10. Hukuk Dairesi 2018/470 E. , 2019/8190 K.
"İçtihat Metni"Bölge Adliye
Mahkemesi : ...Bölge Adliye Mahkemesi 10. Hukuk Dairesi
Dava, davacının 01/08/1989 tarihinden itibaren yaşlılık aylığı almayı hak ettiğinin, yersiz ödeme borcu bulunmadığının ve 01/07/2015 tarihinden itibaren durdurulan aylıkların yasal faiziyle birlikte tahsilinin gerektiğinin tespiti ile aksine Kurum işleminin iptali ve davacının yersiz emekli maaşı borcunun ve yersiz sağlık gideri borcunun olmadığının tespitine karar verilmesi istemine ilişkindir.
İlk Derece Mahkemesince, davanın kabulüne dair verilen karara karşı davalı vekili tarafından istinaf yoluna başvurulması üzerine, Antalya Bölge Adliye Mahkemesi 10. Hukuk Dairesince istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
Antalya Bölge Adliye Mahkemesi 10. Hukuk Dairesince verilen kararın, davalı Kurum vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi
I-İSTEM:
Davacı vekilinin dosyaya sunduğu dava dilekçesinde özetle; davacının primi ödenmiş 5418 günü olduğununun, 19/07/1989 emeklilik isteminin geçerli olduğunun, 01/08/1989 tarihinden itibaren emekli maaşı almayı hak ettiğini, yersiz sağlık harcaması ve yersiz emekli maaşının borcunun bulunmadığını, 01/07/2015 tarihinden itibaren durdurulan emekli maaşlarının hakediş tarihlerden itibaren yasal faizleriyle birlikte ödenmesi gerektiğinin tespitine karar verilmesini talep etmiştir.
II-CEVAP:
Davalı Kurum vekili ise cevap dilekçesinde özetle; kurumun 0618526209 4/1-b, sigortalısı ..."nın 19.07.1989 tarihli tahsis talebine istinaden 01.06.1983 - 19.07.1989 tarihleri arasında 2208 Gün İsteğe bağlı 4/1 -b, 2490 gün 4/1 -c ve 720 Gün Askerlik Borçlanması yaparak toplam 5418 gün hizmet süresi ile 01.08.1989 tarihinde yaşlılık aylığı bağlandığını,31.03.1956 - 31.03.1958 tarihleri arasında Askerlik Borçlanması yaptığını, 4/1-c hizmetlerinde 01.04.1956 - son.09.1956 tarihleri arasında da hizmet bildirildiği, bu hizmetin askerlik borçlanması ile bildirilen hizmetin çakıştığı tespit edildiğini, 4/1 -c hizmetlerinin yeniden istendiğini 2310 Gün hizmet bildirildiğini, davacının sigortalılığının yeniden düzenlendiğini, toplam hizmet süresinin 5418 günden 5238 güne düştüğünü, Mülga 1479 Sayılı Kanuna göre 5400 Gün şartını yerine getirmediği için yaşlılık aylığının tekrar bağlanmadığını, İsteğe bağlı sigortalılığında fazla ödemesi olmadığından dolayı bir değerlendirme de yapılamadığını davanın reddini talep etmiştir. kurumun 0618526209 4/1-b, sigortalısı ..."nın 19.07.1989 tarihli tahsis talebine istinaden 01.06.1983 - 19.07.1989 tarihleri arasında 2208 Gün İsteğe bağlı 4/1 -b, 2490 gün 4/1 -c ve 720 Gün Askerlik Borçlanması yaparak toplam 5418 gün hizmet süresi ile 01.08.1989 tarihinde yaşlılık aylığı bağlandığını,31.03.1956 - 31.03.1958 tarihleri arasında Askerlik Borçlanması yaptığını, 4/1-c hizmetlerinde 01.04.1956 - son.09.1956 tarihleri arasında da hizmet bildirildiği, bu hizmetin askerlik borçlanması ile bildirilen hizmetin çakıştığı tespit edildiğini, 4/1 -c hizmetlerinin yeniden istendiğini 2310 Gün hizmet bildirildiğini, davacının sigortalılığının yeniden düzenlendiğini, toplam hizmet süresinin 5418 günden 5238 güne düştüğünü, Mülga 1479 Sayılı Kanuna göre 5400 Gün şartını yerine getirmediği için yaşlılık aylığının tekrar bağlanmadığını, İsteğe bağlı sigortalılığında fazla ödemesi olmadığından dolayı bir değerlendirme de yapılamadığını davanın reddini talep etmiştir.
