Dolandırıcılık - Yargıtay 15. Ceza Dairesi 2019/1783 Esas 2019/5099 Karar Sayılı İlamı

15. Ceza Dairesi
Esas No: 2019/1783
Karar No: 2019/5099
Karar Tarihi: 08.05.2019

Dolandırıcılık - Yargıtay 15. Ceza Dairesi 2019/1783 Esas 2019/5099 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Sanık, kendisini komiser olarak tanıtıp, müştekiyi telefonla arayarak operasyon yapacaklarını ve parasının başka bir bankaya yatırılması gerektiğini söyleyerek hileli bir şekilde aldatmış ve haksız menfaat elde etmiştir. Mahkeme, bu eylemin nitelikli dolandırıcılık suçunu oluşturup oluşturmayacağına ilişkin takdirin üst dereceli Ağır Ceza Mahkemesine ait olduğunu belirterek görevsizlik kararı vermiştir. Sanık müdafiinin temyiz itirazları yerinde görüldüğünden, hüküm BOZULMUŞTUR. Mahkemenin verdiği ceza miktarı bakımından kazanılmış hakkın saklı tutulması kararı ise uygulanacaktır.
Kanun maddeleri:
- Türk Ceza Kanunu'nun 157/1, 39/1, 62, 52/2-4 ve 51/1-3 maddeleri
- 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 158/1-L maddesi
- 1412 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu'nun 321, 326/son maddesi
- 5320 sayılı Kanun'un 8/1. maddesi

15. Ceza Dairesi 2019/1783 E. , 2019/5099 K.

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Dolandırıcılık
HÜKÜM : TCK"nın 157/1, 39/1, 62, 52/2-4 ve 51/1-3. maddeleri gereğince mahkumiyet

Sanığın dolandırıcılık suçundan mahkumiyetine ilişkin hüküm, sanık müdafii tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü;
Sanığın, müştekiyi telefon ile arayarak kendisini komiser olarak tanıttığı, operasyon yapacaklarını, para hareketlerini takip ettiklerini, bankadaki parasını çekerek başka bankaya yatırmasını söyleyerek müştekiyi hileli hareketlerle aldatıp haksız menfaat temin ettiğinin iddia ve kabul edildiği olayda; eylemin 5237 sayılı TCK"nın 158/1-L maddesinde öngörülen nitelikli dolandırıcılık suçunu oluşturup oluşturmayacağına ilişkin delillerin takdirinin üst dereceli Ağır Ceza Mahkemesine ait olduğu gözetilerek görevsizlik kararı verilmesinde zorunluluk bulunması,
Bozmayı gerektirmiş, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, sair yönleri incelenmeyen hükmün bu nedenle, 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, aynı Kanunun 326/son maddesi uyarınca ceza miktarı bakımından kazanılmış hakkın saklı tutulmasına, 08/05/2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.