1. Ceza Dairesi Esas No: 2016/3367 Karar No: 2017/4155 Karar Tarihi: 22.11.2017
Kasten yaralama - Yargıtay 1. Ceza Dairesi 2016/3367 Esas 2017/4155 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Ceza Dairesi tarafından verilen 2016/3367 E. ve 2017/4155 K. sayılı kararda, sanık hakkında kasten yaralama suçundan tck'nun 86/1, 86/3-e, 87/1-d ve 62/1. maddeleri uyarınca 6 yıl 18 ay hapis cezası verildiği belirtilmektedir. Ancak, kararın dayandığı tüm delillerin, mahkemenin ulaştığı sonuçların, iddia-savunma-tanık anlatımlarının ve diğer belgelerin değerlendirilmediği ve cezaların şahsileştirilmediği için Anayasa'nın 141/3, CMK'nun 34. ve 230. maddelerine aykırı davranıldığına delalet edilmiştir. Bu nedenle, karar bozulmuştur. Kanun maddeleri ise şu şekildedir: TCK 86/1, 86/3-e, 87/1-d ve 62/1.
1. Ceza Dairesi 2016/3367 E. , 2017/4155 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi SUÇ : Kasten yaralama HÜKÜM : TCK"nun 86/1, 86/3-e, 87/1-d ve 62/1. maddeleri uyarınca 6 yıl 18 ay hapis cezası.
Sanık ... hakkında bozma ilamına uyulması suretiyle mağdur ..."e yönelik kasten yaralama suçundan kurulan mahkumiyet hükmünün sanık müdafileri tarafından temyizi üzerine yapılan incelemesinde; 1)Hükme esas teşkil eden kısa kararın verildiği duruşma tutanağına (...) sicil numaralı Üye Hakim"in ismi yazılarak adı geçen hakim tarafından tutanak elektronik olarak imzalandığı halde, gerekçeli karar başlığına (...) sicil numaralı Üye Hakim"in isminin yazılması ve adı geçen hakim tarafından gerekçeli kararın elektronik olarak imzalanması suretiyle 5271 sayılı CMK"nun 232. maddesine aykırı davranılması, 2)Dairemizce de benimsenen Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 27.10.2009 tarih ve 2009/1-134-247 sayılı Kararında da açıklandığı üzere; bir hüküm bozulmakla tamamen ortadan kalkacağından, kararın dayandığı tüm delillerin, bu delillere göre mahkemenin ulaştığı sonuçların, iddia, savunma, tanık anlatımları ve dosyadaki diğer belgelere ilişkin değerlendirmeler ile sanığın eyleminin ve yüklenen suçun unsurlarının nelerden ibaret olduğunun, hangi gerekçeyle hangi delillere üstünlük tanındığının açık olarak gerekçeye yansıtılması ve cezaların şahsileştirilmesi gerektiği gözetilmeden hüküm kurulmak suretiyle Anayasa"nın 141/3, CMK"nun 34. ve 230. maddelerine aykırı davranılması, Bozmayı gerektirmiş olup, sanık müdafilerinin temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde görüldüğünden, sair yönleri incelenmeyen hükmün öncelikle bu nedenlerle tebliğnamedeki düşünceye kısmen uygun olarak BOZULMASINA, 22/11/2017 gününde oybirliği ile karar verildi.