10. Hukuk Dairesi 2017/3398 E. , 2019/8029 K.
"İçtihat Metni"Bölge Adliye
Mahkemesi : ... Bölge Adliye Mahkemesi 11. Hukuk Dairesi
Dava, geçirdiği iş kazası sonucu sürekli iş göremezliğe maruz kalan sigortalıya, 07.01.1993 tarihinden itibaren sürekli işgöremezlik geliri bağlanması istemine ilişkindir.
Mahkemece, hükümde belirtilen gerekçelerle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Hükmün, davacı ve davalı taraf vekilleri tarafından istinaf yoluna başvurulması üzerine ...Bölge Adliye Mahkemesi 11. Hukuk Dairesi tarafından istinaf başvurularının esastan reddine dair verilen karara karşı davacı vekili tarafından temyiz yoluna başvurulması üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra, işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
I-İSTEM:
07/01/1993 tarihli iş kazası sonucu oluşan %14,1 maluliyet nedeniyle 07/01/1993 tarihinden itibaren maluliyet aylığı tahsisi ile tüm maluliyet aylıklarının ait olduğu dönemlerden itibaren işlemiş yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir.
II-CEVAP:
Davalı vekili duruşmalarda da içeriğini tekrar ettiği cevap dilekçesinde özetle; usul ve yasaya aykırı olarak açılan davanın reddini talep etmiştir.
III-MAHKEME KARARI:
A-İLK DERECE MAHKEME KARARI
Davacının davasının kısmen kabul kısmen reddi ile,
Davacı ..."ın 01/07/1999 tarihinden itibaren maluliyet aylığı tahsisi gerektiğinin tespitine,
Davacı ..."a 01/07/1999 - 23/05/2000 tarihleri arasında ödenen ancak daha sonradan fuzulen ödeme gerekçesi ile davacı tarafından iade edilen 151.385.491 liranın geri ödeme tarihi olan 12/05/2000 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile davalı kurumdan alınarak davacıya ödenmesine,
Davacı ..."a 23/05/2000-15/10/2012 tarihleri arasındaki maluliyet aylıklarının, ay ay ödenmesi gereken tarihlerden itibaren işleyecek yasal faizleri ile birlikte davalı kurumdan alınarak davacıya ödenmesine, şeklinde hüküm kurulmuştur.
B-BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ KARARI:
Davacı vekilinin ve davalı Kurum vekilinin istinaf istemlerinin 6100 sayılı HMK"nın 353/1-b.1 maddesi uyarınca esastan reddine, karar verilmiştir.
IV-TEMYİZ KANUN YOLUNA BAŞVURU VE NEDENLERİ:
Davacı vekili istinaf başvuru dilekçesinde; "gelirin başlangıç tarihinin iş kazası tarihi kabul edilmesi gerektiğini, gelirin güncellenerek ödenmesi gerektiğini" belirterek yerel mahkeme kararının kaldırılmasını ve davanın kabulünü talep etmiştir.
Davalı Kurum vekili istinaf başvuru dilekçesinde; "eksik inceleme ve araştırma sonucunda karar verildiğini, davanın açılmasında kusuru bulunmayan Kurum aleyhine vekalet ücretine hükmedilmesinin doğru olmadığını, faiz başlangıç tarihinin hatalı olduğunu ve 15.12.2012 olması gerektiğini" belirterek yerel mahkeme kararının kaldırılmasını talep etmiştir.
V-İLGİLİ HUKUK KURALLARI VE İNCELEME:
5510 sayılı Yasanın “Zamanaşımı, hakkın düşmesi ve avans” başlıklı 97. maddesinde yer alan, "Bu Kanunda aksine hüküm bulunmayan hallerde, iş kazası, meslek hastalığı, vazife malullüğü ve ölüm hallerinde bağlanması gereken gelir ve aylıkların, hakkın kazanıldığı tarihten itibaren beş yıl içinde istenmeyen kısmı zamanaşımına uğrar. Kuruma müracaat etmemenin haklı bir sebebe dayandığını genel hükümlere göre ispat edenler hakkında, yukarıdaki hükümler uygulanmaz...." hükmünü içermektedir.
Dosya kapsamındaki kayıt ve belgelerden; Kurum tarafından davacıya, geçirmiş olduğu iş kazası nedeniyle, talep olmaksızın 01.07.1999 tarihinden itibaren sürekli işgöremezlik geliri bağlandığı, bilahare kurum tarafından gelirin sehven bağlandığı nedeniyle kesilerek 01/07/1999 – 23/05/2000 devresinde ödenen gelirlerin iade alındığı anlaşılmıştır.
Mahkemece, davacıya 01.07.1999 tarihinden itibaren malüliyet aylığı bağlanması gerektiğinin tespitine karar verilmiş ise de, 01.07.1999 tarihi itibarıyla davacının talebinin bulunmamasına karşın davalı Kurumun davacıya sehven gelir bağlaması davacı lehine sonuç doğurmaz. Davacı, 05.06.2013 tarihinde davalı kurumdan gelir bağlanmasını talep etmiş olup, davacının bu tarihten önce kuruma başvurusunun olup olmadığının araştırılması gerekir. Davacının bu tarihten önce başvurusunun olmaması halinde 05.06.2013 tarihli talep dikkate alınarak ve yukarıda sözedilen ve 01.10.2008 tarihinde yürürlüğe giren 97. madde hükümleri gözetilerek davacının gelire hak kazandığı tarihin belirlenmesi gerekir.
Yukarıda açıklanan maddi ve hukuki olgular gözetilmeden yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
O hâlde, davacı vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve ...Bölge Adliye Mahkemesi 11. Hukuk Dairesinin istinaf başvurusunun esastan reddine ilişkin kararının kaldırılarak İlk Derece Mahkemesince verilen hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ: ...Bölge Adliye Mahkemesi 11. Hukuk Dairesi kararının HMK"nın 373/1 maddesi gereğince kaldırılarak temyiz edilen ilk derece mahkemesi hükmünün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde davacıya iadesine, dosyanın kararı veren İlk Derece Mahkemesine gönderilmesin, karardan bir örneğin ilgili Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, 04.11.2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.