BAM Hukuk Mahkemeleri İstanbul 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2015/922 Esas 2019/404 Karar Sayılı İlamı
Esas No: 2015/922
Karar No: 2019/404
Karar Tarihi: 08.05.2019
BAM Hukuk Mahkemeleri İstanbul 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2015/922 Esas 2019/404 Karar Sayılı İlamı
T.C.
İSTANBUL
2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2015/922 Esas
KARAR NO : 2019/404
DAVA :Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 16/09/2015
KARAR TARİHİ : 08/05/2019
Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı Vekili Dava Dilekçesinde Özetle; davalı ...'ın sürücüsü olduğu ... plakalı aracın trafik kurallarını ihlal ederek ... yolundan, ... karayoluna çıkıp yolun sağ şeridine geçtiği anda ... ili civarında, davacının yolcu olarak bulunduğu ve ...'dan ...'a seyir halindeki ... plakalı aracın önüne aniden geçmesi sonucu yaralanmak trafik kazası meydana geldiğini, kazada davacının ağır yaralandığını, yüzünde estetik ameliyat gerektirecek kesikler oluştuğunu, görme kaybı meydana geldiğini, davacının ... Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesine kaldırıldığını, tedavisinin halen değişik hastanelerde devam ettiğini, ... plakalı aracın kusurlu hareketi ile kazanın meydana geldiğini, her iki aracın trafik sigortası bulunduğunu, davanın HMK.nun 107.maddesi göre belirsiz alacak davası olarak açıldığını, kazaya karışan ... plakalı aracım ... no.lu trafik poliçesi ile 12.09.2014-2015 tarihleri arasında davalı ... Sigorta A.Ş.ye, diğer ...plakalı aracın ... no.lu trafik poliçesi ile davalı ... Sigorta A.Ş. ye 11.03.2015-2016 tarihleri arasında sigortalı bulunduğunu, üçüncü kişilerin zararlarının poliçe teminatı altına alındığım, her iki davalı şirketin ve davalı şahsın davacının uğradığı maddi zararlardan sorumlu olduklarını, kaza nedeniyle davacı manevi acı ve üzüntü yaşadığından yararına manevi tazminata hükmedilmesi gerektiğini, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak ve bilirkişi raporundan sonra arttırılmak üzere, davalıların kusur oranları dikkate alınarak şimdilik 30.000,00 TL maddi tazminatın davalılardan müştereken ve müteselsilen, 12.000,00 TL manevi tazminatın davalı ...'tan olmak üzere toplam 42.000,00 TL tazminatın dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı ... AŞ. vekili cevap dilekçesinde özetle; davanın İstanbul Asliye Ticaret Mahkemesinde açıldığını, davalı şirketin yargı çevresinde bulunduğu İstanbul Anadolu Mahkemelerinin yetkili olduğunu, yetki itirazında bulunduklarını, yetkisizlikten davanın reddi gerektiğini, davacı delillerinin kendilerine tebliğini talep ettiklerini, tebliğe kadar cevap haklarını saklı tuttuklarını, davayı kabul anlamına gelmemek üzere, sigortalı araç sürücüsünün davacının zarar görmesinde kusuru bulunmadığını, kazanın meydana gelmesinde davacının %100 kusurlu bulunduğunu, işletene ve sürücüye yüklenemeyen kusurlu halden sigortacının sorumlu olmayacağını, davacının tedavi giderlerine ilişkin talebinin Trafik Poliçesi Genel Şartlan gereği teminat dışı olduğunu, bu hususun 6111 sayılı Kanunla da kesinleştiğini, tedavi giderlerinden sorumluluğun SGK'ya ait olduğunu, davalı şirketin tedavi giderlerinden herhangi bir sorumluluğu bulunmadığını, davacının, sigortalının kusurunu ve zararını usulen ispat etmesi gerektiğini, sigorta şirketinin sigortalısının kusuru oranında sorumlu olduğunu, kusurun tespit edilmesi ve ceza davasının sonucunun bekletiri mesele yapılmasını, bilirkişi incelemesi talep ettiklerini, poliçede yazılı teminat tutarınım, maluliyet halinde doğrudan doğruya hak sahiplerine ödenmediğini, poliçede yazılı teminat tutarının 290.000,00 TL sınırlı olduğunu, hem asıl alacak hem de dava masraflarının poliçe limiti dahilinde olduğunu, sürekli maluliyet halinde davacının zararını ispat etmesi gerektiğini, maluliyeti ile kaza arasında illiyet bağının tespiti ve maluliyet oranının tespiti için İstanbul ATK 3.İhtisas Kuruluna davacı sevk edilerek rapor alınmasını talep ettiklerini, davacının mali ve içtimai durumunun araştırılması gerektiğini, mesleği, maluliyetten önceki ve sonraki gelir durumu ve tazminata etki edecek diğer faktörlerin tespiti için bilirkişi raporu alınmasını istediklerini, hesaplamalarda Poliçe Genel Şartlan hükümlerinin esas alınması gerektiğini. Yönetmeliğe uygun maluliyetin belirlenmesi gerektiğini, davayı kabul anlamına gelmemekle birlikte davalı şirketin faizden dava tarihinden itibaren ve yasal faizle sorumlu olduğunu, davacının, davadan önce davalı şirkete başvuru yapmadığını, davanın kabulü anlamına gelmemekle birlikte, kaza sebebiyle davacının elde ettiği gelir ve tazminatların mahsubu gerektiğini, davacının bağlı olduğu SGK tespit edilerek, kurum tarafından davacıya ödenen geçici iş göremezlik ödeneği ile maluliyet nedeni İle bağlanan gelirin peşin sermaye değerinin sorulmasını talep ettiklerini, gerçek zararın belirlenmesi ve ona hükmedilmesi gerektiğini, bu nedenle olay sebebiyle elde edilen kazanımların tazminat tutarından indirilmesi gerektiğini, kurum tarafından davacıya gelir bağlanmamış ise davacıya SGK.ya dava açması için önel verilmesini ve bu davanın sonuna kadar huzurdaki davada bekletici mesele yapılmasını talep ettiklerini, teminatın tek, hasar görenlerin birden fazla olması durumunda KTKrnun 96.maddesı gereğince tazminatın paylaştırılması gerektiğini, bu hususa özel dikkat edilmesini istediklerini, davanın reddi gerektiğini savunmuştur.
