5607 sayılı Yasaya Aykırılık - Yargıtay 19. Ceza Dairesi 2019/14098 Esas 2020/12552 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
19. Ceza Dairesi
Esas No: 2019/14098
Karar No: 2020/12552
Karar Tarihi: 08.10.2020

5607 sayılı Yasaya Aykırılık - Yargıtay 19. Ceza Dairesi 2019/14098 Esas 2020/12552 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Mahkeme, suç tarihinde yürürlükte olan 5607 sayılı yasaya aykırılık suçu nedeniyle sanığın mahkumiyetine hükmetti. Temyiz edilen karar için Gümrük İdaresi’nin katılma isteği kabul edildi. Ancak, sanık lehine olan 7242 sayılı kanun ile 5607 sayılı kanuna yapılan düzenlemeler nedeniyle, yerel mahkemenin yasal koşulların oluşup oluşmadığına göre uygulama yapması gerektiği belirtildi. Bu nedenle hüküm BOZULDU ve dosya mahkemeye geri gönderildi. Özetle, 5607 sayılı yasaya aykırılık suçu işleyen sanığa mahkumiyet cezası verildi ve temyiz edilen kararda sanık lehine olan yasal düzenlemeler nedeniyle bozma kararı verildi.
Kanun Maddeleri:
- CMK'nın 260/1. maddesi
- CMK'nın 237/2. maddesi
- 7242 sayılı Kanun'un 61. maddesi
- 5607 sayılı Kanun'un 3/22. maddesi
- 5607 sayılı Kanun'un 5/2. maddesi
- 5237 sayılı TCK'nın 7. maddesi
- 7242 sayılı Kanun'un 63. maddesi
- 5607 sayılı Kanun'a eklenen geçici 12. maddenin 2. fıkrası
- 5320 sayılı Kanun'un 8/1. maddesi
- 1412 sayılı CMUK'un 321. maddesi
19. Ceza Dairesi         2019/14098 E.  ,  2020/12552 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
    SUÇ : 5607 sayılı Yasaya Aykırılık
    HÜKÜM : Mahkumiyet


    Yerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun süresi, kararın niteliği ve suç tarihine göre dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü:
    Katılan sıfatını alabilecek surette suçtan zarar gören, CMK"nın 260/1. maddesi uyarınca hükmü temyize hakkı olan ve temyiz dilekçesiyle katılma isteminde bulunduğu anlaşılan Gümrük İdaresi’nin temyiz dilekçesinin kapsamı ve içeriği karşısında, CMK’nin 237/2. maddesi uyarınca davaya katılmasına karar verilerek yapılan incelemede;
    Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
    Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede;
    Hükümden sonra 15.04.2020 tarihli Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 7242 sayılı Kanun"un 61. maddesi ile 5607 sayılı Kanun"un 3/22. maddesine eklenen "Eşyanın değerinin hafif olması halinde verilecek cezalar yarısına kadar, pek hafif olması halinde ise üçte birine kadar indirilir." şeklindeki düzenlemenin sanık lehine hükümler içermesi, yine aynı Kanun"un 62.maddesi ile değiştirilen 5607 sayılı Kanun"un 5/2. maddesine eklenen fıkra uyarınca kovuşturma aşamasında etkin pişmanlık uygulamasının olanaklı hale geldiği anlaşılmakla, 5237 sayılı TCK"nin 7. maddesi ve 7242 sayılı Kanun"un 63. maddesi ile 5607 sayılı Kanun"a eklenen geçici 12. maddenin 2. fıkrası mucibince ilgili hükümlerin yasal koşullarının oluşup oluşmadığının saptanması ve sonucuna göre uygulama yapma görevinin de yerel mahkemeye ait bulunması zorunluluğu,
    Bozmayı gerektirmiş ve sanık ile katılan vekilinin temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görüldüğünden sair yönleri incelenmeyen HÜKMÜN, 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nin 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın mahkemesine gönderilmesine, 08/10/2020 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.







    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.