MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Resmi belgede sahtecilik
HÜKÜM : Beraat

Sanığa yüklenen suçtan kamu davasına katılma hakkı bulunan ve duruşmada şikayetçi olduğunu beyan eden şikayetçiye davaya katılmak isteyip istemediği hususunda beyanda bulunmamış ise de; şikayetçinin duruşmalara gelerek davayı takip etmesi ve şikayetçi olduğunu belirterek hükmü temyiz etmesi hususları dikkate alındığında davayı takip etme ve katılma arzusunda olduğu değerlendirilmekle, katılan sıfatını alabilecek olan şikayetçinin 5271 sayılı CMK"nun 260/1. maddesi gereğince yasa yoluna başvurma hakkı bulunduğu kabul edilip aynı Yasanın 237/2. maddesi uyarınca kurumun davaya katılan olarak davaya kabulüne karar verilerek yapılan incelemede;
1- Sanık ..."ın sahte senet düzenlediği iddia edilen olayda müşteki ..."nın böyle bir senet vermediğini beyan etmesi, sanığın senedi Mehmet Türkmen isimli şahıstan aldığı savunmasına karşın ekspertiz raporunda, suça konu senetteki yazı ve imzaların müştekinin eli ürünü olmadığının tespit edilmesi, senet metninde yazan cep telefonunun sanık ile daha önce birlikte çalışan tanık Halil"e ait olduğunun tespit edildiği,... isimli bir şahısa ulaşılamaması karşısında sanığa yüklenen resmi belgede sahtecilik suçunun unsurları itibariyle oluştuğu gözetilmeden mahkumiyeti yerine yazılı gerekçelerle beraat kararı verilmesi,
2- Yargıtay İBK"nun 14.12.1992 tarih ve 1/5 ile Ceza Genel Kurulu’nun 24.03.1998 gün ve 54/106 sayılı kararlarında açıklandığı üzere, kambiyo senetlerinde yapılan sahteciliğin resmi belgede yapılmış sayılabilmesi için, ilgili kambiyo senedinin Türk Ticaret Kanununda öngörülen bütün unsurlarını taşıması gerektiği, aksi takdirde yasal unsurları taşımayan bir kambiyo senedinde sahtecilik yapılması halinde fiil, özel belgede sahtecilik suçunu oluşturacağı, suç vasfının tayini amacıyla suça konu senet aslının duruşmaya getirtilerek incelenmesi, özelliklerinin duruşma tutanağına yazılması ve denetime olanak sağlanması bakımından da senet aslının dosya içinde bulundurulması gerektiği gözetilmemesi,
Yasaya aykırı, katılanın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebepten dolayı 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nun 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 03.04.2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.