Abaküs Yazılım
10. Ceza Dairesi
Esas No: 2018/2594
Karar No: 2018/4723
Karar Tarihi: 31.05.2018

Yargıtay 10. Ceza Dairesi 2018/2594 Esas 2018/4723 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Silifke 2. Asliye Ceza Mahkemesi, bir şüphelinin resmi belgenin düzenlenmesinde yalan beyan suçundan dolayı düzenlenen iddianamenin iadesine dair yapılan itirazın reddine karar verdi. Ancak, bu karara itirazda bulunuldu ve Silifke 2. Ağır Ceza Mahkemesi, iade kararını bozdu. Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı, bu kararın kanun yararına bozulması için başvurdu. Ancak, Yargıtay 10. Ceza Dairesi, bu talebi Yargıtay 11. Ceza Dairesi'nin görev alanına girdiği için kabul etmedi. Kararda, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu'nun 170/3. maddesinde iddianamede nelerin gösterileceği, aynı Kanun'un 174/1. maddesinde iddianamenin hangi hallerde iadesine karar verileceğinin belirtildiği vurgulanmıştır.
10. Ceza Dairesi         2018/2594 E.  ,  2018/4723 K.

    "İçtihat Metni"

    Adalet Bakanlığı"nın, 19/04/2018 tarihli yazısı ile resmi belgenin düzenlenmesinde yalan beyan suçundan şüpheli ... hakkında yapılan soruşturma evresi sonucunda, iddianamenin iadesine dair Silifke 2. Asliye Ceza Mahkemesinin 29/01/2018 tarihli ve 2018/29 sayılı kararına yönelik itirazın reddine ilişkin Silifke 2. Ağır Ceza Mahkemesi’nin 15/02/2018 tarihli ve 2018/218 değişik iş sayılı kararının kanun yararına bozulmasına yönelik talebi üzerine, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı’nca 30/04/2018 tarihli yazı ekinde dosyanın Dairemize gönderildiği anlaşıldı.
    Dosya incelendi.
    GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ:
    A) Konuyla İlgili Bilgiler:
    Şüpheli hakkında, 20/11/2017 tarihinde ceza infaz kurumundan özel izinle ayrılırken izinde geçireceği adresi gerçeğe aykırı bildirdiği iddiası ile resmi belgenin düzenlenmesinde yalan beyan suçundan dolayı düzenlenen iddianamenin iadesine dair Silifke 2. Asliye Ceza Mahkemesinin 29/01/2018 tarihli ve 2018/29 sayılı kararına yönelik itirazın reddine Silifke 2. Ağır Ceza Mahkemesi’nin 15/02/2018 tarihli ve 2018/218 değişik iş sayılı kararı ile kesin olarak karar verildiği anlaşılmıştır.
    B) Kanun Yararına Bozma Talebi:
    Kanun yararına bozma talebi ve ihbar yazısında, "Resmi belgenin düzenlenmesinde yalan beyan suçundan şüpheli ... hakkında yapılan soruşturma evresi sonucunda, Silifke Cumhuriyet Başsavcılığınca düzenlenen 24/01/2018 tarihli ve 2018/418 soruşturma, 2018/115 sayılı ve 2018/96 sayılı iddianamenin iadesine dair Silifke 2. Asliye Ceza Mahkemesinin 29/01/2018 tarihli ve 2018/29 iddianame değerlendirme sayılı kararına karşı Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından yapılan itirazın reddine ilişkin mercii Silifke 2. Ağır Ceza Mahkemesinin 15/02/2018 tarihli ve 2018/218 değişik iş sayılı kararını kapsayan dosya incelendi.
    Benzer bir olaya ilişkin olarak Yargıtay 18. Ceza Dairesinin 31/10/2016 tarihli ve 2016/15416 esas, 2016/16813 karar sayılı ilamında, "... 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunun 170/2. maddesine göre soruşturma evresi sonunda toplanan deliller, suçun işlendiği hususunda yeterli şüphe oluşturuyorsa; Cumhuriyet Savcısı bir iddianame düzenleyerek kamu davası açar. Aynı yasa maddesinin 3. fıkrasında ise iddianamede gösterilmesi ve bulunması gereken unsurlar sayılmıştır. Şüphelinin ifadesinin veya savunmasının alınmasında belirtilen madde açısından bir zorunluluk bulunmamaktadır.
