Esas No: 2017/824
Karar No: 2022/359
Karar Tarihi: 14.04.2022
BAM Hukuk Mahkemeleri İstanbul Anadolu 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/824 Esas 2022/359 Karar Sayılı İlamı
T.C. İstanbul Anadolu 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2017/824 Esas
KARAR NO : 2022/359
DAVA: Menfi Tespit (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 29/07/2017
KARAR TARİHİ: 14/04/2022
Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili şirketin ----- uzun yıllardır faaliyet gösterdiğini, faaliyet alanı gereği, araçlarının -----şoförlerin hayat sigortaları ile ilgili işlemlerini genelde davalı ----- aracılığı ile gerçekleştirdiğini, bu kapsamda dava konusu olan ------ bedelli bononun davalı-----keşide edilerek teslim edildiğini, davalı --- söz konusu bonoyu diğer davalı ---- ciroladığını---- daval---- tahsil ve temlik cirosu ile cirolayarak teslim ettiğini, TTK 688 hükmü gereğince, tahsil cirosu ile çeki devralan hamilin çeki devraldığı önceki cirantaya takip yapamayacağını, aynı maddenin devam fıkrasında, keşidecinin cirantaya karşı defilerini tahsil cirosu ile devralan hamile karşı da ileri sürebileceği hususu açıkça belirtildiğini, somut olayda davalı bankanın davaya konu çeki teminat amacıyla almış olduğundan, çekin rehin amacıyla cirosu geçerli olmadığından davalı bankanın yetkili hamil olarak kabul edilemeyeceğini, Müvekkil şirketin bazı araçlarını devretmiş olduğundan bazı poliçelerin iptal edildiğini, iptal edilen poliçeler sebebi ile davalı ----olan borçlarında azalma olduğunu, davalı ------ yevmiye nolu ihbarnamesi ile protesto ettirdiğini, bu nedenle öncelikle tedbir kararı verilerek bononun icra takibine konu edilmesinin önlenmesini ve neticeten borçlu bulunulmadığının tespitini talep etmiştir. Davalı---- dilekçesinde özetle; davacı her biri----bedelli bono ----- konu yapıldığı, davacı yan bono bedeli ve ferileri icra dosyasına ödediğini, davacı tarafın bir kısım araçlarını satması üzerine davacı ile dava tarihinden sonra ---- günü yapılan protokol ile, daha önce alınan ----bedelli bonoların yerine ---- bedelli bonolar alındığını, vadeleri dava konusu bonolardan daha sonar olan üç bononun toplamı olan ---- yerine, araç satışları nedeni ile iptallere bağlı olarak bakiye ----- prim borcu kaldığı taraflar arasındaki---- günlü protokol ile sabit olduğunu, davacıya tanzim edilen yeşil kart poliçeleri ile ilgili olarak tahakkuk eden davacının tahakkuk eden prim borcu-----olduğunu, bu prim borcunun dava konusu yapılan senede isabet eden ------ bedelli bonolar ise protesto edildiğini, açıklanan bu sebeplerden dolayı davanın reddine, %20 icra inkar tazminatının ve yargılama giderlerinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ettiği görülmüştür.
Davalı ------ Dilekçesinde Özetle; Huzurdaki davanın borçtan kurtulama davası olduğunu, huzurdaki davanın açılabilmesi için mevcut icra takibi ve itirazın kaldırılması kararı bulunmadığı gibi teminat ve süre şartlarının da sağlanmadığı, bu sebeple kanundaki dava şartlarından sayılan eksiklikler yerine getirilmediğinden ve belirtilen eksiklikler tamamlanması mümkün olan eksikliklerden sayılmadığından davanın usulden reddi gerektiğini, davalı müvekkili şirketin acentelik sözleşmesi yaptığı, diğer davalı -------- değerindeki senedi kendi cari hesabına mahsuben davalı müvekkili şirkete ciro ettiğini, müvekkili şirket bonoyu tahsil edilmek üzere bankaya gönderdiğinde ödeme gerçekleştirilmediğinden protesto çekildiğini, bunun üzerine müvekkilinin acentelik sözleşmesi yaptığı şirket, senedi yasal yollarla tahsil etmek amacıyla imza karşılığı müvekkilinden iade aldığını, davacının borcunun karşılığı olarak piyasaya sürdüğü senet karşılıksız çıkınca acente tarafından aleyhine takip başlandığını, davacı karşılığı olmayan senedi acenteye vererek güvenini kötüye kullandığı gibi bedel yasal takip ile tahsil edilmek istenince de huzurdaki davayı açarak kötü niyetini açıkça ortaya koyduğunu, davacının borcundan kaçınmaya çalıştığını, davacının iddialarının aslı olmadığını, açıklanan bu sebeplerden dolayı davanın reddine yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ettiği görülmüştür.