Davalı ... Sigorta A.Ş. vekili cevap dilekçesinde özetle; trafik kazasına karıştığı iddia edilen ... plakalı aracın 11.09.2014-2015 tarihleri arasında ... no.lu ZMMS Poliçesi ile ... adına maluliyet halinde şahıs başına 290.000,00 TL sorumluluk hadleri ile davalı şirkete sigortalı olduğunu, maddi teminat miktarının davalının sorumluluğunun üst limiti olduğunu, manevi tazminat taleplerinin poliçe teminatı kapsamında bulunmadığını, davacının da usul ve yasaya uygun olarak manevi tazminat talebini diğer davalılara yönelttiğini, tedavi giderlerine ilişkin talebin yasal olmadığını, davalı şirketin tedavi giderleri ile ilgili hiçbir kişi ya da kuruma karşı hiçbir sorumluluğu bulunmadığını, 6111 sayılı Yasa gereğince tedavi giderlerinden SGK.nun sorumlu olduğunu, SGK'ya prim aktarımı yapıldığını, davalının sorumluluğu bulunmadığım, poliçede yalnızca maluliyet tazminatının da karşılandığı ölüm teminatı bulunduğunu, davacı taleplerini kabul anlamına gelmemek kaydıyla davalının sorumluluğunun kusur oranında ve poliçe limiti ile sınırlı bir sorumluluk olduğunu, davacının maluliyet oranı konusunda Yönetmelik hükümlerine göre heyet raporu alınmasını, daha sonra kazaya karışan araç sürücülerinin kusur oranlarının belirlenmesini, sonrasında da maddi tazminat miktarının tespiti gerektiğini, tazminat hesaplamasının uzman aktüer tarafından yapılmasının uygun olacağını, maluliyet oranının tespitinde sakatlığın kalıcı hale gelip gelmediğinin de tespit edilmesi gerektiğini, ATK-dan rapor alınmasını talep ettiklerini, davanın reddi gerektiğini belirtmiştir.
Davalı ... vekili cevap dilekçesinde özetle; davalının ...'ta ikamet ettiğini, haksız fiilin meydana geldiği trafik kazasının da Sivas'ta meydana geldiğini, HMK.nun yetki kuralları gereğince ... Asliye Hukuk Mahkemelerinin yetkili olduğunu, yetki itirazında bulunduklarını, davada, kazaya karışan araç sürücülerinden sadece birinin davalı gösterildiğini, olaydan hukuken sorumlu diğer araç sürücüsü ... ve ...plakalı araç sahibi ... taraf gösterilmediğini, kazanın oluşumunda dava dışı sürücü ... kusurunun bulunduğunu. Savcılık dosyasında bulunan kusur raporlarında dava dışı sürücünün kusurunun tespit edildiğini, bu yönden davanın usul hukukuna aykırı olduğunu, taraf teşkilinin sağlanması gerektiğini, olayda belirsiz alacak davasının koşullarının bulunmadığını, manevi tazminat talebinin bölünemeyeceğini, artırılamayacağını ve ıslah edilmesinin mümkün olmadığını, maddi tazminat talebinin de belirsiz alacak davasına konu olamayacağım, davalının kusurlu olduğu iddiasının gerçek dışı olduğunu, davalının kusuru bulunmadığını, kaza tespit raporunun yanılgı İçerdiğini, davalının bölünmüş yola usulüne uygun şekilde giriş yaptığın, kavşaktaki dönüşünü tamamladığım, ... istikametine doğru seyir halinde ve yolun sağ kısmında iken arkadan gelen diğer araç sürücüsü ... hızlı olması, fren tedbirine başvurmaması, iki şeritli yolun sol şeridinden geçip gitme imkanı varken bunu dahi yapmayıp aşırı hız İle arkadan çarpmak suretiyle kazanın oluşumuna neden olduğunu, krokide davalının dönüşünü tamamladığı belirtilmesine rağmen anlatım kısmında kusurlu addedildiğini, olayda arkadan çarpan aracın tam kusurlu olduğunu, davanın reddi gerektiğini savunmuştur.
