21. Hukuk Dairesi 2015/12364 E. , 2016/4719 K.
"İçtihat Metni"
Davacı, davalılardan işverene ait işyerinde geçen çalışmalarının karşılığı olarak yatırılan sigorta primlerinin gerçek maaşı üzerinden eksik kalan primlerin tamamlattırılması gerektiğinin tespitine karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin kabulüne karar vermiştir.
Hükmün, davalılar vekillerince temyiz edilmesi ve davalılardan A.. A.. vekili tarafından duruşma talep edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan ve temyiz konusu hükme ilişkin dava, Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununun 438. maddesinde sayılı ve sınırlı olarak gösterilen hallerden hiçbirine uymadığından Yargıtay incelemesinin duruşmalı olarak yapılmasına ilişkin isteğin reddine karar verildikten sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi.
K A R A R
Dava, davacının prime esas ücretinin tespiti istemine ilişkindir.
Mahkemece, davanın kabulüne ,davacının davalı işyerinde asgari ücretin 2,97 katı oranında prime esas brüt ücretle çalıştığının tespitine karar verilmiştir.
Dosyadaki kayıt ve belgelerden, davacının davalı işyerinde 18.10.2010-09.11.2012 tarihleri arasında bilgi işlem müdürü olarak çalıştığı,davalı işverence ücretinin asgari ücretin üzerinde bildirildiği,hizmet cetveline göre işten ayrıldığı tarihteki brüt ücretinin 1.880,23 TL olduğu anlaşılmaktadır. Mahkemece emsal ücret araştırması yapılmış ,Ticaret odasınca araştırma yapılan otellerde bilgi işlem müdürü unvanlı kadro olmadığından ücret tespiti yapılamadığı belirtilmiştir.Dosyaya sunulan ücret bordrolarının imzalı olduğu, davacının 2012 ekim,kasım,eylül,mayıs,2011 mayıs,2010 kasım ,aralık aylarındaki imzaların kendisine ait olmadığını beyan ettiği, bilirkişi incelemesi ile de bu dönemlerdeki imzaların davacıya ait olmadığının anlaşıldığı,ancak davacının diğer aylara ait ücret bordrosundaki imzaların kendisine ait olmadığına dair itirazı bulunmadığı görülmektedir.Davacı tanıkları, davacının 2000 TL civarında ücret aldığını,bankaya yatan kısım dışında elden ödeme yapıldığını ;davalı tanıkları ise elden ödeme uygulaması olmadığını,ücretin bordroya yansıdığı şekilde olduğunu beyan etmiştir.Dönem bordrolarının dosyada bulunmadığı ,davacı tarafından maaş ödemelerinin bir kısmının elden yapıldığına dair yazışma örnekleri sunulduğu anlaşılmaktadır.
Davanın yasal dayanağını oluşturan 506 sayılı Yasa"nın 79/10. ve 5510 sayılı Yasa"nın 86/9. maddeleri bu tip hizmet tespiti davaları için özel bir ispat yöntemi öngörmemiş ise de, davanın niteliği kamu düzenini ilgilendirdiği ve bu nedenle özel bir duyarlılık ve özenle yürütülmesi gerektiği Yargıtay"ın ve giderek Dairemizin yerleşmiş içtihadı gereğidir.
Nitelikli ve tecrübeli bir işçinin, yaptığı işin özelliğine göre asgari ücret üzerinden ücret alması, hayatın olağan akışına aykırıdır. Ancak, davalı işverence davacının prime esas ücretinin asgari ücretin üzerinde bildirildiği görülmektedir.Davacı, sadece yukarıda belirtilen aylara ait ücret bordrolarındaki imzaların kendisine ait olmadığını belirtmiş,diğer aylara ilişkin ücret bordrolarını ise ihtirazi kayıt koymadan imzalamıştır.
Yapılacak iş, dava konusu yapılan çalışma döneminin tamamında, imzalı ücret bordrosu olan dönemlerde imzalı ücret bordrosu kadar, imzalı ücret bordrosu olmayan veya olup da itiraz edilen imzaların davacıya ait olmadığı anlaşılan dönemlerde dava konusu edilen döneme ait dönem bordrolarını getirtip , dönem bordrolarında ihtilaflı dönemin tamamında kayıtlı ve tarafsız tanıklar saptanarak bunların bilgilerine başvurmak, bordolarda adı geçen kişilerin adreslerinin tespit edilememesi veya beyanları ile yetinilmediği takdirde, Sosyal Güvenlik Kurumu, zabıta, maliye, meslek odası aracılığı ve muhtarlık marifetiyle davalı işyerine komşu işyerlerini tespit edip bu işyerlerinin uyuşmazlık konusu dönemde çalıştığı tespit edilen kayıtlı çalışanları, yoksa işyeri sahipleri araştırılıp tespit edilerek dinlendikten sonra sonucuna göre karar vermekten ibarettir.
Mahkemece, bu maddi ve hukuki olgular gözönünde tutulmaksızın eksik inceleme ve araştırma ile yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
O halde, davalıların bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ: Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde temyiz eden davalılardan A.. A.."ne iadesine, 21/03/2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.