Mahkeme : Sulh Ceza Mahkemesi
Suç : Kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma
Hükümler : 10 ay hapis cezasının aynen infazı

Dosya incelendi.
GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ:
Anayasa"nın 40/2, 5271 sayılı CMK"nın 34/2, 231/2 ve 232/6. maddeleri uyarınca, hüküm fıkrasında, başvurulacak kanun yolunun, merciinin, başvuru şekli, süresi ve bu sürenin başlangıcının açıkça ve ilgiliyi yanıltmayacak biçimde gösterilmesi gerekmekte olup; dosya kapsamına göre, sanığın yüzüne karşı verilen 06/05/2010 tarihli kararda kanun yoluna başvuru süresinin "tefhimden itibaren" yerine, yanıltıcı biçimde "tefhim ve tebliğden itibaren" başlayacağının belirtilmesi karşısında; mahkemece verilen, 28/07/2010 -tarihli hükmün yok hükmünde olduğu, sanığın 31/08/2010 tarihli temyiz dilekçesinin 06/05/2010 tarihinde verilen ilk karara yönelik olduğu kabul edilerek, asıl hükmün incelenmesinde;
Dairemizce de benimsenen Yargıtay Ceza Genel Kurulu"nun 20.03.2012 tarihli ve 2011/785- 2012/101 sayılı kararında açıklandığı üzere; "kullanmak için uyuşturucu veya uyarıcı madde satın alma, kabul etme veya bulundurma" suçundan dolayı, TCK"nın 191. maddesinin 2. fıkrası gereğince verilen "tedavi ve denetimli serbestlik tedbiri uygulanmasına" ilişkin kararın, sözü edilen fıkraya 6217 sayılı Kanunla eklenen cümlenin yürürlüğe girdiği 14/04/2011 tarihinden önce ya da sonra verilip verilmediğine bakılmaksızın, temyiz değil itiraz kanun yoluna tabi olması nedeniyle, itirazla ilgili gerekli kararın yetkili ve görevli itiraz merciince verilmesi için, bu suçla ilgili olarak dosyanın Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına İADESİNE, 21/11/2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.