Tüm Dosya Kapsamı Birlikte Değerlendirildiğinde;
Dava, trafik kazası nedeni ile maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir.
Somut olayda, 20/07/2015 tarihinde davacının yolcu olarak bulunduğu ... Sigorta A.Ş.'ye ZMMS poliçesi bulunan ...plaka sayılı araç ile ... idaresindeki ve ... Sigorta A.Ş.'ye ZMMS poliçesi bulunan ... plaka sayılı aracın karıştığı trafik kazası neticesinde davacının yaralandığı, davacıda %4,2 oranında daimi iş gücü kaybı oluştuğu, iyileşme süresinin 9 aya kadar uzadığı, kazanın meydana gelmesinde kavşaklarda geçiş önceliğine uymayan ... plaka sayılı araç sürücüsü ...'ın asli (%75), bölünmüş yolun diğer kesiminden hareketle sola dönüş yaparak seyir yoluna giriş yapan araca ikazda bulunmayıp fren tedbirinde geciken ...plaka sayılı araç sürücüsü ...'ın tali (%25) kusurlu olduğu, davacıya atfedilebilecek bir kusur bulunmadığı ... 4. Asliye Ceza Mahkemesi'nin ... esas sayılı dosyası, ATK 3. İhtisas Dairesi'nin 11/10/2017 tarihli raporu ve mahkememizce tanzim ettirilen 21/09/2018 tarihli kusur raporundan anlaşılmakla ;davacının daimi iş gücü kaybından ve geçici iş göremezlik süresinden kaynaklı zararı ile SGK tarafından karşılanmayan tedavi giderlerinin aktüerya bilirkişi ile Ortopedi ve Travmatoloji Uzmanı Op. Dr. bilirkişi marifetiyle hesaplatılması cihetine gidilmiş, davacının ıslah talebi ve 18/03/2019 tarihli denetime elverişli bilirkişi raporu doğrultusunda zararın davalılardan (taleple bağlı kalınarak sigorta şirketleri yönünden kusur oranları ile sınırlı) tahsiline karar vermek gerekmiştir.
Tarafların sosyal ve ekonomik durumu, davacıda meydana gelen zararın ağırlığı, paranın alım gücü, kusur oranları, hakkaniyet ilkesi gözetilerek bedensel zarara uğrayan davacı lehine 12.000,00 TL manevi tazminat takdirine dair aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi Yukarıda Açıklandığı Üzere;
1-Davanın KABULÜ ile;
46.024,18 TL maddi tazminatın dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan (davalı ... Sigorta A.Ş. 11.506,04 TL'den poliçe limiti ile sorumlu olmak üzere, davalı ... Sigorta A.Ş. 34.518,14 TL'den poliçe limiti ile sorumlu olmak üzere) müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine,
2-12.000,00 TL manevi tazminatın dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı ...'tan tahsili ile davacıya verilmesine,
3-Hüküm tarihinde yürürlükte bulanan harçlar tarifesine göre maddi tazminat nedeniyle tahsil edilmesi gereken harç 3.143,91 TL'nin davalılardan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
4-Hüküm tarihinde yürürlükte bulanan harçlar tarifesine göre manevi tazminat nedeniyle tahsil edilmesi gereken harç 819,72 TL'nin davalı ...'tan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
5-Davacı tarafından yatırılan 153,70 TL harç ile 60,00 TL ıslah harcının karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
6-Davacı tarafından maddi tazminat nedeniyle yapılan posta ve tebligat masrafı 404,80 TL bilirkişi masrafı 1.950,00 TL, ATK rapor ücreti 514,50 TL olmak üzere toplam 2.869,30 TL yargılama giderinin davalılardan (davalı ... Sigorta A.Ş. 717,32 TL'den poliçe limiti ile sorumlu olmak üzere, davalı ... Sigorta A.Ş. 2.151,98 TL'den poliçe limiti ile sorumlu olmak üzere) tahsili ile davacıya verilmesine,
7-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden maddi tazminat nedeniyle hüküm tarihinden yürürlükte bulunan AAÜT'ne göre hesap ve takdir edilen 5.412,66 TL vekalet ücretinin davalılardan (davalı ... Sigorta A.Ş. 2.725,00 TL'den poliçe limiti ile sorumlu olmak üzere, davalı ... Sigorta A.Ş. 4.142,18 TL'den poliçe limiti ile sorumlu olmak üzere) tahsili ile davacıya verilmesine,
8-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden manevi tazminat nedeniyle hüküm tarihinden yürürlükte bulunan AAÜT'ne göre hesap ve takdir edilen 2.725,00 TL vekalet ücretinin davalı ...'tan tahsili ile davacıya verilmesine,
9-Gider avansının kalan kısmının karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatıran taraflara iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, davalıların yokluğunda, kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık yasal süresi içerisinde İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup anlatıldı. 08/05/2019
Katip
¸E-İmza
Hakim
¸E-İmza
