Abaküs Yazılım
22. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/27916
Karar No: 2020/815
Karar Tarihi: 21.01.2020

Yargıtay 22. Hukuk Dairesi 2016/27916 Esas 2020/815 Karar Sayılı İlamı

22. Hukuk Dairesi         2016/27916 E.  ,  2020/815 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ:İş Mahkemesi
    DAVA TÜRÜ: ALACAK

    Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi davalılar vekilleri tarafından istenilmekle, temyiz taleplerinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
    Y A R G I T A Y K A R A R I
    Davacı İsteminin Özeti:
    Davacı vekili, davacının davalılardan ... Üniversitesi Rektörlüğüne bağlı ... Araştırma Hastanesinde ve geçici olarak da ... Hastanesi Yemekhanesinde değişen alt işverenler bünyesinde çalıştığını, iş sözleşmesinin davacı tarafından emeklilik sebebiyle feshedildiğini ileri sürerek kıdem tazminatı ile yıllık izin ücreti alacaklarının davalılardan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
    Davalıların Cevabının Özeti:
    Davalı ... vekili, talep edilen alacakların zamanaşımına uğradığını, davacının alacaklarından diğer davalı şirketin sorumlu olduğunu savunarak davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
    Davalı ... Ve İnsan Kaynakları Hiz. Mak. İnş. Gıda Tic. ve San. Ltd. Şti. vekili, davacının davalı şirket bünyesindeki çalışmasının beş ay sürdüğünü, kıdem tazminatına hak kazanmadığını, diğer davalının gerçek işveren olduğunu beyan ederek davanın reddi gerektiğini savunmuştur.
    Mahkeme Kararının Özeti:
    Mahkemece, toplanan deliller ve bilirkişi raporu doğrultusunda davanın kabulüne karar verilmiştir.
    Temyiz Başvurusu:
    Kararı, ... vekili ile diğer davalı ... ve İnsan Kaynakları Hiz. Mak. İnş. Gıda Tic. ve San. Ltd. Şti. vekili temyiz etmiştir.
    Gerekçe:
    1-Taraflar arasında davacının çalışma süresi ile davalıların sorumlu olduğu alacak miktarının belirlenmesi noktasında uyuşmazlık bulunmaktadır.Somut uyuşmazlıkta, davacı 08.11.2000 tarihinden itibaren değişen alt işverenlere bağlı olarak ...Üniversitesi Rektörlüğüne bağlı ... Araştırma Hastanesinde ve geçici olarak da ... Hastanesi Yemekhanesinde çalıştığını ileri sürmüş olup, mahkemece Sosyal Güvenlik Kurumu kayıtlarına göre davacının ... Hastanesi bünyesinde çalıştığı süreler düşülmek suretiyle, kesintili olarak kabul edilen toplam çalışma süresi üzerinden hesaplanan kıdem tazminatı alacağı hüküm altına alınmıştır. Dairemiz uygulamasına göre, davacının farklı alt işverenler bünyesinde geçen çalışmaları arasında makul süreyi aşan bir kesinti olması halinde, alt işverenler arasında işyeri devrinin bulunmadığı kabul edilmektedir. Bu halde, her bir alt işveren ile asıl işverenin sorumlu olduğu alacak miktarının işçinin söz konusu alt işveren bünyesinde çalıştığı süre ve ücret ile sınırlı olarak belirlenmesi gerekmektedir. Mahkemece belirtilen yönden herhangi bir inceleme ve değerlendirme yapılmadan alt işverenler arasında işyeri devri bulunduğu kabul edilerek, asıl işverenin davacının son ücreti ile toplam çalışma süresine isabet eden alacaklarından sorumlu olduğu yönünde karar verilmesi hatalıdır.Ayrıca, hükme esas alınan bilirkişi raporunda davacının ...Hastanesinde geçen çalışma süresi dışlanmış ise de, davacının çalıştığı tespit edilen ... Hastanesi ile ... Hastanesindeki çalışmalarının aynı hizmet alım sözleşmesi kapsamında aynı asıl işverene ait işyerinde geçip geçmediği açıklığa kavuşturulmamıştır.Bu itibarla davacının Sosyal Güvenlik Kurumu kayıtlarında çalıştığı belirlenen işyerleri ile davalı asıl işveren arasındaki ilişkinin açıklığa kavuşturulması için öncelikle tüm hizmet alım sözleşmeleri eksiksiz olarak getirtilmeli, hizmet alım sözleşmesi bulunmayan dönemler yönünden ayrıca değerlendirme yapılarak, yukarıda açıklanan ilke ve esaslara göre davacının çalışma süresi belirlendikten sonra davalıların bu sürele isabet eden alacaklardan sorumlu olup olmadığı ayrı ayrı değerlendirilmelidir. Eksik araştırma ve inceleme ile yazılı şekilde karar verilmesi hatalıdır.
    2-Taraflar arasında, davacının yıllık izin ücreti alacağının miktarı noktasında uyuşmazlık vardır.
    6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu"nun 31. maddesinde hâkim, uyuşmazlığın aydınlatılmasının zorunlu kıldığı durumlarda, maddi veya hukuki açıdan belirsiz yahut çelişkili gördüğü hususlar hakkında, taraflara açıklama yaptırabilir, soru sorabilir, delil gösterilmesini isteyebilir şeklinde düzenleme yapılarak hakime yargılama sonunda doğruya ulaşma görevini yüklemiştir. Anayasamızın 141. maddesine göre, yargı basit, çabuk ve ucuz gerçekleşmelidir. Devlet yargının basit, ucuz ve çabuk gerçekleşmesi için gerekli düzenlemeleri yapmak durumundadır. Zira hakkın tanınması ve korunmasındaki gecikmeler, hukuk devleti ilkesi ile uyumlu değildir, adil yargılanma hakkını ihlâl eder. Bu sebeple yargılama sonucunda ulaşılacak hüküm, doğru, gecikmemiş ve kendisinden beklenen etkiyi gösteren bir niteliğe sahip olmalıdır. Bundan dolayı belirsiz vakıaların açıklattırılmasına, eksikliklerin hâkim tarafından işaret edilerek taraflarca giderilerek yargılamanın uzatılmasının önüne geçilmesine ilişkin hâkimin davayı aydınlatma yükümlülüğü bulunmaktadır. Usul hukukunda bu yükümlülüğün anlamı, doğru hüküm kurulmasıdır. Bu hususta yapılacak bir inceleme içinse, tarafların iddialarını eksiksiz ve zaman, yer gibi somut unsurlarıyla tam bir açıklık içinde yargılamaya getirmeleri gerekmektedir.Somut olayda davacı vekili süre belirtmeksizin davacının yıllık izin haklarının kullandırılmadığını iddia etmiştir. Mahkemece, davacının toplam hizmet süresince 9 yıllık dönemde hiç izin kullanmadığı kabul edilerek yıllık ücretli izin alacağı hüküm altına alınmıştır. Mahkemece, davacının davayı somutlaştırma yükü (HMK m.194), hakimin de davayı aydınlatma yükümlülüğü (HMK m. 31) bulunduğu göz önüne alınarak, davacının 9 yıllık çalışma süresi boyunca hiç yıllık izin kullanmaması hayatın olağan akışına ters olduğundan, davacının beyanı alındıktan sonra tüm deliller birlikte değerlendirilip, sonucuna göre karar verilmesi gerekirken, eksik inceleme ile yazılı şekilde karar verilmesi hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.Sonuç: Temyiz olunan hükmün yukarıda açıklanan sebeplerden BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 21.01.2020 tarihinde oybirliği ile karar verildi.
























    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi