15. Hukuk Dairesi 2019/2472 E. , 2020/687 K.
"İçtihat Metni"Mahkemesi:Asliye Hukuk Mahkemesi
Yukarıda tarih ve numarası yazılı bozmaya uyularak verilen hükmün temyizen tetkiki davacı ile davalılar ... ve ... İnş. Taah. Paz. San. Tic. Ltd. Şti. vekillerince istenmiş ve temyiz dilekçelerinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü:
- K A R A R -
Dava, yüklenici davalı şirket yönünden eser sözleşmesinden kaynaklanan, idare elemanı diğer davalılar yönünden ise bu sözleşmeyle ilgili görevlerin yürütülmesinde idare zararına neden olmaları nedeniyle haksız fiil hükümlerine dayalı tazminat istemine ilişkin olup mahkemece bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonucunda, davalı şirket yönünden davanın kısmen kabulüne, diğer davalılar yönünden davanın reddine dair verilen karar, davacı vekili ile davalılardan yüklenici ... İnş. Taah. Paz. San. Tic. Ltd Şti ve idare elamanı ... vekili tarafından temyiz edilmiştir.7201 sayılı Tebligat Kanunu"nun 17. maddesinde; belli bir yerde devamlı olarak meslek veya sanatını icra edenlerin o yerde bulunmadıkları takdirde tebliğin aynı yerdeki daimi memur veya müstahdemlerinden birine yapılacağı, 20. maddesinde de; 13, 14, 16, 17 ve 18"inci maddelerde yazılı şahısların kendisine tebliğ yapılacak kimsenin muvakkaten başka yere gittiğini belirtmeleri halinde keyfiyetin ve beyanda bulunanın ad ve soyadının tebliğ mazbatasına yazılarak altının beyan yapan tarafından imzalanacağı ve tebliğ memurunun tebliğ evrakını bu kişilere vereceği, bu kişilerin tebliğ evrakını kabule mecbur oldukları, kendisine tebliğ yapılacak kimsenin muvakkaten başka bir yere gittiğini belirten kimse beyanını imzadan imtina ederse tebliğ edenin bu beyanı şerh ve imza edeceği, bu durumda ve tebliğ evrakını kabulden çekinme halinde tebligatın 21. maddeye göre yapılacağı düzenlenmiştir. Bu hükümlere göre daimi memur veya çalışanların muhatap adına tebliğ evrakını alma ve tebellüğ etme yetkileri ancak muhatabın tebliğ sırasında adreste bulunmaması halinde mümkündür. Tebliğ sırasında muhatap adreste bulunmakta ise daimi memur veya müstahdemlerin muhatap adına tebliğ evrakını alma ve tebellüğ etme yetkileri yoktur. Kararın tebliğine dair mazbatada, tebligat
sırasında muhatabın adreste bulunmadığına dair bir açıklama ve tespit yer almadığı gibi, muhatabın adresten geçici olarak başka bir yere gittiğine dair tebellüğ edenin imzalı beyanı da bulunmadığından yapılan tebligat kanununa aykırı olup geçersizdir.Somut olaya gelince; davacı idare vekiline, mahkemenin gerekçeli kararı ve davalının temyiz dilekçesi 01.04.2019 tarihinde tebliğ edilmiş olup davacı idare vekili temyiz dilekçesini 1086 sayılı HUMK"nın 432/I. maddesinde öngörülen 15 ve 433. maddesinde öngörülen 10 günlük yasal süre içerisinde vermemiş ise de tebliğ yapılırken vekilin nerde olduğu ve tebligatı alan kişinin birlikte çalışan olup olmadığı belirtilmediğinden yapılan tebligat usulsüz olarak kabul edilmiş ve bildirilen tarihe göre davacı vekilinin temyiz talebinin süresinde olduğu anlaşıldığından davacı vekili, davalı yüklenici ve ...’in temyiz itirazları incelenmiştir.Mahkemece yapılan yargılamada; 20.09.2014 tarihli rapor alınmış, rapora karşı davacı ile bir kısım davalılar itirazlarını içerir dilekçeleri sunmuşlar, itiraz üzerine mahkemece 30.11.2015 tarihli ek rapor alınmıştır. Özelikle; davalılardan yüklenici ... İnş. Taah. Paz. San. Tic. Ltd. Şti. ve ... vekilince rapora itiraz dilekçesinde bentler halinde teknik içerikli itirazlarda bulunulduğu halde, 30.11.2015 tarihli ek raporda ise “teknik yönden somut bir itirazın davalılarca yapılmadığı görülmüştür” şeklinde açıklama yapılarak itirazların incelenmediği anlaşılmakta olup, mahkemece hükme esas alınan rapor ile müfettiş raporu farklı sonuçlar içermesine rağmen farklılığı giderecek yeni bir bilirkişi raporu alınmadığı gibi Yargıtay denetimine elverişli olmayan 22.09.2014 tarihli bilirkişi raporu ile 30.11.2015 tarihli ek rapora itibar edilerek yazılı şekilde hüküm kurulması doğru olmamıştır.Öte yandan, dava tarihinde yürürlükte bulunan 6762 sayılı TTK"nın 12/3. maddesi gereğince her çeşit imal ve inşaa işleri ticari iş olup 3095 sayılı Kanuni Faiz ve Temerrüt Faizine İlişkin Kanun"un 2/II. maddesi hükmünce davacı avans faizi talep edebilir ise de; davada davalı yüklenici şirket hakkında bundan daha az oranda olup TCMB"nca halen yayınlanmakta olan reeskont faizi istenildiğinden, yüklenici şirket hakkında kabul edilen alacağa reeskont faizi uygulaması gerekirken yasal faiz uygulanması usul ve yasaya aykırı bulunmuştur.Ayrıca davalı ... hakkında, davanın reddine karar verilmesine ve davalı vekille temsil edilmesine rağmen reddedilen miktar üzerinden davalı yararına nispi vekâlet ücreti takdir edilmesi gerekirken maktu vekâlet ücreti takdir edilmesi de hatalı olmuştur.Bu durumda mahkemece yapılması gereken iş; hükme esas alınan rapor ile müfettiş raporu farklı olduğundan ve taraf itirazlarını karşılayıp farklılıklarını gideren rapor da alınmadığından 6100 sayılı HMK 281/II. maddesi uyarınca yeniden seçilecek konusunda uzman teknik bilirkişi heyetinden 20.09.2014 tarihli rapor ve 30.11.2015 tarihli ek rapor ile müfettiş raporu arasındaki farkları ve özellikle davalılardan yüklenici ... İnş. Taah. Paz. San. Tic. Ltd. Şti. ve ... vekilinin bentler halince sıralanan teknik itirazlarını giderecek şekilde Yargıtay denetimine elverişli rapor alınıp, yapılan inceleme sonucunda davacı idarenin bir alacağının çıkması halinde belirlenen alacağın reeskont faizi ile birlikte tahsiline karar verilmesi ve yine davalı ... hakkında davanın reddine karar verilecek olursa lehine nispi vekâlet ücretine hükmedilmesinden ibarettir. Açıklanan nedenlerle eksik inceleme ve hatalı değerlendirme ile yazılı şekilde karar verilmesi doğru olmamış, kararın bozulması uygun bulunmuştur.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün temyiz eden davacı, davalılardan yüklenici ...İnş. Taah. Paz. San. Tic. Ltd. Şti. ve idare elamanı ... yararına
BOZULMASINA, ödenenden 5766 sayılı Kanun"un 11. maddesi ile yapılan değişiklik gereğince Harçlar Kanunu 42/2-d maddesi uyarınca alınması gereken 218,50 TL Yargıtay başvurma harcının mahsup edilerek, varsa fazla alınan temyiz harcının temyiz eden davalılar ... ve ... İnş. Taah. Paz. San. Tic. Ltd. Şti."ye iadesine, karara karşı tebliğ tarihinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme isteminde bulunulabileceğine 20.02.2020 gününde oybirliğiyle karar verildi.