarihlerinin (suç tarihleri) tespiti gerektiği gözetilmeksizin, eksik araştırma ile yazılı şekilde hüküm tesisi,
Kanuna aykırı olup, sanık ..., sanık ..., sanık ...’in temyiz itirazları bu nedenle yerinde görüldüğünden, 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK"un 321. maddesi gereğince hükmün isteme uygun olarak BOZULMASINA, 26/09/2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.