
Esas No: 2015/27067
Karar No: 2018/7925
Karar Tarihi: 27.03.2018
Yargıtay 22. Hukuk Dairesi 2015/27067 Esas 2018/7925 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :İş Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : ALACAK
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle, temyiz talebinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı vekili, müvekkili işçinin iş sözleşmesinin iş bitimi nedeni ile feshedildiğini, işçilik alacaklarının ödenmediğini ileri sürerek, kıdem ve ihbar tazminatı ile yıllık izin ücret alacağının hüküm altına alınmasını talep etmiştir.
Davalı vekili, davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, toplanan deliller ve bilirkişi raporuna dayanılarak, yıllık izin ücretinin reddi ile davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Kararı, davalı vekili temyiz etmiştir.
1-Dosyadaki yazılara toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, davalının aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
2- Davacının ücretinin brüt tutarının nasıl tespit edilmesi gerektiği taraflar arasında uyuşmazlık konusudur.
Somut uyuşmazlıkta, davacı davalı şirketin Katar şantiyesinde ısıl işlem personeli olarak çalışmıştır. Yurt dışında çalışan işçinin, yurt içinde çalışan işçiler gibi brüt ücretinin belirlenmesi mümkün değildir. Bu noktada özellikle davacı işçinin 506 sayılı Sosyal Sigortalar Kanunu’nun 86. maddesinde düzenlenen topluluk sigortasından yararlanıp yararlanmadığı ile 5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu’nun geçici 6. madde hükümleri de dikkate alınarak isteğe bağlı sigortalılık durumunun ne olduğu belirleyici olacaktır. Mahkemece, bu hususlar açıklığa kavuşturulmadan davacının brüt ücretinin yazılı şekilde tespit edilmesi hatalı olmuştur.
3-Hükme esas alınan bilirkişi raporunda, davacıya Suudi Riyali üzerinden ödenen ücret miktarı, Amerikan Dolarına çevrilerek ihbar tazminatı alacağı tutarı hesaplanmış, mahkemece de Amerikan Doları üzerinden ihbar tazminatı hüküm altına alınmıştır
Dosya kapsamına ve 17.01.2008 tarihli sözleşmeye göre, davacının son ücretinin, Katar Riyali olarak belirlendiği sabittir. Eldeki davaya uygulanacak mülga 818 sayılı Borçlar Kanunu’nun 83. maddesinin üçüncü fıkrasında, “Yabancı para borcunun vadesinde ödenmemesi halinde alacaklı, bu borcu vade veya fiilî ödeme günündeki rayice göre Türk parası ile ödenmesini isteyebilir” hükmü düzenlenmiş olup, davacı, Katar Riyali ve Türk Lirası arasında tercih hakkına sahiptir. Alacağının Amerikan Doları üzerinden hükme bağlanması talebi yerinde değildir. Bu halde, davacı taraftan, Katar Riyali ve Türk Lirası arasında tercih hakkını kullanması istenilmeli ve neticeye göre sonuca gidilmelidir. Mahkemece, anılan kanun hükmü gözardı edilerek, ihbar tazminatı alacağının Amerikan Doları üzerinden hükme bağlanması hatalıdır.
4-Hükme esas alınan bilirkişi raporunda davacının ihbar tazminatı hesabının kıdem tazminatı hesabından farklı olarak 13.51 Katar Riyali üzerinden yapılmış olması da hatalıdır.
Yukarıda yazılı sebeplerden kararın bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda yazılı sebepten BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 27.03.2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.