4. Ceza Dairesi 2017/15999 E. , 2020/17479 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇLAR : Tehdit, hakaret
HÜKÜMLER : Mahkumiyet
Yerel Mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü:
Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede;
A-Sanık ...’ya yükletilen hakaret ve birden fazla kişi tarafından birlikte tehdit eylemleriyle ulaşılan çözümü haklı kılıcı zorunlu öğelerinin ve bu eylemlerin sanık tarafından işlendiğinin Kanuna uygun olarak yürütülen duruşma sonucu saptandığı, bütün kanıtlarla aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde ve eksiksiz sergilendiği, özleri değiştirilmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı,
Sanığın, tehdit eylemini birden fazla kişi ile birlikte ve silahtan sayılan levye ile gerçekleştirdiğinin anlaşılması karşısında, hakkında TCK’nın 10/2, a-c maddesi gereğince alt sınırdan uzaklaşılarak mahkumiyet hükmü kurulmamış ise de, aleyhe temyiz olmadığından bozma yapılamayacağı,
Anlaşılmış ve ileri sürülen başkaca temyiz nedenleri yerinde görülmediği gibi hükmü etkileyecek oranda hukuka aykırılığa da rastlanmamıştır.
Ancak;
1-Amasya 1. Asliye Ceza Mahkemesi’nin 2010/777 Esas, 2012/663 Karar sayılı ilamından dolayı sanığın mükerrir olduğu belirtilmiş ise de, anılan ilamda hırsızlık, konut dokunulmazlığının ihlali ve mala zarar verme suçları kapsamında birden fazla mahkumiyet hükmü bulunduğundan, 5275 sayılı Kanun"un 108/2. maddesi uyarınca daha ağır cezayı içeren hırsızlık suçundan verilen mahkumiyet hükmünden dolayı sanık hakkında tekerrür hükümlerinin uygulanması gerektiğinin gözetilmemesi,
2-TCK"nın 53/1-b maddesinde yer alan hak yoksunluğunun uygulanmasına ilişkin hükmün, Anayasa Mahkemesinin 08/10/2015 tarih ve 2014/140 Esas, 2015/85 Karar sayılı kararı ile iptal edilmesi nedeniyle uygulanma olanağının ortadan kalkmış olması,
Bozmayı gerektirmiş ve sanık ...’nun temyiz iddiaları bu nedenle yerinde görüldüğünden, 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nın 322. maddesi uyarınca hükümlerin BOZULMASINA, ancak bu aykırılıklar yeniden yargılama yapılmasına gerek olmaksızın düzeltilebilir nitelikte bir yanılgı olduğundan, temyiz edilen karardan tebliğnameye kısmen uygun olarak TCK’nın 53/1-b maddesinin uygulanmasına ilişkin kısmın çıkarılmasına ve sanık hakkında TCK"nın 58.maddesinin uygulanmasıyla ilgili olan kısımların hüküm fıkralarından çıkartılarak, yerine “ Amasya 1. Asliye Ceza Mahkemesi’nin 2010/777 Esas, 2012/663 Karar sayılı ilamı ile hırsızlık suçundan verilen 10 ay hapis cezasından dolayı 5237 sayılı TCK"nın 58. maddesinin 6. ve 7. fıkraları uyarınca sanık hakkında hükmolunan cezaların mükerrirlere özgü infaz rejimine göre çektirilmesine ve cezaların infazından sonra denetimli serbestlik tedbirinin uygulanmasına” ibaresinin eklenmesi suretiyle diğer yönleri usul ve yasaya uygun bulunan HÜKÜMLERİN DÜZELTİLEREK ONANMASINA,
B- Sanık ...’ya yükletilen hakaret ve birden fazla kişi tarafından birlikte tehdit suçlarından kurulan mahkumiyet hükümlerinin temyizine gelince;
1- Dosya kapsamı ve oluşa göre, sanıkların tehdit eylemini birlikte gerçekleştirdikleri sırada ellerinde demir levye bulunduğu, mağdur ...’nin aşamalarda levye gördüğüne yönelik aşamalardaki beyanı karşısında, eylemin birden fazla kişi tarafından silahla tehdit suçunu oluşturduğu halde yerinde olmayan yetersiz gerekçe ile TCK’nın 106/2-a maddesinin sanık hakkında uygulanmaması,
2-Sanık ... hakkında mahkumiyet kararı verilen 16.10.2014 tarihli oturumda aynı yargı çevresindeki cezaevinde başka suçtan hükümlü olduğu anlaşılan ve savunmasının alındığı 20/03/2014 tarihli celsede duruşmadan bağışık tutulmak isteyip istemediği sorulmayan sanığın son duruşmaya katılması sağlanmadan yokluğunda mahkumiyet kararı verilmek suretiyle 5271 sayılı CMK"nın 196. maddesine aykırı davranılarak savunma hakkının kısıtlanması,
3-Anayasa Mahkemesi’nin karar tarihinden sonra 24/11/2015 günlü Resmi Gazete’de yayımlanan 08/10/2015 gün ve 2014/140 esas, 2015/85 sayılı, TCK"nın 53. maddesinin bazı bölümlerinin iptaline ilişkin kararın ve TCK"nın 53/1-c maddesinde düzenlenen hak yoksunluğunun uygulanma süresi ve şeklinin Kanunda öngörülen biçimde uygulanması zorunluluğu,
Bozmayı gerektirmiş ve sanık ..."nın temyiz itirazları bu nedenle yerinde görülmüş olduğundan, tebliğnameye aykırı olarak HÜKÜMLERİN BOZULMASINA, yeniden hüküm kurulurken karşı temyiz olmadığından 1412 sayılı CMUK"nın 326/son maddesi uyarınca ceza miktarı bakımından sanığın kazanılmış haklarının saklı tutulmasına, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 23/11/2020 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.
Hükme iştirak eden üye ..."un, 26.12.2020 tarihinde vefat etmesi nedeniyle imza eksikliğinin giderilemediğine dair 5271 sayılı CMK"nın 232/5. maddesine istinaden düşülen iş bu şerhin altı imzalanmıştır.