Davalı ---- dava dilekçesi ile duruşma davetiyesinin usulüne uygun şekilde tebliğ edildiği ancak davalı yasal süresi içerisinde cevap dilekçesi sunmadığı anlaşılmıştır.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava, hukuki niteliği itibariyle; davacının dava konusu senette bedelsizlik (poliçelerin borçlarından azalma gibi sebeplerle, borçtan kaynaklı sorumluluğunun olmadığı iddasıyla) nedeniyle davalılara borçlu olmadığının tespiti istemiyle açılmış menfi tespit davası olduğu tespit edilmiştir.
Tarafların bildirdiği deliller dosya içerisine alınmış, dosya bilirkişi heyetine tevdi edilerek------- tarihli bilirkişi heyet raporu alınmıştır. Bilirkişi heyet raporunda özetle; dava konusu bononun davacı tarafından davalı ----- icra marifetiyle ödendiği, ödenen senedin davalı ------- teminat maksadıyla mı yoksa aralarındaki ticari cari hesabın kapatılması sebebiyle mi keşide edildiği hususunun her iki yanın da ticari defter kayıtlarında bu senedin mevcut olup olmadığının, mevcut ise verilen teminatlar hesabına mı yoksa borç senetleri/alacak senetleri hesabına mı atıldığının tespitinin gerektiği, bunun için de her iki tarafın defterlerinin incelenmesinin gerektiği şeklinde rapor sunulmuştur.
Tarafların bilirkişi raporuna itirazlarının değerlendirilmesi ve ticari defterlerin incelenmesi için dosya daha önce rapor sunan bilirkişi heyetine tevdi edilmiştir. Bilirkişi heyeti ---- tarihli bilirkişi ek raporunda özetle; davalı yanların ticari defterleri üzerinde yapılan inceleme sonucunda------- bedelli bononun, alınan senetler hesabı altında ticari defterlere kaydedildiği, başka bir ifade ile davalı kayıtlarında teminat senedi olarak kaydedilmediği, davacının defterlerinin maliye denetiminde olduğundan dolayı inceleme yapılamadığı, borçsuz olup olmadığının tespit edilemediği, şeklinde rapor sunulmuştur.
Tüm dosya kapsamı ve deliller birlikte değerlendirildiğinde; davacı ile davalı ----- arasında sigorta aracılık hizmetlerine dair ticari ilişkinin mevcut olduğu, bu ticari ilişki kapsamında davacı tarafından dava konusu olan ---- bedelli bononun keşide edilerek davalı ---- verildiği, bu davalınında bonoyu diğer davalı olan---ciro yolu ile devrettiği, bu davalınında dava konusu bonoyu diğer davalı ------ciro yolu ile devrettiği, davacı tarafından araçlarının bir kısmının devredilmesi nedeniyle poliçelerin iptal edilmesinden kaynaklı dava konusu bononun bedelsiz kaldığının iddia edildiği, davanın bedelsiz kaldığı iddia olunan bu bono nedeniyle borçlu olmadığının tespitine ilişkin menfi tespit davası olduğu anlaşılmıştır. Kural olarak menfi tespit davasında ispat yükü alacaklı olduğunu ileri süren davalı alacaklıdadır. Ancak, bir kıymetli evraka dayalı alacak için açılan menfi tespit davasında, borçlu olunmadığının ispatı, davacı borçluya düşer, meğer ki davalı / alacaklı senedi bir nedene bağlamasın. Bir diğer ifadeyle kıymetli evrak sebebiyle alacakla ispat yükü borçluda iken alacaklının senet metnini talil etmesi, senedi başka bir nedene / illete bağlaması halinde ispat yükü alacaklı tarafa geçer. Somut olayda, davalılar tarafından senet metni talil edilmemiştir. O halde ispat yükü davacıdadır. Dava konusu bononun incelenmesinde malen kaydı bulunmaktadır. Bu kayıt nedeniyle, bononun bir mal veya hizmet teslimi nedeniyle verildiği kabul edilmektedir. Keşideci mal veya hizmetin sunulmadığını iddia ediyor ise bunu ispatla yükümlüdür. Tarafların ticari defterleri üzerinde inceleme yapılmasına karar verilmiş, davalılar --- defterlerini sunmuş ancak davacı ticari defterlerini incelemeye sunmamıştır. Bu haliyle davacı dava konusu bononun bedelsiz olduğunu ispat edememiş olduğundan davanın reddine karar verilerek aşağıdaki gibi hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın REDDİNE,
2-Alınması gerekli 80,70 TL harcın peşin alınan 1.285,77 TL harçtan mahsubu ile artan 1.205,07 TL harcın talep halinde davacıya iadesine,
3-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
4-Davalı ----- tarafından yapılan 1.400,00 TL yargılama gideri davacıdan alınarak davalı ----- verilmesine,
5-Davalı ---- kendisini vekille temsil ettirdiğinden, Avukatlık Asgari Ücret Tarifesindeki esaslara göre belirlenen 10.587,70 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalı ----- verilmesine,
6-Tarafların artan gider avansı bulunması ve talep etmeleri halinde yatıran tarafa iadesine,
Dair, ------sigorta vekillerinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde İSTİNAF yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 14/04/2022
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.