Yargıtay 19. Hukuk Dairesi 2016/1510 Esas 2016/10331 Karar Sayılı İlamı

ESAS NO : ...
KARAR NO : ...
.... Hukuk Dairesi

ESAS NO : ...
KARAR NO :...



Y A R G I T A Y İ L A M I


MAHKEMESİ :...
TARİHİ : 29/09/2015
NUMARASI : 2014/1794-2015/875
DAVACI ...
DAVALI : ...


Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.

- K A R A R -


Davacı vekili, davalının borcuna karşılık verdiği çekin karşılıksız çıktığını, müvekkilinin davalının ödeme taahhüdüne güvenerek çekin arkasını yazdırmadığını, davalının ödeme yapmaması üzerine başlattıkları icra takibinin, davalının itirazıyla durduğunu ileri sürerek, itirazın iptaline ve davalı hakkında icra inkar tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, taraflar arasında ticari ilişki bulunmadığını belirterek , davanın reddi ile davacı hakkında kötüniyet tazminatına karar verilmesini istemiştir.
Mahkemece toplanan deliller ve tüm dosya kapsamına göre, dava konu çekin yasal süresinde bankaya ibraz edilmeyerek kambiyo vasfını yitirmesi sebebiyle, ciro yoluyla hamil olan davalının, keşideciye ancak aralarındaki temel ilişkiyi ispat etmek suretiyle müracaat edebileceği, davalı defterleri üzerinde yaptırılan bilirkişi incelemesi sonucunda, davalının defterlerinde, davaya konu çekle ve davacıyla ilgili bir kayda rastlanılmadığı, delil olarak sunulan dekontların davacıya yapılmış bir ödemeyi göstermediği, mevcut delil durumuna göre, davanın sübut bulmadığı gerekçeleriyle davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekilince temyiz edilmiştir.
Dava, 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu"nun 732. maddesinde hükme bağlanan sebepsiz zenginleşmeye dayalı takibe vaki itirazın iptali istemine ilişkindir. Bu nedenle davalı keşideci, davanın dayanağı olan çek nedeniyle sebepsiz zenginleşmediğini ispat etmedikçe, çek bedelinden dolayı çek hamiline karşı sorumludur. Mahkemece, davalıya ait olan ispat yükü, hatalı değerlendirme ile davacıya yüklenerek, buna göre hüküm kurulması bozmayı gerektirmiştir.


SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle mahkeme kararının davacı yararına BOZULMASINA, bozma nedenine göre, davacı vekilinin diğer temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, peşin harcın istek halinde iadesine, 08/06/2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.






Aslı gibidir.
Karşılaştırıldı.