III-MAHKEME KARARI:
A-İLK DERECE MAHKEME KARARI
Davacının 01/06/1983-19/07/1989 tarihleri arasında 6 yıl 1 ay 18 gün (2208 gün) 0618526209 sicil numarası ile davalı kurumun 5510 sayılı yasaya tabi 4/B bağ-kur sigortalısı olduğu, bölge zirai araştırma enstitüsü Pamuk Üretme çiftliğinde çalışması karşılığı emekli sandığında geçen 01/05/1954 -30/08/1955 tarihleri arası 16 ay (480 gün), 01/04/1956-30/09/1960 tarihleri arası 6 ay (180 gün), 01/09/1999-30/04/1960 tarihleri arası 8 ay (240 gün), 01/03/1961-30/04/1962 tarihleri arası 14 ay (420 gün), 01/01/1963-30/08/1963 tarihleri arası 8 ay (240 gün) 01/01/1965-30/07/1967 tarihleri arası 31 ay (930 gün) hizmet süresini 4/b. sigortalılığı ile birleştirdiği, böylece 83 ay (2490 gün) hizmet süresinin olduğu 31/03/1956 -31/03/1958 tarihleri arası askerlik borçla primlerini ödeyerek 2 yıl (720 gün) askerlik hizmetini saydırdığı toplam 5418 gün hizmet süresi üzerinden 19/07/1989 tarihinde emeklilik talebinde bulunduğu, davalı kurum tarafından 55 yaş ve 5400 gün hizmet süresi üzerinden 01/08/1989 tarihinden itibaren emekli maaşı bağlandığı anlaşılmıştır. Ancak davalı kurum tarafından davacının 19.07.1989 tarihli tahsis talebine istinaden 01.06.1983 - 19.07.1989 tarihleri arasında 2208 Gün İsteğe bağlı 4/1 -b, 2490 gün 4/1 -c ve 720 Gün Askerlik Borçlanması yaparak toplam 5418 gün hizmet süresi ile 01.08.1989 tarihinden yaşlılık aylığı bağlandığı Kurum Başkanlığı tarafından gönderilen intibak listesinde belirtilen isimlerin intibaklarının yapılması aşamasında, yapılan incelemede, davacının 31.03.1956 - 31.03.1958 tarihleri arasında Askerlik Borçlanması yaptığı, 4/1 -c hizmetlerinde 01.04.1956 - son.09.1956 tarihleri arasında da hizmet bildirildiği, bu hizmetin askerlik borçlanması ile bildirilen hizmetle çakıştığının tespit edildiği, 4/1 -c hizmetlerinin yeniden istendiği 2310 gün hizmet bildirildiği davacının sigortalılığının yeniden düzenlendiği toplam hizmet süresinin 5418 günden 5238 güne düştüğü, Mülga 1479 sayılı Kanun"a göre 5400 Gün şartını yerine getirmediği için yaşlılık aylığının tekrar bağlanamadığı isteğe bağlı sigortalılığında fazla ödemesi olmadığından dolayı bir değerlendirme de yapılamadığı Kurum Başkanlığının da görüşü alınarak kurum hatası kapsamında aylığın iptal edilerek davacıya tebliğ edildiği belirtilerek, davacıya bağlanan emekli maaşı kesilmiş ise de davalı kurum tarafından 29/08/2016 tarih ve 8299 sayılı yazıda da açıkça ifade edildiği üzere yapılan işlemin kurum hatası kapsamında olduğu belirtilmiştir. Yargıtay H.G.K."nun 03/12/2008 gün ve 2008/10-732 Esas 2008/736 Karar sayılı kararında belirtildiği üzere kendi hatalı işlemi nedeniyle yıllarca anılan dönemde davacıyı sigortalı sayan kurumun davacıya sigortalı olduğu inancını verdikten sonra yaptığı hatanın farkına vararak sigortalılığını iptal etmesinin iyi niyet ve hakkaniyet kurallarına aykırı olduğu kanaatiyle davanın kabulü ile davacının emeklilik maaşının iptaline ilişkin kurum işleminin iptaline, davacının 01.08.1989 tarihinden itibaren emekli maaşının hak ettiğinin tespitine, davacının yersiz sağlık harcaması ve yersiz emekli maaşı borcunun bulunmadığının tespitine karar verilmiştir.
