16. Hukuk Dairesi 2016/4369 E. , 2018/7361 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ V E TESCİL
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay"ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
... sonucu ...Köyü çalışma alanında bulunan 104 ada 4 parsel sayılı 3.880,58 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz irsen intikal, taksim ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği nedeniyle ve tarla vasfıyla ... adına tespit ve tescil edilmiştir. Davacı ... ... ve ..., satın alma ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayanarak çekişmeli taşınmazın tapu kaydının iptali ve adlarına tescili istemiyle dava açmışlardır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın kabulüne, çekişmeli 104 ada 4 parsel sayılı taşınmazın 1/2 oranında ......, 1/2 oranında ... adına tesciline karar verilmiş; hüküm, davalı tarafından temyiz edilmiştir.
Davacı taraf, çekişmeli taşınmazı ... ile ...oğlu ... ...’dan satın aldıklarını, kendi zilyetliği ve tasarruflarında bulunduğunu ancak ... sırasında yanlışlık sonucu davalı adına tespit edildiğini iddia etmekte iken, davalı taraf, çekişmeli taşınmazın babasından kaldığını ve sonrasında kendisinin nizasız, fasılasız ve malik sıfatıyla zilyetliği altında bulunduğunu ileri sürmüştür. Mahkemece, davalı taraf lehine zilyetlikle iktisap koşullarının oluştuğu kabul edilerek yazılı şekilde karar verilmiş ise de, yapılan inceleme, araştırma ve uygulama hüküm vermeye yeterli bulunmamaktadır. Mahallinde yapılan keşifte dinlenen yerel bilirkişi beyanları, taraflar arasındaki uyuşmazlığı çözmekten uzak, maddi olaylara dayanmayan, soyut ve yetersiz beyanlar hükme esas alınarak karar verilmiştir. Ayrıca ziraat bilirkişi raporunda taşınmazın ham toprak vasfını taşıdığı, üzerinde sadece ev temelinin bulunduğu ve ekonomik amaca uygun tarımsal gelir getirebilecek durumda olmadığı yönündeki tespitleri de dikkate alınmaksızın eksik ve yetersiz bir incelemeye dayalı olarak hüküm verilemez.
Hal böyle olunca mahallinde yaşlı, tarafsız, yöreyi iyi bilen, davada yararı bulunmayan şahıslar arasından seçilecek üç kişilik yerel bilirkişi kurulu, taraf tanıkları ve tespit bilirkişilerinin tümü ile fen ve ziraat bilirkişisinin katılımıyla keşif yapılmalı, bilirkişi ve tanıklardan çekişmeli taşınmazların öncesinin kime ait olduğu, kimden kime ne şekilde ne zaman intikal ettiği, taşınmazın davacılara ne şekilde intikal ettiği, herhangi bir taksim, bağış yada satış gibi bir hukuki işlem bulunup bulunmadığı, tanık ve bilirkişi beyanları arasında çelişki oluştuğunda yüzleştirme yapılmak suretiyle çelişki giderilmeye çalışılmalı, tespit tutanağına aykırı sonuca varılması halinde tespit bilirkişileri 6100 sayılı HMK"nın 31. maddesinde düzenlenen hakimin davayı aydınlatma görevi kapsamında tanık sıfatıyla dinlenilmeli, fen ve ziraat bilirkişisine keşfi takibe imkan verir ayrıntılı rapor ve kroki düzenlettirilmeli, bundan sonra toplanmış ve toplanacak tüm deliller birlikte değerlendirilerek sonucuna göre bir karar verilmelidir. Mahkemece bu hususlar göz ardı edilerek yazılı şekilde karar verilmesi isabetsiz olup, temyiz itirazları açıklanan nedenlerle yerinde görüldüğünden kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan temyiz karar harcının talep halinde temyiz edenlere iadesine, 04.12.2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.