6. Ceza Dairesi 2014/12496 E. , 2015/701 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇLAR : Yağma, Kişiyi hürriyetinden yoksun kılma
Yerel Mahkemece verilen hüküm sanık ... savunmanı tarafından duruşmalı olarak da temyiz edilmekle; başvurunun nitelik, ceza türü, süresi ve suç tarihine göre dosya görüşüldü:
I-Sanık ... hakkında, yakınan ...’a yönelik yağma eylemine ilişkin kurulan hükmün incelenmesinde:
Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan elverişli kanıtlara, gerekçeye ve Hakimler Kurulunun takdirine göre, sanık İ.. K.. savunmanının temyiz itirazları yerinde görülmemiş olduğundan reddiyle, usul ve kanuna uygun bulunan hükmün istem gibi ONANMASINA,
II-Sanık... hakkında, yakınan ...’a yönelik eyleme ilişkin kurulan hükmün incelenmesinde:
Sanık... savunmanının ceza süresine göre duruşmalı inceleme isteminin 5320 sayılı Yasanın 8/1.maddesi gereğince yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK.nın 318.maddesi uyarınca REDDİNE,
Dosya içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve Hakimler kurulunun takdirine göre, suçun sanık tarafından işlendiğini kabulde ve nitelendirmede usul ve yasaya aykırılık bulunmadığından, diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
Ancak;
5275 sayılı Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı hakkındaki Yasanın 108/2. maddesi uyarınca tekerrür nedeniyle koşullu salıverme süresine eklenecek miktarın, tekerrüre esas alınan cezanın en ağırından fazla olamayacağının anlaşılması karşısında; tekerrüre esas alınan ... Sulh Ceza Mahkemesinin 2011/241 esas, 2012/220 karar sayılı ilamında birden fazla suçtan mahkumiyetin bulunduğu ve bu suçların içinde en ağırının “hakaret” suçundan hükmedilen 2180 TL para cezası olduğu ve sadece bu hükümlülüğün tekerrüre esas alınması gerekirken, yazılı şekilde hüküm kurulması,
Bozmayı gerektirmiş, sanık ... ve savunmanının temyiz itirazları bu bakımdan yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenle tebliğnameye aykırı olarak BOZULMASINA, bozma nedeni yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, 5320 sayılı Yasanın 8/1.maddesi yollamasıyla 1412 sayılı CMUK’nın 322.maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak, hükümden tekerrür ile ilgili bölümlerin çıkartılarak, yerine “5237 sayılı TCK’nın 58/6-7.maddesi gereğince, sanık hakkında hükmolunan cezanın, ...Sulh Ceza Mahkemesinin 2011/241 esas, 2012/220 karar sayılı ilamı uyarınca ve bu ilamdaki “hakaret” suçundan hükmedilen 2.180.-TL para cezasına ilişkin önceki hükümlülüğü nedeni ile mükerrirlere özgü infaz rejimine göre çektirilmesine,” cümlesi yazılmak suretiyle diğer yönleri usul ve yasaya uygun bulunan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA,
III-Sanıklar hakkında yakınan ...’e yönelik yağma ve Yakınan ... yönelik kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçlarından kurulan hükümlerin incelenmesine gelince;
Diğer Temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
Ancak:
1-Sanıkların işyerine geldiklerinde yakınandan 10 TL para istedikleri önce olumsuz yaklaşan yakınanın baskı sonucu parayı vermeyi kabul ettiği ancak sanıkların bu kez isteklerini sigara olarak değiştirdikleri ve yakınanın bunu da kabul edip karşı tarafta bulunan marketten bir paket sigara satın alarak sanıklara teslim ettiği ve bunun üzerine sanıkların işyerinden ayrıldıkları olayda, sanıkların suç kastını ve iradesini sadece değer olarak az olan miktarda paraya özgüleyerek eylemlerine başladıkları ve yerine istedikleri sigaranın da değerinin benzer olduğu
buna göre istedikleri ile elde ettikleri arasında oransızlık olmadığı ve alınan sigaranında değer olarak az olduğunun anlaşılması karşısında; sanıklar hakkında 5237 sayılı TCK’nın 150/2. maddesi ile cezalarından indirim yapılması gerektiği gözetilmeden yazılı biçimde hüküm kurulması,
2-Sanıkların yakınana herhangi bir fiziki müdahalede bulunmadan tehdit ile baskı yaparak yakınanın araca binmesini sağladıktan sonra araç içerisinden inmesine izin vermeyip başka bir sokağa götürdükleri burada ise istedikleri zaman para
vereceğinden bahisle tehditlerine devam ettikleri ve bir üst sokakta bıraktıkları ancak süreç boyunca yakınanın şahsına zarar verici bir harekette bulunmadıklarının anlışılması karşısında; sanıklar hakkında 5237 sayılı Yasanın 110.maddesinin uygulanması yerine yakınana verilen şahsi zarar açıklanıp gösterilmeden “Sanıkların yakınanı bırakırken bile tehditte bulundukları” şeklindeki yasal ve yeterli olamayan gerekçe ile yazılı şekilde karar verilmesi,
Bozmayı gerektirmiş, sanıkla... ve... savunmanları ile sanık ..."nın temyiz itirazları bu bakımdan yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenlerle kısmen istem gibi BOZULMASINA, 22.01.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.