Abaküs Yazılım
20. Hukuk Dairesi
Esas No: 2015/15987
Karar No: 2017/3364

Yargıtay 20. Hukuk Dairesi 2015/15987 Esas 2017/3364 Karar Sayılı İlamı

20. Hukuk Dairesi         2015/15987 E.  ,  2017/3364 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

    Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı ve davalı tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:
    K A R A R
    Davacı vekili 18/07/2014 havale tarihli dava dilekçesinde özetle; davacının tapu müdürlüğünün 09.01.2012 tarih 151 yevmiye nolu taşınmaz satış işlemi ile dava konusu ... ... köyü 161 ada 26 parselde kayıtlı 4957 m² yüzölçümlü taşınmazı satın aldığını, bu miktara göre de ödemede bulunduğunu, ancak taşınmazda ölçüm yaptırdığında taşınmazın 987,65 m² olduğunun tespit edildiğini, tapu kaydındaki yanlışlıktan tapu müdürlüğünün sorumlu olduğunu açıklayarak devletin sorumluluğu ilkesi gereği davacının zararı olan 50.000.-TL tazminatın davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
    Mahkemece, davanın kısmen kabul kısmen reddi ile; 23.838,70.-TL tazminatın dava tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine, karar verilmiş, hüküm, davacı ve davalı tarafından temyiz edilmiştir.
    Dava TMK’nın 1007. maddesinden kaynaklanan tazminat istemine ilişkindir.
    1-Davacının temyiz itirazları bakımından; ikinci bentde açıklanan nedenlerle davacının doğmuş bir zararından bahsedilemeyeceğinden temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
    2-Davalı Hazinenin temyiz itirazları bakımından; 4721 sayılı TMK"nın sorumluluk kenar başlığını taşıyan 1007. maddesi ""Tapu sicilinin tutulmasından doğan bütün zararlardan Devlet sorumludur"" hükmünü içermekte olup, bu maddede düzenlenen sorumluluk, kusura dayanmayan (objektif) bir sorumluluk türü olup, tapu müdür ya da memurunun kusuru olsun ya da olmasın, sicilin tutulmasında, kişilerin malvarlığı çıkarlarını koruyan hukuk kurallarına aykırı davranılmış olması yeterlidir. Kusurun varlığı ya da yokluğu Devletin sorumluluğu için önem taşımamakta, sadece, Devletin memuruna rücu halinde iç ilişkide etkili olmaktadır.
    Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 18.11.2009 gün ve 2009/4 - 383 E. - 2009/517 K.; 16.06.2010 gün ve 2010/4 - 349 E. - 2010/318 K. sayılı kararlarında da vurgulandığı gibi; tapu işlemleri kadastro tespit işlemlerinden başlayarak birbirini takip eden işlemler olduğundan ve tapu kütüğünün oluşumu aşamasındaki kadastro işlemleri ile tapu işlemleri bir bütün oluşturduğundan, bu kayıtlarda yapılan hatalardan TMK"nın 1007. maddesi anlamında Devletin sorumlu olduğunun kabulü gerekir. Ancak 4721 sayılı Tük Medeni Kanununun 1007. maddesi hükmüne göre, tazminata hükmedilebilmesi için, diğer koşulların yanı sıra, tapu sicilinin tutulması nedeniyle bir zarar doğmuş olmalıdır.
    Somut olayda ise, davacı taşınmazın tapuda 4957 m2 yüzölçümü ile kayıtlı olmasına karşın haricen yaptırdığı ölçümde 987 m2 çıktığını beliterek tazminat istemişse de; 161 ada 26 parsel sayılı taşınmaz hala davacı üzerine 4957 m2 yüzölçümü ile kayıtlı olup davacının iddia ettiği gibi bir miktar azalması sözkonusu değildir. Bu durumda davacının zararının doğduğundan bahsedilemez.
    3402 sayılı Kanunun 41. maddesinde; “kadastro sırasında veya sonrasında yapılan işlemlerle geometrik durumları kesinleşmiş olan taşınmazlarda ölçü, sınırlandırma, tersimat ve hesaplamalardan doğan hatalar, ilgilinin müracaatı veya kadastro müdürlüğünce re’sen düzeltilir. Düzeltme, taşınmaz malikleri ile diğer hak sahiplerine tebliğ olunur. Tebliğ tarihinden başlayan otuz gün içinde düzeltmenin kaldırılması yolunda sulh hukuk mahkemesinde dava açılmadığı takdirde, yapılan düzeltme kesinleşir." hükmü yer almakta olup davacının iddia ettiği gibi taşınmazının zeminde tapuda yazan miktardan daha az olduğunu iddia ediyorsa tapu müdürlüğüne başvuruda bulunarak 41. madde gereği düzeltme yapılmasını isteme hakkı olduğuda, davacının başvurusu üzerine taşınmazın yüzölçümünde azalma olursa davacının zararının doğacağı ancak bundan sonra davacının zararının doğduğundan bahisle tazminat davası açabileceği gözetilmeksizin henüz doğmamış bir zarar nedeni ile davanın kısmen kabulüne karar verilmesi doğru görülmediğinden davacının temyiz itirazlarının reddine, davalı Hazinenin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün bozulmasına karar verilmiştir.
    SONUÇ: 1-Yukarıda birinci bentde açıklanan nedenlerle davacının temyiz itirazlarının REDDİNE, temyiz harcının istek halinde iadesine,
    2-İkinci bentde açıklanan nedenlerle Davalı ... vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA 18/04/2017 günü oybirliği ile karar verildi.






    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi