Abaküs Yazılım
22. Hukuk Dairesi
Esas No: 2015/30504
Karar No: 2018/8150
Karar Tarihi: 29.03.2018

Yargıtay 22. Hukuk Dairesi 2015/30504 Esas 2018/8150 Karar Sayılı İlamı

22. Hukuk Dairesi         2015/30504 E.  ,  2018/8150 K.

    "İçtihat Metni"


    MAHKEMESİ :İş Mahkemesi

    DAVA TÜRÜ : ALACAK

    Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi davacı vekili ile davalılar vekilleri tarafından istenilmekle, temyiz taleplerinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:

    Y A R G I T A Y K A R A R I

    Davacı isteminin özeti:
    Davacı vekili, müvekkilinin 20.09.2010-26.08.2014 tarihleri arası davalılar nezdinde çalıştığını, iş sözleşmesinin davalı.. Enerji Dağ. Per. Sat. Hiz. A.Ş. tarafından haklı neden olmaksızın feshedildiğini beyanla ücret, yıllık izin, fazla mesai, genel tatili ve hafta tatili alacaklarını istemiştir.
    Davalıların cevaplarının özeti:
    Davalı.. Enerji Dağ. Per. Sat. Hiz. A.Ş. vekili, davacının iş sözleşmesinin haklı nedenle feshedildiğini beyanla davanın reddini talep etmiştir.
    Davalı..bel Elektrik Dağıtım A. Ş. vekili, davacının 31.03.2012 tarihine kadar yapmış olduğu çalışmalarının ödendiğini, 01.04.2012 tarihi ve sonrası çalışmaları yönünden ise müvekkili şirketin ihale makamı olduğundan sorumlu tutulamayacağını beyanla davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
    Mahkeme kararının özeti:
    Mahkemece, toplanan delillere ve bilirkişi raporuna göre, davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
    Temyiz:
    Karar süresi içinde taraflar vekillerince temyiz edilmiştir.
    Gerekçe:
    1-Dosyadaki yazılara, toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre tarafların aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
    2-Davacı işçinin hafta tatili, genel tatil ve fazla mesai çalışması yapıp yapmadığı konusunda taraflar arasında uyuşmazlık bulunmaktadır.
    Fazla çalışma yaptığını iddia eden işçi bu iddiasını ispatla yükümlüdür. Ücret bordrolarına ilişkin kurallar burada da geçerlidir. İşçinin imzasını taşıyan bordro sahteliği ispat edilinceye kadar kesin delil niteliğindedir. Bir başka anlatımla bordronun sahteliği ileri sürülüp kanıtlanmadıkça, imzalı bordroda görünen fazla çalışma alacağının ödendiği varsayılır.
    Fazla çalışmanın ispatı konusunda işyeri kayıtları, özellikle işyerine giriş çıkışı gösteren belgeler, işyeri iç yazışmaları delil niteliğindedir. Ancak, fazla çalışmanın yazılı belgelerle kanıtlanamaması durumunda tarafların, tanık beyanları ile sonuca gidilmesi gerekir. Bunun dışında herkesçe bilinen genel bazı vakıalar da bu noktada göz önüne alınabilir. İşçinin fiilen yaptığı işin niteliği ve yoğunluğuna göre de fazla çalışma olup olmadığı araştırılmalıdır.
    İmzalı ücret bordrolarında fazla çalışma ücreti ödendiği anlaşılıyorsa, işçi tarafından gerçekte daha fazla çalışma yaptığının ileri sürülmesi mümkün değildir. Ancak, işçinin fazla çalışma alacağının daha fazla olduğu yönündeki ihtirazi kaydının bulunması halinde, bordroda görünenden daha fazla çalışmanın ispatı her türlü delille yapılabilir. Bordroların imzalı ve ihtirazi kayıtsız olması durumunda, işçinin bordroda belirtilenden daha fazla çalışmayı yazılı belge ile kanıtlaması gerekir. İşçiye bordro imzalatılmadığı halde, fazla çalışma ücreti tahakkuklarını da içeren her ay değişik miktarlarda ücret ödemelerinin banka kanalıyla yapılması durumunda, ihtirazi kayıt ileri sürülmemiş olması, ödenenin üzerinde fazla çalışma yapıldığının yazılı delille ispatlanması gerektiği sonucunu doğurmaktadır.
    Yukarıda fazla çalışmanın ispatı konusunda anlatılan ilkeler, genel tatil ve hafta tatili günlerinde yapılan çalışmaların ispatı açısından da geçerlidir.
    Somut olayda, mahkemece "iş görev emri" ve "görev emri" belgesi düzenlenen günlerde yapılan genel tatil, hafta tatili ve fazla çalışmalarının ödendiğine ilişkin tanık beyanlarına atfen davacının genel tatil, hafta tatili ve fazla çalışma alacağı bulunmadığı belirtilmiş ise de bu kabul isabetli olmamıştır.
    Öncelikle 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 194. maddesi kapsamında davacının somutlaştırma yükümlülüğü gerekse aynı Kanun’un 31. maddesi kapsamında hakimin davayı aydınlatma yükümlülüğü bulunması karşısında, mahkemece davacı asilden tanıklarının fazla mesai hafta tatili ve genel tatil ücreti alacaklarının ödendiğine ilişkin beyanları sorularak sonuca göre davacı asilce söz konusu alacakların ödenmediği belirtildiği takdirde söz konusu "iş görev emri" ve "görev emri" belgeleri değerlendirilerek davacının genel tatil, hafta tatili ve fazla mesai yapıp yapmadığı belirlenmesi gerekirken bu yönler üzerinde durulmadan yazılı şekilde karar verilmesi hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.
    3-Dosyadaki bilgi ve belgelerden, davacının 26.08.2014 tarihinde iş sözleşmesinin feshedilmesi üzerine işe iade davası açtığı, dava henüz sonuçlanmadan 19.09.2014 tarihinde de iş bu davayı açtığı ve anılan işe iade davasının Dairemizin 2015/16916 esas, 2015/21511 karar sayılı ilamı ile onandığı görülmüştür.
    Dosya kapsamından davacının işe iade davası sonucunda işverene işe iade için başvurup başvurmadığı anlaşılmamaktadır. Dava konusu yıllık ücretli izin alacağının talep edilebilmesi için dava tarihinde kesinleşmiş bir fesih bulunmalıdır. Somut uyuşmazlıkta, fesih henüz kesinleşmeden feshe bağlı alacakların tahsili talep edilmiştir. Mahkemece davacının işe iade davası sonrası işe iade için başvurup başvurmadığı, işe başlatılıp başlatılmadığı da araştırılarak feshe bağlı yıllık izin talebinin değerlendirilmesi gereklidir.
    SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda yazılı sebepten BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgililere iadesine, 29/03/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.



    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi