11. Hukuk Dairesi 2015/12802 E. , 2017/827 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
Taraflar arasında görülen davada... 19. Asliye Hukuk Mahkemesi’nce verilen 19/02/2015 tarih ve 2014/105-2015/62 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davacı ve davalılar vekilleri tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili; müvekkilinin internet dünyasında tanınan bir tasarımcı olduğunu, davalılara 2012 yılının Mart ayında internet sitesi tasarlanması ve altyapı oluşturması amacıyla iletişime geçtiklerini, 26.000,00 TL masraf ve kurulacak şirketin %10 hissesini müvekkiline devredilmesi karşılığında anlaşıldığını, müvekkilinin anılan internet sitesini tasarladığını ve faaliyete geçirdiğini, tasarım işlemi tamamlandıktan sonra .... isimli diğer davalı şirketin kurulduğunu, hisse devir işlemleri için davalılarla müvekkilinin görüştüğünü ancak davalıların müvekkilinin emeğini inkar ederek hisse devrini gerçekleştirmediğini iddia ederek, açıklanan nedenlerle fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydı ile sözleşmeden kaynaklanan 10.000 TL bedelin müvekkiline ödenmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalılar vekili; davanın asliye hukuk mahkemesinde açıldığını, davanın asliye ticaret mahkemelerinde görülmesi gereken davalardan olduğundan davanın görev yönünden reddi gerektiğini, icap niteliğindeki e-meal taraflarca kabul edilmediğinden sözleşme kurulmadığını, taraflar arasındaki ilişkinin davacının ve Şerafettin Yarar"ın birlikte sunduğu proje teklifine göre gerçekleşmediğini, bu proje teklifinde yer alan işlerin tamamlanması için 26.000 TL değil 106.000 TL ödeme yapıldığını, proje teklifinde çalışan ve davacının teklif ortağı olan Şerafettin Yarar ve tüm proje gurubu çalışanları ile 03/12/2012 tarihinde yapılan projeye ilişkin eser sözleşmesi imzalandığını, taraflar arasındaki sözlü anlaşma olmasına rağmen bu sözleşmeyi davacının imzalamaktan imtina ettiğini, sözleşmenin projede yer alan diğer tüm çalışanlar tarafından imzalandığını, ücretlerini aldıklarını, ibraname düzenlendiğini, davacının müvekkilinden hiçbir alacağı kalmadığını, çalıştığı dönem içinde tüm ödemelerin kendisine yapıldığını savunarak, davanın reddini talep etmiştir.
Mahkemece, ... isimli şirketin internet sitesinin tasarlanması ve alt yapısının oluşturulması işi ile ilgili kararlaştırılmış olan 26.000,00 TL masraf ve kurulacak şirketin %10 hissesinin davacıya verilmesi şeklindeki ücretle ilgisinin olmadığı, davacıya kararlaştırılmış olan ücretin 26.000,00 TL"lik kısmının ödenmiş olduğu hususunda taraflar arasında uyuşmazlık bulunmadığı, 2012 yılının Mart ayında davalı ... Baylan"ın kuracağı ... isimli şirketin internet sitesinin tasarlanması ve alt yapısının oluşturulması konusunda taraflar arasında yapılan anlaşmada ücretin 26.000,00 TL masraf ve kurulacak şirketin %10 hissesinin verilmesi şeklinde kararlaştırıldığı ve belirlendiği, davacının gerçekleştirdiği internet sitesinin tasarlanması ve alt yapısının oluşturulması işinde ücret olarak kararlaştırılan %10 hisse karşılığı davacının davalılardan talep edebileceği alacak miktarının 7.175,00 TL olduğu anlaşılmakla davacının davasının kısmen kabulüne, fazlaya ilişkin talebinin reddine karar verilmesi gerekeceği kanaatine varılmakla davacının davasının kısmen kabulü ile 7.175,00 TL alacağın davalılardan müteselsilen tahsili ile davacıya ödenmesine, davacının fazlaya ilişkin talebinin reddine karar verilmiştir.
Kararı davacı ve davalılar vekili temyiz etmiştir.
1-Dava, davalı ... AŞ."nin kuruluş aşamasındaki taahhüt neticesinde davacı tarafından yapılan web tasarım bedelinin tahsili istemine ilişkindir.
Mahkemece %10 şirket hisse bedeli 7.175 TL"ye hükmedilmiştir. TTK. 355/2 maddesinde "Tescilden önce şirket adına işlem yapanlar ve taahhütlere girişenler, bu işlem ve taahhütlerden şahsen ve müteselsilen sorumludurlar. Ancak, işlem ve taahhütlerin, ileride kurulacak şirket adına yapıldığı açıkça bildirilmiş ve şirketin ticaret siciline tescilinden sonra üç aylık süre içinde bu taahhütler şirket tarafından kabul olunmuşsa, yalnız şirket sorumlu olur." hükmü yer almaktadır. Mahkemece bu madde hükmü değerlendirilmeksizin her iki davalının sorumluluğuna karar verilmesi yerinde görülmemiş davalılar vekilinin temyiz isteminin kabulü ile hükmün bozulmasına karar vermek gerekmiştir.
2-Ayrıca mahkemece taahhütteki %10 şirket hissesinin nominal değerine hükmedilmiş ise de davacı, hisse devrini veya hisse bedelini talep etmeyip, taraflar arasında icap kabul niteliğinde olan mail ile sağlanan anlaşma uyarınca yaptığı web tasarımı işinin bedelini talep ettiğinden, yapılan iş karşılığı hisse verilmesine ilişkin değerlendirme yerinde olmamıştır. Davalı yapılan web tasarımı karşılığı 106.000 TL ödediğini savunmuş, davacı ise 26.000 TL masraf tahsil ettiğini beyan etmiştir. Web tasarımının davacı tarafından yapıldığı nizalı olmadığına göre, web tasarımı için yapılan masraflar da nazara alınarak, tasarım bedelinin bilirkişi incelemesi ile belirlenerek, ödemeler konusundaki iddia, savunma ve deliller dikkate alınarak davacıya ödenen bedelin de tenkis edilerek varsa bakiye davacı alacağına hükmedilmesi gerekirken mahkeme gerekçesindeki gibi karar verilmesi yerinde olmadığından kararın taraflar yararına bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bette açıklanan nedenlerle kararın davalılar lehine BOZULMASINA, (2) nolu bette açıklanan nedenlerle kararın taraflar lehine BOZULMASINA, ödedikleri temyiz peşin harcın istekleri halinde temyiz edenlere iadesine, 15.02.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.