20. Hukuk Dairesi 2015/14482 E. , 2017/3397 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Kadastro Mahkemesi
Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı Hazine ile asli müdahil Orman Yönetimi vekilleri tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçelerinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R
Davacı Hazine vekili, 30.03.2006 tarihli dava dilekçesinde özetle; ... ilçesi, ... beldesi 1036 sayılı parselin ifrazından oluşan ve 6831 sayılı Kanunun 2/B maddesi gereğince orman dışına çıkartılan yerlerden olan 1945 parsel sayılı taşınmaz ile bunun sınırındaki fundalık ve çalılık olarak tesbit harici bırakılan taşınmazın davalı tarafından işgal edildiğini, ... Asliye Hukuk Mahkemesinin 2005/289 değişik iş sayılı dosyasında yaptırılan tespit neticesi hazırlanan 17.02.2005 tarihli bilirkişi raporunda gösterilen taşınmazda davalının muhtelif muhtesat yapmak suretiyle Hazineye ait yeri haksız olarak kullanmakta olduğunu belirterek, davalının müdahalesinin men"ine, masrafın davalıdan alınarak üzerindeki muhtesatların kal"ine ve taşınmazın Hazine adına tesciline karar verilmesini istemiştir.
Orman Yönetimi vekili, taşınmazın orman sınırları içinde kaldığı iddia ederek, orman vasfıyla Hazine adına tapuya tescil ve müdahalenin men"i istemiyle davaya müdahil olmuştur.
Mahkemece; Hazinenin açmış olduğu tescil davası bakımından; taşınmaz yargılama sırasında Hazine adına 2779 ada 1 sayılı parsel olarak tescil edildiğinden konusu kalmayan davada karar verilmesine yer olmadığına, Hazinenin müdahalenin önlenmesi davasının davalıya ait olduğu tapu kaydına şerh edilen ve 11/12/2011 tarihli ek bilirkişi raporunda en az değeri 7,553.-TL hesap edilen, kullanım kadastrosu sırasında da 2779 ada 1 parsel sayısını alan taşınmaz üzerinde bulunan evin en az değerinin davalıya ödenmesi kaydı ile kabulüne, Hazinenin kâl isteminin zeytin ağaçları dışındaki inşaai ve ziraai muhtesatlar yönünden kabulüne, zeytin ağaçlarına ilişkin kal isteminin reddine, müdahil Orman Yönetiminin davasının kabulüne, 19/02/2011 tarihli bilirkişi raporunda (C) harfi ile işaretli 192,88 m2 kısmın orman niteliğiyle Hazine adına tapuya tesciline, davalının bu yere müdahalesinin önlenmesine karar verilmiş, hüküm Hazine tarafından temyiz edilmiş, Dairemizin 13.05.2014 tarih 2014/2502-5449 sayılı kararı ile “Dairenin 21.01.2014 tarihli geri çevirme kararı ile dosyaya getirtilen belgelere göre; çekişmeli taşınmaza, davanın devamı sırasında yapılan kullanım kadastrosu sırasında 2779 ada 1 parsel sayısı verilerek 681 m2 yüzölçümüyle 2/B niteliğiyle ve arsa cinsiyle Hazine adına tesbit edildiği, ... lehine kullanım şerhi verilerek tutanağın kesinleştirildiği anlaşılmaktaysa da; eldeki bu dava nedeniyle çekişmeli taşınmazın kullanım durumunun nizalı olduğu, yapılan kullanım kadastrosu çalışmasının kesinleşmeyeceği, davanın, kâl ve elatmanın önlenmesi yanında, kullanım kadastrosuna itiraza dönüştüğü ve eldeki davaya rağmen, tutanağın kesinleştirilmiş olmasının mahkemeyi bağlamayacağı açıktır. Askı ilan süresi içinde, kullanım kadastrosuna itiraz davalarına bakma görevi kadastro mahkemesinindir. Görev kamu düzenine ilişkin olup, taraflarca ileri sürülmese de mahkemece re"sen gözönünde bulundurulmalıdır. Bu durumda mahkemece, elatmanın önlenmesi ve kâl davası elde tutularak, kullanım kadastrosuna itiraz davası yönünden tefrik ve görevsizlik kararı verilerek dosya görevli kadastro mahkemesine gönderilmelidir. Mahkemece bu hususlar gözönüne alınmadan hüküm kurulması doğru görülmemiştir” gereğine değinilerek bozulmuştur.
Asliye hukuk mahkemesince bozmaya uyulmasının ardından kullanım kadastrosuna itiraza ilişkin dava tefrik edilip ayrı bir esasa kaydedilmiş ve görevsizlik kararı verilmiş, görevsizlik kararının kesinleşmesinin ardından dosya kadastro mahkemesine gönderilmiştir.
Kadastro mahkemesince yapılan yargılama sonucunda davacı Hazinenin davası 6831 sayılı Kanunun 2/B maddesi kaynaklı olduğundan 6292 sayılı Kanunun 9/2 maddesi gereğince davanın durmasına, dava konusu İzmir ili, ... ilçesi, İnönü ... mahallesi 2779 ada 1 parsel sayılı taşınmazın kadastro tesbit tutanağındaki gibi arsa niteliği ile Hazine adına tapuya tesciline, mülkiyet hakkı davalı olmadığından tutanak ve dosyanın tescil için ... Tapu Müdürlüğüne gönderilmesine ve şerh yönünden davalı olduğunun tapunun beyanlar hanesine işlenmesinin sağlanmasına karar verilmiş, kurulan hüküm davacı Hazine ile asli müdahil Orman Yönetimi vekilleri tarafından temyiz edilmiştir.
Dava, kullanım kadastrosuna itiraz niteliğindedir.
Yörede 1949 yılında 3116 sayılı Kanuna göre yapılan orman kadastrosu, 17.03.1987 tarihinde kesinleşen aplikasyon ve 2/B madde uygulaması, yargılama sırasında yapılıp 05.06.2010 - 05.07.2010 tarihleri arasında ilan edilen 3402 sayılı Kanuna 5831 sayılı Kanunla eklenen Ek 4. maddeye göre kullanım kadastrosu vardır.
Mahkemece, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu hükümlerine aykırı olarak hüküm kurulmuştur. Hukuk Muhakemeleri Kanunu 297/2. maddesinde “Hükmün sonuç kısmında, gerekçeye ait herhangi bir söz tekrar edilmeksizin, taleplerden her biri hakkında verilen hükümle, taraflara yüklenen borç ve tanınan hakların, sıra numarası altında; açık, şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde gösterilmesi gereklidir” düzenlemesi mevcuttur. Mahkemece, asli müdahil Orman Yönetiminin davası hakkında olumlu ya da olumsuz bir karar verilmemiştir. Anılan Kanun hükmü gözetilmeden kurulan hüküm, usul ve kanuna aykırıdır.
SONUÇ. Yukarıda açıklanan nedenlerle; davacı Hazine ile asli müdahil Orman Yönetimi vekillerinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, bozma nedenine göre diğer temyiz itirazlarının bu aşamada incelenmesine yer olmadığına, temyiz harcının istek halinde iadesine 18/04/2017 gününde oy birliğiyle karar verildi.