19. Hukuk Dairesi Esas No: 2016/455 Karar No: 2016/10192 Karar Tarihi: 06.06.2016
Yargıtay 19. Hukuk Dairesi 2016/455 Esas 2016/10192 Karar Sayılı İlamı
19. Hukuk Dairesi 2016/455 E. , 2016/10192 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne, kısmen reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı ... vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
-KARAR-
Davacı vekili, müvekkili banka ile davalı ... arasında imzalanan genel kredi sözleşmesinde diğer davalının kefil olarak yer aldığını, anılan kredi sözleşmesi gereğince kredi kullandırıldığını, kredi geri ödemelerin aksaması üzerine hesabın kat edilerek borçlulara noter kanalıyla ihtarname keşide edildiğini, alacağın tahsili için davalılar aleyhine girişilen icra takibinin itiraz sonucu durduğunu ileri sürerek itirazın iptali ile takibin devamına ve icra inkar tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı ... vekili, davacı tarafından alacağına dayanak hiç bir belgenin taraflarına gönderilmediğini, haksız olarak hesabın kat edildiğini, ödemelerinin alacaktan mahsup edilmeden takibe geçildiğini, talep edilen faizin fahiş olduğunu belirterek davanın reddine ve icra inkar tazminatına karar verilmesini istemiştir. Diğer davalı, cevap vermemiştir. Mahkemece yapılan yargılama ve benimsenen bilirkişi raporu doğrultusunda, davanın kısmen kabulüne takibe itirazın 3.421,70 asıl alacak ve 114,62 TL işlemiş faiz üzerinden iptali ile takibin devamına ve davacı yararına icra inkar tazminatına karar verilmiş, hüküm davalı ... vekilince temyiz edilmiştir. Dava, genel kredi sözleşmesinden kaynaklanan alacağın tahsiline yönelik icra takibine itirazın iptaline ilişkindir. Uyuşmazlık banka kredi sözleşmesinden kaynaklanmakta olup bankacılık konusunda uzman bir bilirkişiden rapor alınması gerekirken serbest mali müşavirin bilirkişi olarak tayin edilmesi usul ve yasaya aykırı olduğu gibi dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda hazırlanan bilirkişi raporunun da yeterli inceleme içermediği ve Yargıtay denetimine elverişli olmadığı görülmüştür. Bu durumda Kredi sözleşmesi uyarınca davacı banka alacağının belirlenmesi için banka kayıtları üzerinde bankacılık işinden anlayan uzman bir bilirkişiye inceleme yaptırılarak Yargıtay denetimine ve hüküm kurmaya elverişli rapor alınıp sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken yetersiz bilirkişi raporuna dayanılarak eksik inceleme ile hüküm kurulması bozmayı gerektirmiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün temyiz eden davalı ... yararına BOZULMASINA, bozma nedenine göre sair temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, peşin harcın istek halinde iadesine, 06/06/2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.