MAHKEMESİ : Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇ : Kendiliğinden hak alma ( ihkak-ı hak)

Yerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; Yargıtay 13.Ceza Dairesinin 04/04/2012 tarihli görevsizlik kararı ile Dairemize gönderilmekle; başvurunun nitelik, ceza türü, süresi ve suç tarihine göre dosya görüşüldü:
Dosya içindeki bilgi, belge ve beyanlar bir arada değerlendirildiğinde, aşamalarda farklılıklarla birlikte öz itibariyle değişmeyen haliyle; "Katılanın, sanık..."ın iş ortağı olduğunu, olay tarihinde tüm sanıkların kendisinden 12.000 EURO"luk senedi tehditle aldıklarını"; sanıkların ise, "Katılanın sanık ..."ın işyerinde çalıştığını ve işyerinden çaldığı deriler karşılığında yargılamaya konu senedin katılan tarafından rızasıyla verildiğini ve atılı suçlamayı kabul etmediklerini" beyan ettikleri olayda; maddi gerçeğin kuşkuya yer vermeyecek şekilde açıklığa kavuşturabilmesi için, mahkemece sanıklarla katılan arasında atılı suç tarihi ve öncesinde herhangi bir iş ya da ortaklık ilişkisinin bulunup bulunmadığı, beyanlarda geçen işyerinin kim ya da kimlere ait olduğu, işyerine ilişkin harcamaların ve alış-verişlerin kim tarafından yapıldığı (işyerine ilişkin tüm ticaret, vergi, muhasebe, kira, tapu, banka vb. işlemlere ait kayıtlar getirtilip) resen araştırılıp, gereğinde bu konuda kolluk araştırması yaptırılarak; katılan hakkında yürütülen icra takip dosyasının onaylı örneği dosya içine alınıp, olaya ilişkin tüm deliller toplandıktan sonra, sanıkların fiilinin hukuki vasfının tayin ve takdiri gerekirken, eksik inceleme ile hüküm kurulması,
Bozmayı gerektirmiş, sanıklar ... ve ... savunmanının temyiz itirazı bu bakımdan yerinde görülmüş olduğundan, sair yönleri incelenmeyen hükmün açıklanan nedenle isteme
aykırı olarak BOZULMASINA, 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi aracılığı ile 1412 sayılı CMUK’nın 326/son maddesi uyarınca kazanılmış hakkın korunmasına, 21.01.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.