B-BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ KARARI
Dosya tetkikinden ;Dava davacının 01/08/1989 tarihinden itibaren yaşlılık aylığı almayı hak ettiğinin, yersiz ödeme borcu bulunmadığının ve 01/07/2015 tarihinden itibaren durdurulan aylıkların faiziyle birlikte tahsilinin gerektiğinin tespiti isteklerinden ibarettir. İlk derece mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiş, karar davalı SGK vekilince istinaf edilmiştir.
İptal edilen 180 günlük sigortalılık 1956 yılına ilişkindir ve 4/1-c sigortalılığı ile askerlik borçlanmasının çakışması sebebiyle gerçekleştirilmiştir.
Davacıya 01/08/1989" dan itibaren kısmi aylık bağlanmış olup, yıllar sonra yanlışlık fark edilerek aylığı kesilmiş ve yersiz ödeme borcu çıkarılmıştır. Davacı 1933 doğumlu olup yeniden çalışarak emekli olma imkanı bulunmamaktadır. İptal edilen sigortalılığın primlerinin ödenmiş olması, askerlik hizmetinin kamu hizmeti niteliği ve iyi niyet ilkesi birlikte değerlendirildiğinde ilk derece mahkemesi kararı usul ve esas yönünden hukuka uygun bulunduğundan davalı vekilinin istinaf başvurusunun HMK 353/1-b maddesinin 1. alt bendi gereğince esastan reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
IV-TEMYİZ KANUN YOLUNA BAŞVURU VE NEDENLERİ:
Davalı kurum vekili, davacının 5400 gün şartının olmadığından davacıya aylık bağlanamayacağını beyanla, yüksek mahkemece resen dikkate alınacak sebeplerle kararın bozulması talep edilmiştir.
V-İLGİLİ HUKUK KURALLARI VE ESASIN İNCELEMESİ:
Dosya kapsamındaki kayıt ve belgelerden;
Mahkemece de, kurumun kendi hatalı işlemi nedeniyle yıllarca anılan dönemde davacıyı sigortalı sayan kurumun davacıya sigortalı olduğu inancını verdikten sonra yaptığı hatanın farkına vararak sigortalılığını iptal etmesinin iyi niyet ve hakkaniyet kurallarına aykırı olduğu kanaatiyle davanın kabulü karar verilmiştir.
Mahkemece, davacının 4/1-c kapsamında hangi işi yaptığı, davacının askerlik borçlanmasını Kuruma hangi tarihte yaptığı hususu araştırılmalı, 4/1-c hizmetleri ile askerlik çakışmasının nerden kaynaklandığı belirlenmeli, yine çakışma dışında 1479 sayılı kanun uyarınca tahsis koşullarının irdelenmesi gerektiği hususu gözetilmeksizin mevcut şekilde salt iyiniyet ve hakkaniyet kurallarına aykırılık nedeniyle kabul kararı verilmesi hatalı olmuştur.
