19. Hukuk Dairesi 2016/99 E. , 2016/10205 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki ipoteğin fekki davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün davalı şirket vekilince duruşmalı olarak temyiz edilmesi üzerine ilgililere çağrı kağıdı gönderilmişti. Belli günde davacı vek.Av. ... gelmiş, diğer taraftan gelen olmadığından, onların yokluğunda duruşmaya başlanarak hazır bulunan avukatın sözlü açıklamaları dinlenildikten ve temyiz dilekçesinin süresinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
-KARAR-
Davacı vekili, müvekkili aleyhine davalı şirket tarafından ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla girişilen icra takibinin kesinleştiğini, müvekkilinin taşınmazı üzerinde davalı ..."ye vermiş olduğu vekaletnameye istinaden vekil vasıtasıyla ipotek tesis edildiğini, vekaletnamenin tanzim tarihinde müvekkilinin 70 yaşında olup, vekaletnameye dayanak olan sağlık raporunun pratisyen hekim tarafından düzenlendiğinden vekaletnamenin geçersiz olduğunu, öte yandan vekaletnamenin karışık ve muğlak şekilde yetkiler içerdiğini, müvekkilinin kandırılmak istendiğini, davalı ..."nin vekalet veren müvekkilinin zararına işlem yaptığını, lehine işlem yapılan davalı şirketin de kötü niyetli olduğunu, davalı ..."nin vekillikten azledildiğini, müvekkilinin davalı şirkete herhangi bir borcunun olmadığını ileri sürerek ipoteğin fekkine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı şirket vekili, davanın ipotekli takibin yapıldığı yer veya müvekkili şirketin ikametgahı olan İzmir"de açılması gerektiğini, vekaletnamenin hile yoluyla alındığı ve davacının kandırılmak istendiği iddia edildiğinden davanın yasada öngörülen 1 yıllık hak düşürücü süre içinde açılmadığını, davacının oğlu olan dava dışı Kazım Çıtak"ın müvekkile şirkete borcunun bulunduğunu, bonolar nedeni ile adı geçen hakkında takip yapıldığını, dava konusu ipoteğin de sözü edilen borcun tahsilini teminen gerçekleştirildiğini, bonolara dayalı takip semeresiz kalınca tahsilde tekerrür olmamak kaydıyla ipoteğe dayalı takibin başlatıldığını, davacının akli melekelerin yerinde olduğunu, vekaletname ve ipotek tesis tarihinde hukuki ehliyetinin bulunduğunu belirterek davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
Davalı ..., davaya cevap vermemiştir.
Mahkemece toplanan deliller sonucunda, davalı şirketin yetkiye ve zamanaşımına yönelik itirazlarının yerinde görülmediği, davacının davalı Ayhan Demirelli"ye noterde düzenlenen vekaletname ile geniş kapsamlı bir vekaletname vermiş olduğu, anılan vekaletnamede ""bilumum şirketlerin kullandığı veya kullanacağı her türlü borca karşılık"" ipotek tesisinden sözedilmiş ise de dava konusu ipoteğin davacının davalı şirkete borcundan dolayı tesis edildiği, ancak davalı şirketin ticari defterlerinde davacı adına borç kaydına rastlanılmadığı, davalı Ayhan Demirelli"nin vekalet görevini kötüye kullandığı, davacıya ait bir borç varmış gibi hareket ederek bu borca istinaden davacıya ait taşınmaz üzerinde ipotek tesis ettiği gerekçesiyle davanın kabulüne icra takibine dayanak davacı adına kayıtlı taşınmaz üzerindeki ipoteğin fekkine karar verilmiş, hüküm davalı şirket vekilince temyiz edilmiştir.
Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere ve özellikle davacı tarafından davalı ...ye verilen ipotek tesisine ilişkin vekaletname kapsamında davacının davalıdan alacağı krediler yönünden bir yetki yer almaması nedeniyle yazılı şekilde hüküm kurulmasında bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalı ... vekilinin yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, vekili Yargıtay duruşmasında hazır bulunan davacı yararına takdir olunan 1.350,00- TL duruşma vekalet ücretinin davalılardan alınarak davacıya ödenmesine, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edenden alınmasına, 06.06.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.
Aslı gibidir.