22. Hukuk Dairesi 2015/29694 E. , 2018/8158 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :İş Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : ALACAK
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi davalılar vekillerince istenilmekle, temyiz taleplerinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı vekili,müvekkilinin 01/04/2006 tarihinde davalı ... Otomotiv A.Ş. yanında çalışmaya başladığını, müvekkili çalışmaya devam ederken şirket sahiplerinin annesi olan Hanım Aydoğan"ın oturduğu Keçiörende bulunan villanın sabah saat 07.00 den akşam 19.00 a kadar bekçiliğini yaptığını, bekçiliğin yanısıra bahçenin bakımı, sulanması, ilaçlanması, villanın çevresinin temizliği ve bakımı işlerini de yaptığını, davalı şirket sahiplerinin 01/11/2008 tarihinden itibaren de müvekkiline villada ki bekçiliğin yanısıra villanın hemen yanındaki mülkiyetinin kendilerine ait olan Tolgay Sitesinin kapıcılık işlerini yaptırdıklarını, müvekkilinin bu çalışmalarının karşılığında şirket sahipleri ile görüşerek haksızlığın giderilmesini talep ettiğini, ancak olumlu bir cevap alamadığını bunun üzerine 16/11/2011 tarihinde Çalışma Bakanlığına başvurduğunu, Çalışma Bakanlığı müfettişleri tarafından davalıların ifadesine başvurulduktan sonra müvekkilinin işten atıldığını belirterek kıdem,ihbar ve kötüniyet tazminatı ile birlikte bir kısım işçilik alacaklarının davalılardan tahsilini talep etmiştir.
Davalılar vekili, davacının müvekkili ... Oto San. Tic. A.Ş. de 01/04/2006-28/01/2009 tarihleri arasında genel hizmetli olarak çalıştığını, davacının müvekkili firmadaki çalışmalarını kapıcılık yapma amacı ile sonlandırdığını, diğer davalı Tolgay sitesinde 01/05/2009 tarihinde kapıcılık sözleşmesi ile işe başladığını, davacının sözleşmesinde çalışmasının haftalık kırkbeş saat olarak, hafta tatili, bayram ve genel tatillerde çalışma yapılmayacağı şeklinde düzenlendiğini, davacının haksız yere site yönetimini Çalışma Bakanlığına şikayet ettiğini, davacının çalışma saatlerinde apartmanda kapıcılık hizmetini yerine getirmediğini başka yerlerde çalışma ve iş tutma yoluna gittiğini, bu durumun bizzat davacının beyanı üzerine anlaşılması üzerine iş sözleşmesinin haklı nedenle feshedildiğini beyan ederek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkemece, toplanan deliller ve bilirkişi raporuna dayanılarak davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Karar davalılar tarafından temyiz edilmiştir.
Mahkeme kararında yazılacak hususlar 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu"nun 297. maddesinde belirtilmiştir. Maddeye göre, hüküm sonucu kısmında gerekçeye ait herhangi bir söz tekrar edilmeksizin, isteklerin her biri hakkında verilen hükümle, taraflara yüklenen borç ve tanınan hakların sıra numarası altında açık, şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde gösterilmesi gerekir.
Öte yandan, kanunun aradığı anlamda oluşturulacak kısa ve gerekçeli kararın hüküm fıkralarının, açık, anlaşılır, çelişkisiz ve uygulanabilir olması gerekmekle birlikte, kararın gerekçesinin de, sonucu ile tam bir uyum içinde, o davaya konu maddi olguların mahkemece nasıl nitelendirildiğini, kurulan hükmün hangi sebeplere ve hukuksal düzenlemelere dayandırıldığını ortaya koyacak, kısaca maddi olgular ile hüküm arasındaki mantıksal bağlantıyı gösterecek nitelikte olması gerekir.
Zira tarafların o dava yönünden, hukuk düzenince hangi sebeple haklı veya haksız görüldüklerini anlayıp değerlendirebilmeleri ve Yargıtayın hukuka uygunluk denetimini yapabilmesi için, ortada, usulüne uygun şekilde oluşturulmuş, hükmün hangi nedenle o içerik ve kapsamda verildiğini ayrıntılarıyla gösteren, ifadeleri özenle seçilmiş ve kuşkuya yer vermeyecek açıklıktaki bir gerekçe bölümünün ve buna uyumlu hüküm fıkralarının bulunması zorunludur.
Kısa karar ile gerekçeli karar çelişkisi, Yargıtay İçtihatları Birleştirme Büyük Genel Kurulunun 10/04/1992 tarihli ve 1991/7 esas, 1992/4 karar sayılı ilamı gereğince bozma sebebidir.
Somut olayda, mahkeme kararının gerekçesinde “davacının haftalık çalışmaları 45 saati aştığı anlaşılmış olup fazla çalışma alacakları hüküm altına alındığı” belirtilmiş,sonrasında “sübut bulmayan fazla çalışma, ulusal bayram ve genel tatil ve kötüniyet tazminat taleplerinin reddedildiği” yazılmış,hüküm kısmında ise fazla çalışma alacağının hüküm altına alındığı anlaşılmakla, bu duruma göre gerekçenin kendi içinde ve hüküm ile çelişkili olması sebebiyle mahkemece verilen kararın bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda yazılı sebepten BOZULMASINA, bozma sebebine göre sair hususların bu aşamada incelenmesine yer olmadığına, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 29/03/2018 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.