Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 2016/1560 Esas 2017/845 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
11. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/1560
Karar No: 2017/845
Karar Tarihi: 15.02.2017

Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 2016/1560 Esas 2017/845 Karar Sayılı İlamı

11. Hukuk Dairesi         2016/1560 E.  ,  2017/845 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :TİCARET MAHKEMESİ



    Taraflar arasında görülen davada ... 1. Asliye Ticaret Mahkemesi’nce verilen 16/04/2015 tarih ve 2014/1159-2015/386 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
    Davacı vekili, davacının eşinin, davalı bankadan ölmeden önce kullandığı bireysel kredinin ödenmeyen kısmının kendisinden talep edildiğini, oysa krediye ilişkin sigorta bulunduğunu ileri sürerek haksız yere tahsil edilen kredi ödemelerinin iadesine ve kalan kredi taksitlerinden borçlu olmadığının tespitine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
    Davalı vekili, dava konusu krediye ilişkin sigorta işleminin tamamen farklı bir şirket olan Yapı Kredi Emeklilik A.Ş. tarafından yapıldığını, davalı bankaya husumet tevcih edilemeyeceğini savunarak davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
    Mahkemece, iddia, savunma, toplanan deliller ve tüm dosya kapsamına göre; murisin kullandığı krediden dolayı sigorta sözleşmesinin muris ile Yapı Kredi Emeklilik A.Ş. arasında yapıldığı, usuli eksikliğin tamamlanması yani davanın Yapı Kredi Emeklilik A.Ş."ye yönlendirilmesi ve davaya dahil edilmesi için 03/03/2015 tarihli oturumda davacı vekiline HMK 124/3. ve 4.fıkralarına göre; 1 hafta kesin süre verildiği davacı vekilinin kesin sürede ara kararını yerine getirmediği gerekçesiyle davanın husumetten reddine karar verilmiştir.
    Kararı davacı vekili temyiz etmiştir.
    Dava, menfi tespit ve istirdat davasıdır. Davacı, kredi alan eşinin ölümü halinde bakiye kredi borcunun dava dışı sigorta şirketinden talep ve tahsili gerekirken dain mürtehin sıfatı bulunan davalı bankaca bu yola gidilmeyerek kendisinden tahsil edildiğini ileri sürerek ödemelerin istirdadını ve kalan kredi taksitlerinden bankaya borçlu olmadığının tespitine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
    Mahkemece, davanın Yapı Kredi Emeklilik A.Ş’ye yöneltilmesi gerektiği ve HMK’nın 124/3-4. maddesi uyarınca bu sigorta şirketinin davalı olarak gösterilerek tebligat çıkarılması gerektiği gerekçesiyle davacı vekiline sonuçları da ihtar edilmeksizin bir hafta kesin süre verilmiş ve kesin süreye uyulmadığından davanın husumetten reddine karar verilmiş ise de mahkemece dava sigorta sözleşmesine dayalı bir talep gibi değerlendirilerek
    davalının sigorta şirketi olması gerektiği düşüncesiyle karar verilmiştir. Dava, yukarıda özetlendiği üzere, davacının murisi ile davalı arasında akdedilen kredi sözleşmesi ve kredi sözleşmesinden dolayı sigorta şirketi ile hayat sigorta poliçesi düzenlenmesi nedeniyle davalı bankanın da poliçede dain mürtehin sıfatı bulunduğundan kredi alacağını bu sıfatla sigorta şirketinden tahsil etmesi gerektiği halde kendisinden tahsil ettiği iddiasıyla, tahsil edilenin istirdadı ve menfi tespit davası olduğundan davanın kredi alacağını davacıdan haksız tahsil ettiği iddia edilen davalı bankaya yöneltilmesi usul ve yasaya uygun olup davanın esasına girilerek bir karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde husumetten reddi doğru görülmemiş bozmayı gerektirmiştir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün BOZULMASINA, ödediği peşin temyiz harcın isteği halinde temyiz edene iadesine, 15/02/2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.












    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.