4. Hukuk Dairesi 2014/9879 E. , 2015/6703 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : Asliye Hukuk Mahkemesi
Davacı ... vekili Avukat ... tarafından, davalı ... Bakanlığı aleyhine 26/06/2012 gününde verilen dilekçe ile maddi tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın reddine dair verilen 12/02/2014 günlü kararın Yargıtay’ca incelenmesi davacı vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü.
Dava, icra memurunun kusurlu eyleminden dolayı uğranılan zararın ödetilmesi istemine ilişkindir. Mahkemece istem reddedilmiş; karar, davacı tarafından temyiz edilmiştir.
Davacı, dava dışı borçlu aleyhine başlattığı icra takibi dosyasında, borçlu hakkındaki bir başka icra dosyasına ihtiyati haciz konulmasına karar verildiğini, bu konudaki yazının muhatap icra dairesine gönderildiğini, icra müdür yardımcısı imzasına teslim edildiğini, bu dosyadaki derece kararı düzenlenirken ihtiyati haciz yazısının nazara alınmadığını, sonrasında o dosyadan yapılan satış sonucu elde edilen paranın dosya alacaklısına ödendiğini, ihtiyati haciz yazısı dikkate alınsaydı alacaklıya paranın ödenmeyeceğini, alacağını tahsil edebilecekken icra memurunun kusurlu eylemi nedeniyle alacağını tahsil edemediğini belirterek, İİK 5. maddesi uyarınca zararının giderilmesini istemiştir.
Davalı, davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, davacının alacaklı olarak dava dışı borçlu aleyhine başlattığı icra takibinin kesinleşmiş alacak için değil, ihtiyati haciz kararına dayandığı, takibin derdest olup halen borçlu aleyhine yazışmaların devam ettiği, mal varlığı bulunursa alacağın tahsil edilebileceği, ortada kesinleşmiş mağduriyet olmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
Dosya arasındaki bilgi ve belgelerden; davacı tarafından borçlular ... ve ... aleyhine İcra Dairesinin 2009/5394 esas sayılı dosyasında kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluyla takip başlatıldığı, İcra Dairesinin 2010/1365 esas sayılı dosyasında bu kez alacaklı olan ..."nin borçlu ... aleyhine başlattığı İcra Dairesinin 2010/ 1365 esas sayılı icra dosyasında, alacaklı lehine oluşacak tüm hak ve alacaklar üzerine borca yetecek kadarına ihtiyati haciz konulmasına karar verildiği, kararın icra müdür yardımcısı imzasına 14/11/2011 tarihinde teslim edildiği, 2010/1365 esas sayılı dosyada borçlu adına kayıtlı taşınmazın 3. kişiye 163.000,00 TL bedelle satıldığı, bedelin ödenmesi için icra dairesince “Derece kararı” verildiği ancak bu karara davacı lehine olan ihtiyatı haciz kararının dahil edilmediği, derece kararına, dereceye 3. sırada gösterilen dava dışı banka tarafından itiraz edildiği ancak sonrasında bu itirazdan vazgeçildiği ve dosyaya giren satış bedelinin alacaklıya 16/11/2011 gününde ödendiği, icra müdürünün 22/11/2011 tarihli tutanağından da ihtiyati haciz yazısının dosyaya satış ve ödemeler yapıldıktan sonra 22/11/2011 tarihinde takıldığı anlaşılmaktadır.
Şu durumda, ihtiyati haciz yazısının kaydını zamanında yapmayan ve bu yazıyı nazara almadan ödeme yapan icra müdürlüğü kusurludur. Mahkemece işin esası incelenerek davacının uğradığı zararın İİK 5. maddesi uyarınca ödetilmesi gerekli iken istemin reddine karar verilmesi usul ve yasaya aykırıdır. Kararın bu nedenle bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda gösterilen nedenlerle BOZULMASINA ve peşin alınan harcın istek halinde geri verilmesine 26/05/2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.