Yargıtay 12. Hukuk Dairesi 2019/13627 Esas 2020/1107 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
12. Hukuk Dairesi
Esas No: 2019/13627
Karar No: 2020/1107
Karar Tarihi: 11.02.2020

Yargıtay 12. Hukuk Dairesi 2019/13627 Esas 2020/1107 Karar Sayılı İlamı

Özet:

İcra Ceza Mahkemesi tarafından verilen hüküm temyiz edilmiş, dosya incelendikten sonra sanık hakkında kurulan beraat kararının şikayetçi vekilinin temyiz nedenleri yersiz olduğu için onanmasına karar verilmiştir. Ancak, diğer sanık hakkında kurulan beraat kararı, suçun unsurlarının oluştuğu ve mahkumiyetine karar verilmesi gerektiği gerekçesiyle bozulmuştur. 1412 sayılı CMUK'nın 321. maddesi uyarınca hükmün bozulması gerektiği belirtilerek, yargılamanın başa alınarak sonuçlandırılması istenmiştir. Kanun maddeleri olarak, hükmün onanmasına ilişkin olarak herhangi bir madde belirtilmemiştir ancak hükmün bozulması ve yargılamanın baştan yapılması ile ilgili olarak 5320 sayılı Kanun'un 8/1. maddesi ve 1412 sayılı CMUK'nın 321. maddesi gösterilmiştir.
12. Hukuk Dairesi         2019/13627 E.  ,  2020/1107 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :İcra Ceza Mahkemesi


    Yerel Mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle; başvurunun süresi, kararın niteliği ve suç tarihine göre dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü: Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
    Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre,
    1)Sanık ... hakkında kurulan hükme yönelik yapılan incelemede;
    Ticaret Sicil Müdürlüğü"nden gelen yazıya göre sanığın borçlu şirketin yetkilisi olmadığı anlaşılmakla, sonuç itibariyle doğru olan beraat kararına yönelik şikayetçi vekilinin temyiz nedenleri yerinde görülmediğinden tebliğnameye aykırı olarak, TEMYİZ DAVASININ ESASTAN REDDİYLE HÜKMÜN ONANMASINA,
    2)Sanık ... hakkında kurulan hükme yönelik yapılan incelemede;
    Sanığa isnat edilen suçun oluşabilmesi için tacirin fiili olarak ticareti terk etmesi bu durumu on beş günlük süre içerisinde kayıtlı olduğu ticaret siciline bildirmemesi, bütün aktif ve pasifi ile alacaklılarının isim ve adreslerini içeren bir mal beyannamesi vermemesinin gerekmesi nedeniyle, dosya kapsamı itibariyle, borçlu şirketin 27/03/2014 tarihli haciz zabtına göre sicile kayıtlı bulunduğu adresin ikametgah olarak kullanıldığı, şirketin adreste faaliyeti bulunmadığının sanık tarafından beyan edildiği, bu defa borçlu şirketin yaptırılan zabıta araştırmasında sanığın adresinin ikametgah olduğu ancak evin bir odasının şirket tarafından kullanıldığını beyan ettiği, ancak şirketin bu adreste bulunmadığının sanığın haciz zabtı ve zabıta araştırmasındaki çelişkili beyanlarından açıkça anlaşıldığı, Vergi Dairesi Müdürlüğü’nden gelen beyanname örneklerine göre de 2014 yılına ait beyannamelerin matrahsız olduğu, ... Ticaret Sicil Müdürlüğü’nden gelen 30/04/2014 tarihli yazıya göre sanığın borçlu şirketin yetkilisi olduğu, şikayet tarihi itibariyle sicil kaydının devam ettiği ve İİK’nın 44. maddesine uygun bir mal beyanını vermediği anlaşılmakla; suçun unsurlarının oluştuğu ve sanığın mahkumiyetine karar verilmesi yerine yazılı şekilde beraat kararı verilmesi,
    Kanuna aykırı ve şikayetçi vekilinin temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görüldüğünden tebliğnameye uygun olarak HÜKMÜN 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın mahkemesine gönderilmesine, 11/02/2020 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.

    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.