Eldeki davada, 27.09.1933 doğumlu davacıya, Kurum tarafından 19.07.1989 tarihli tahsis talebine istinaden 01.06.1983-19.07.1989 tarihleri arasında 2208 gün isteğe bağlı 4/1-b, 2490 gün 4/1-c ve 720 gün askerlik borçlanması yaparak toplam 5418 gün hizmet süresi ile 01.08.1989 tarihinden itibaren yaşlılık aylığı bağlanmış iken; adı geçen davacının dosyasının incelenmesi sonucu, 31.03.1956-31.03.1958 tarihleri arasında askerlik borçlanması yaptığı, 471-c hizmetlerinde 01.04.1956-son.09.1956 tarihleri arasında da hizmet bildirildiği, bildirilen bu hizmetin askerlik borçlanması ile çakıştığının tespit edilmesi üzerine, 4/1-c hizmetlerinin yeniden istenildiğinde 2310 gün hizmet bildirimi yapılması üzerine, Kurum tarafından davacının sigortalılığının yeniden düzenlendiği ve bu kapsamda toplam hizmet süresinin 5418 günden 5238 güne düşmüş olup; 4/1-c hizmet sürelerinin askerlik borçlanması ile çakışma nedeniyle Mülga 1479 sayılı kanuna göre 5400 gün şartını yerine getirmediği için aylık şartlarının yitirildiğinden bahisle uyuşmazlığın çıktığı anlaşılmakta ise de, 1479 sayılı Kanun"un Geçici 10. maddesinin son fıkrasında; “Bu kanunun yürürlüğe girdiği tarihten önce sigortalı olanlardan, 15 tam yıl prim ödeme süresi ile kadın ise 50, erkek ise 55 yaşını doldurma koşulunu, bu Kanunun yürürlüğe girdiği tarihi takip eden aybaşından itibaren,
a) 2 tam yıldan fazla, 4 tam yıl veya daha az süre içinde yerine getiren, kadınlara 51, erkeklere 56 yaşını,
b) 4 tam yıldan fazla, 6 tam yıl veya daha az süre içinde yerine getiren, kadınlara 52, erkeklere 56 yaşını,
c) 6 tam yıldan fazla, 8 tam yıl veya daha az süre içinde yerine getiren, kadınlara 53, erkeklere 57 yaşını,
d) 8 tam yıldan fazla, 10 tam yıl veya daha az süre içinde yerine getiren, kadınlara 54, erkeklere 57 yaşını,
e) 10 tam yıldan fazla süre içinde yerine getiren, kadınlara 56, erkeklere 58 yaşını, doldurmaları ve talepte bulunmaları halinde, yaşlılık aylığı bağlanır.” hükmü yer almakta olup, anılan madde hükmü uyarınca davacı yönünden eldeki davada iş bu şartlar da irlenmelidir.
Diğer taraftan, davacı kurum alacağının belirlenmesi bakımından mahkemece ilgili borç tahakkuk dönemi Kurumdan sorularak, 5510 Sayılı Yasanın 96’ncı maddesinin "a" ve/veya “b” fıkralarını irdeleyerek davacının hangi kanun maddesi kapsamında sorumlu olması gerektiğinin belirlenmesi gerekirken yazılı şekilde yanılgılı değerlendirmeye dayalı olarak karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir.
O hâlde, davalı Kurum vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve Antalya Bölge Adliye Mahkemesi 10. Hukuk Dairesinin istinaf başvurusunun esastan reddine ilişkin kararının kaldırılarak, İlk Derece Mahkemesince verilen hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ : Antalya Bölge Adliye Mahkemesi 10. Hukuk Dairesi kararının, HMK"nın 373/1 maddesi gereğince kaldırılarak temyiz edilen ilk derece mahkemesi hükmünün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, dosyanın kararı veren İlk Derece Mahkemesine ve kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, 06.11.2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.