
Esas No: 2017/4044
Karar No: 2019/10835
Karar Tarihi: 19.11.2019
Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2017/4044 Esas 2019/10835 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davalı ... vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
- K A R A R -
Davacı vekili; 26/07/2011 tarihinde meydana gelen kazada müvekkilinin sürekli iş gücü kaybolacak şekilde yaralandığını, kazada kusurun sürücü ..."a ait olduğunu, ..."ın araç maliki olduğunu, kaza tarihinde davalı aracın sigortasının bulunmadığını belirterek sürekli iş göremezlik nedeniyle 9.500,00 TL tazminatın (fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla) davalılardan kaza tarihinden itibaren; 50.000,00 TL manevi tazminatın ve 500,00 TL geçici iş göremezlik tazminatının ise davalılar ... ve ..."dan kaza tarihinden itibaren yasal faizi ile müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı ... vekili, ceza dosyasında şikayetten vazgeçildiğini belirterek davanın reddini savunmuştur.
Davalı ... vekili, görev ve yetki itirazında bulunmuş, davacının uğramış olduğu zararın müvekkilince karşılandığını, kaza sonrasında yanlış ameliyat uygulandığını, davalılardan ..."ın kaza tarihinden önce vefat ettiğini bu nedenle adı geçen davalının taraf gösterilmesinin usul ve yasaya aykırı olduğunu, olayda müvekkilinin kusuru bulunmadığını belirterek davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, bozma ilamına uyularak yapılan yargılamada, iddia, savunma,toplanan delillere ve benimsenen bilirkişi raporuna göre; davanın kısmen kabulü ile davacı tarafın maddi tazminat talebinin konusuz kaldığından karar verilmesine yer olmadığına, davacı tarafın manevi tazminat talebinin kısmen kabul kısmen reddi ile 20.000,00 TL manevi tazminatın 26/07/2012 tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte davalı ..."dan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiş; hüküm, davalı ... vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1-Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde,dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre davalı ... vekilinin aşağıdaki bent dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
2-Dava, trafik kazasından kaynaklanan maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir.
6098 sayılı TBK 56.madde hükmüne göre hakimin özel halleri göz önünde tutarak manevi zarar adı ile hak sahibine verilmesine karar vereceği para tutarı adalete uygun olmalıdır. Hükmedilecek bu para, zarara uğrayanda manevi huzuru doğurmayı gerçekleştirecek, tazminata benzer bir fonksiyonu olan özgün bir nitelik taşır. Bir ceza olmadığı gibi, mamelek hukukuna ilişkin zararın karşılanmasını da amaç edinmemiştir. O halde, bu tazminatın sınırı onun amacına göre belirlenmelidir. Takdir edilecek miktar, mevcut halde elde edilmek istenilen tatmin duygusunun etkisine ulaşmak için gerekli olan kadar olmalıdır. 22.06.1966 günlü ve 7/7 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararı"nın gerekçesinde takdir olunacak manevi tazminatın tutarını etkileyecek özel hal ve şartlar da açıkça gösterilmiştir. Bunlar her olaya göre değişebileceğinden hakim bu konuda takdir hakkını kullanırken ona etkili olan nedenleri de karar yerinde objektif ölçülere göre isabetli bir biçimde göstermelidir.
Hakimin bu takdir hakkını kullanırken, ülkenin ekonomik koşulları, tarafların sosyal ve ekonomik durumları, paranın satın alma gücü, tarafların kusur durumu, olayın ağırlığı, olay tarihi gibi özellikleri gözönünde tutması ve buna göre manevi tazminat takdir edilmesi gerektiği açıkça ortadadır. (HGK 23/06/2004, 13/291-370)
Davacı vekilinin 05.11.2014 tarihli duruşmada maddi tazminat yönünden anlaşma sağlanması nedeniyle konusuz kaldığını, davaya manevi tazminat yönünden devam ettiklerini bildirmiş ise de mahkemece, kaza nedeniyle davacıda cismani zararın oluşup oluşmadığı tespit edilmeden eksik inceleme ile manevi tazminat hükmedilmiştir. Dosyanın incelenmesinde, davacının kaza tarihinden daha sonraki tarihleri kapsayan bir kısım tedavi evrakları var ise de, davacının kaza tarihindeki tedavi gördüğü sağlık kuruluşundaki tedavi evraklarının dosyada bulunmadığı anlaşılmaktadır. Bu durumda mahkemece, davacının kaza tarihinde, kaza nedeniyle hangi sağlık kuruluşunda tedavi gördü ise o kuruluştan tedavi evraklarının getirtilerek, kaza nedeniyle davacıda maluliyetin oluşup oluşmadığının tespiti için Adli Tıp Kurumu 3. İhtisas Dairesi’nden rapor alınması, tüm deliller toplandıktan sonra TBK 56 madde hükmü de göz önüne alınarak sonucuna göre karar verilmesi gerekirken eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm kurulması isabetli olmamıştır.
SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı ... vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine, (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı ... vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davalı ..."a geri verilmesine 19/11/2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.