    Bu itibarla, Ceza Muhakemesi Hukukunun temel amacı olan maddi gerçeğe ulaşılmasıdır. İddianamede belirtilen suç vasfı değerlendirildiğinde, suçun takibinin şikayete bağlı olmadığı ve uzlaşma ile önödeme hükümlerinin uygulanma imkanının bulunmadığı, dosya kapsamında müşteki beyanlarını doğrular nitelikte iki tanığın ifadesine yer verildiği, bu kanıtların kamu davası açılması için yeterli şüphe oluşturduğu tartışmasızdır. Şüphelinin ifadesi veya savunması dosya içerisindeki bu deliller karşısında suçun sübutuna mutlak etki
    eden bir kanıt niteliği de taşımamaktadır. Dolayısıyla şüphelinin ifadesinin alınmasında bu fıkra açısından da bir zorunluluk bulunmamaktadır.
    Sonuç olarak, şüphelinin ifadesinin alınmaması sebebiyle iddianamenin iadesine karar verildiği, bu hususun ikmali amacıyla yapıldığı anlaşılan iddianamenin iadesi ve bu karara yapılan itiraz üzerine verilen kabul kararı yerinde görülmekle, kanun yararına bozma isteminin reddine karar verilmiştir..." şeklinde açıklandığı üzere,
    Somut olayda Silifke 2. Asliye Ceza Mahkemesince, şüphelinin ifadesinin alınmadığından ve izin belgesinin dosya içerisinde bulunmadığından bahisle iddianamenin iadesine karar verilmiş ise de, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 170/3. maddesinde iddianamede nelerin gösterileceği, aynı Kanun’un 174/1. maddesinde iddianamenin hangi hallerde iadesine karar verileceğinin belirtildiği, aynı Kanun’un 170/2. maddesinde yer alan “Soruşturma evresi sonunda toplanan deliller, suçun işlendiği hususunda yeterli şüphe oluşturuyorsa; Cumhuriyet savcısı, bir iddianame düzenler.” hükmü uyarınca Cumhuriyet savcısının dava açmasının zorunlu olduğu ve suçun hukukî nitelendirilmesinin de Cumhuriyet savcısına ait olduğu, bu durumda mahkemece, iddianamede gösterilen olaylarla ilgili olarak ibraz edilen deliller ve yargılama sırasında ibraz edilebilecek deliller birlikte değerlendirilerek yargılama sonucuna göre bir karar verilmesi gerekeceği, iddianamenin iadesi sebepleri arasında şüphelinin savunmasının alınmamış olmasının sayılmadığı, ayrıca dosya kapsamında suça konu izin belgesi suretinin de bulunduğu cihetle, itirazın kabulü yerine, yazılı şekilde reddine karar verilmesinde isabet görülmemiştir." denilerek, Silifke 2. Ağır Ceza Mahkemesi’nin 15/02/2018 tarihli ve 2018/218 değişik iş sayılı kararının bozulması istenmiştir.
    C) Konunun Değerlendirilmesi:
    Kanun yararına bozma isteğinin kapsamı, şüpheli hakkında resmi belgenin düzenlenmesinde yalan beyan suçundan dolayı düzenlenen iddianamenin iadesine dair Silifke 2. Asliye Ceza Mahkemesinin 29/01/2018 tarihli ve 2018/29 sayılı kararına yönelik itirazın reddine karar verilmesinin yasaya uygun olup olmadığına ilişkindir.
    Bu duruma göre, 6572 sayılı Kanun ile değişik Yargıtay Kanunu"nun 27. maddesi hükmü ile Yargıtay Birinci Başkanlık Kurulu"nun 09.02.2018 tarih ve 2018/1 sayılı kararı uyarınca, işin incelenmesi Yargıtay 11. Ceza Dairesi"ne ait olmakla Dairemizin görevsizliğine karar vermek gerekmiştir.
    D) Karar:
    Açıklanan nedenlere göre; kanun yararına bozma talebinin incelenmesi Yargıtay 11. Ceza Dairesi"nin görevine girdiğinden, Dairemizin GÖREVLİ OLMADIĞINA, dosyanın görevli Yargıtay 11. Ceza Dairesi"ne GÖNDERİLMESİNE, 31.05.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.






    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi