Yargıtay 3. Hukuk Dairesi 2013/19273 Esas 2014/378 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
3. Hukuk Dairesi
Esas No: 2013/19273
Karar No: 2014/378
Karar Tarihi: 16.01.2014

Yargıtay 3. Hukuk Dairesi 2013/19273 Esas 2014/378 Karar Sayılı İlamı

3. Hukuk Dairesi         2013/19273 E.  ,  2014/378 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ : BAKIRKÖY 7. SULH HUKUK MAHKEMESİ
    TARİHİ : 14/06/2013
    NUMARASI : 2012/1085-2013/443

    Taraflar arasında görülen alacak davasının yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen hüküm davalılar tarafından temyiz edilmiştir.

    Y A R G I T A Y K A R A R I

    Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü:
    Davacı vekili dilekçesinde, davalı ile aralarında konut satış sözleşmesi imzalandığını, davacının sözleşmede belirtilen satış parasını ödediğini, ancak davalının sözleşmeye aykırı olarak konutu teslim etmesi gereken tarihte teslim etmediğini belirterek, sözleşmede kararlaştırılan 4500 Dolar cezai şartın BK.’nun 83.maddesi gereğince tahsil tarihindeki miktarı ve reeskont faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini dava ve talep etmiştir.
    Mahkemece; davanın kabulüne dair verilen hüküm, davalılar tarafından temyiz edilmiştir.
    4822 sayılı Yasa ile değişik 4077 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanunun Amaç başlıklı 1.maddesinde yasanın amacı açıklandıktan sonra kapsam başlıklı 2.maddesinde; “Bu kanun, birinci maddesinde belirtilen amaçlarla mal ve hizmet piyasalarında tüketicinin taraflardan birini oluşturduğu her türlü tüketici işlemini kapsar” hükmüne yer verilmiştir.
    Bir hukuki işlemin 4077 sayılı Kanun kapsamında kaldığının kabul edilmesi için kanunun amacı içerisinde taraflar arasında mal ve hizmet satışına ilişkin bir hukuki işlemin olması gerekir.
    Somut uyuşmazlıkta; davacı (tüketici) ile davalı (yüklenici) arasında konut satışına ilişkin bir sözleşme ilişkisinin bulunduğu anlaşılmaktadır.
    4077 sayılı Kanunun 23.maddesi bu kanunun uygulanması ile ilgili her türlü ihtilafa Tüketici Mahkemelerinde bakılacağı öngörülmüştür.
    Somut olayda; dava konusu harici satım sözleşmesine konu taşınmazın mesken niteliğinde olduğu, 4077 sayılı Yasada tanımlandığı şekilde, davalı yüklenicinin satıcı, davacı alıcının tüketici olduğu anlaşılmakla; aynı yasanın 23.maddesi gereğince davaya bakmaya genel mahkeme değil Tüketici Mahkemesi görevlidir. Görevle ilgili düzenlemeler kamu düzenine ilişkin olup, taraflar ileri sürmese dahi, yargılamanın her aşamasında re"sen gözetilir.
    Hal böyle olunca; mahkemece, davanın Tüketici Mahkemesinde görülmek üzere, görevsizlik kararı verilmesi gerekirken, davanın esasına girilerek yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirmiştir.
    Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK. nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, bozma nedenine göre sair temyiz itirazlarının incelenmesine yer olmadığına, peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 16.01.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.